Sosyal Medya

Borsa

Bloomberg: Siyasi Baskılar Yatırımcı Umudunu Söndürüyor

Sürekli artan siyasi davalar, muhalefete yönelik operasyonlar ve belediyelere el koymalar, Mehmet Şimşek’in reform vaatlerine rağmen Türkiye piyasalarındaki iyimserliği karamsarlığa dönüştürüyor.

Bloomberg:  Siyasi Baskılar Yatırımcı Umudunu Söndürüyor

Sürekli artan siyasi davalar, muhalefete yönelik operasyonlar ve belediyelere el koymalar, Mehmet Şimşek’in reform vaatlerine rağmen Türkiye piyasalarındaki iyimserliği karamsarlığa dönüştürüyor.


Siyasette Dava Fırtınası, Piyasalarda Gerilim

Türkiye piyasaları, son haftalarda artan siyasi davalar ve muhalefet üzerindeki baskılar nedeniyle yeniden sert dalgalanıyor.
En kritik gelişme, 24 Ekim’de görülecek dava. Yargıtay, ana muhalefet partisi CHP’nin 2023 yılındaki kurultayını geçersiz sayarsa, bu karar yalnızca siyaseti değil, hisse senedi ve tahvil piyasalarında geniş çaplı satış dalgasını da tetikleyebilir.

Aynı gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın rakibi Ekrem İmamoğlu da iki ayrı davada hâkim karşısına çıkacak: biri geçmişte Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ait ihalelerle, diğeri ise 2022’deki protestolarla ilgili.

Bu davalar, muhalefet partileri, belediye başkanları ve iş dünyası üzerinde artan yargı baskısıyla birleşiyor.
Bazı soruşturmalar eski Merkez Bankası yöneticilerini ve büyük holdinglerin üst düzey isimlerini dahi kapsıyor.

Yatırımcıların çoğu, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in reform programının bu kadar kısa sürede etkisizleşmesinden rahatsız.

Barings Eastern Europe Fund yöneticisi Adnan El-Araby, “Sürekli açılan davalar ve siyasi manşetler yatırımcıları yordu. Türkiye pozisyonlarımızı azalttık,” dedi.


Yabancı Sermaye Yeniden Uzaklaşıyor

İmamoğlu’nun Mart ayında tutuklanmasının ardından başlayan protesto dalgası yatırımcı kaçışını hızlandırdı.
Merkez Bankası verilerine göre yabancılar, o tarihten bu yana 2 milyar dolar tutarında hisse ve tahvil satarak Türkiye’den çıktı. Bu, yılın ilk çeyreğinde giren 4,4 milyar dolarlık girişin neredeyse yarısına denk geliyor.

Lirayı savunmak için yapılan döviz müdahaleleri, rezervleri eritirken piyasadaki güveni de aşındırdı.
Ancak ABD ve Avrupa, Ukrayna ve Gazze krizlerinde Erdoğan’ın desteğine ihtiyaç duyduğu için, Ankara’daki baskı politikalarına karşı sessiz kalmayı tercih ediyor.


Lira ve Borsa Emsallerinin Gerisinde

2025 genelinde Türkiye, gelişen piyasa endekslerine göre en kötü performans gösteren ülkelerden biri.

  • MSCI Gelişen Piyasalar Para Endeksi bu yıl %6 artarken, Türk lirası dolar karşısında %16 değer kaybetti.

  • Borsa İstanbul 100 endeksi yılbaşından bu yana kazançlarını sildi; dolar bazında dünyanın en kötü performans gösteren borsaları arasında yer alıyor.

Ayrıca, muhalefet belediyeleriyle bağlantılı soruşturmalar, Koç Holding ve Akfen Holding gibi büyük şirketleri de etkiledi. Her iki grubun hisseleri bu hafta yöneticilerinin ifadeye çağrılmasının ardından düştü.

Franklin Templeton araştırma direktörü Bassel Khatoun, “Kurumlara yönelik soruşturmalar ve devlet müdahaleleri, görünümü daha da belirsizleştiriyor,” dedi.
“Türk hisseleri gelişen piyasalara göre %75 iskontolu işlem görüyor; ama görünürlük ve öngörülebilirlik olmadan bu ucuzluk yatırımcıyı tutmaz.”


Enflasyonla Mücadelede Siyaset Engel

Yılın başında yatırımcılar, Şimşek–Karahan ikilisinin ortodoks politikaları sayesinde enflasyonun düşeceğini ve ekonominin normalleşeceğini umuyordu.
Ancak siyasi krizler ve lira zayıflığı, bu beklentileri boşa çıkardı.

  • Türk tahvilleri bu yıl sadece %1,6 getiri sağladı (gelişen piyasalarda ortalama %7,4).

  • 10 yıllık tahvil faizi marttan bu yana 400 baz puan yükseldi.

  • Enflasyon eylülde yeniden hızlanarak bir yıllık düşüş trendini kırdı.

Merkez Bankası’nın bu hafta politika faizini %40,5’ten 100 baz puan indirmesi bekleniyor. Ancak analistler, bu hızın azalabileceğini ve siyasi gelişmelerin enflasyon ve faiz tahminlerini bozabileceğini düşünüyor.

DWS Investment fon yöneticisi Sebastian Kahlfeld, “Türkiye’de yüksek enflasyon artık kronik hale geldi. Hükümetin siyasi baskısı, para politikasının güvenilirliğini yok ediyor,” dedi.


Doğrudan Yatırımda Sert Düşüş

Ekonomistler, siyasi belirsizliğin yalnızca portföy yatırımlarını değil, doğrudan yabancı yatırımları (FDI) da caydırdığını vurguluyor.
Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) verilerine göre Türkiye’ye gelen doğrudan yatırım akışı 2007’deki 22 milyar dolar zirvesinden 2024’te 11,3 milyar dolara geriledi.

SEB Bankası stratejisti Erik Meyersson, “Siyasi tansiyon, doğrudan yatırımcılar için son derece riskli bir ortam yaratıyor. Likit varlıklar dışında yatırım yapmak neredeyse imkânsız hale geldi,” dedi.
“Bu durum, Türkiye ekonomisini en çok ihtiyaç duyduğu sermayeden mahrum bırakıyor.”


Sonuç: Reform Söylemiyle Otoriter Gerçeklik Arasında

Yılın ilk aylarında “Türkiye geri döndü” manşetlerini atan piyasalar, bugün siyasi risk ve yatırımcı yorgunluğunun pençesinde.
Lira düşüyor, faizler yükseliyor, borsa eriyor.

Şimşek’in reform söylemi, yargı baskısı ve kurumsal öngörüsüzlük altında eriyor.
Eğer Ankara politika güvenilirliğini ve hukuki istikrarı hızla onaramazsa, Türkiye gelişen piyasalarda kalıcı biçimde geride kalan ülke konumuna demir atabilir.

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz?
Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler