Ipsos Araştırmasına Göre Türkiye’de İçenler İçmeyenleri Geçti

Ertuğrul Özkök bugün T24 gazetesindeki köşesinde dünyanın en önde gelen kamuoyu ve pazar araştırma şirketi Ipsos’un haziran ayındaki bir araştırmasına değindi.

Araştırmaya göre 18 yaşından büyük Türk vatandaşlarına sorulan “Hayatınız boyunca hiç içki içtiniz mi?” sorusuna ankete katılanlardan %52,6’sı “evet içtim” cevabını vermiş.

Halbuki bu soruya 5 yıl önce aynı cevabı verenlerin oranı sadece % 40’mış. Yani 5 yılda içenlerin yüzdesi yaklaşık 13 puan artmış. Son 5 yıldaki bu artışın sayısı da Ipsos’un hesaplamasına göre 8 milyon kişiyi buluyor.

Ertuğrul Özkök şu yorumu yapıyor:
“Yukarıdaki soruya bakıp, “Canım, hayatında bir kere içip denemiş olanlardır” deyip geçebilirsiniz.

IPSOS şu önemli soruyu da sormuş:

(*) “Son 3 ayda içki içtiniz mi?”

(*) Son 3 ayda hayatında bir kere de olsa içki içenler de 700 bin kişi arttı.

O zaman daha derin bir rakama bakalım.

Düzenli İçiyorum Diyenler Son 5 Yılda 3.5 Milyon Kişi Arttı
Düzenli olarak içki içenlerin oranı nedir ve o oranda ne gibi değişiklik oldu?

(*) 18 yaş üzeri nüfusta alkollü içki tüketenlerin oranı da son 5 yılda %28’den %33’e yükseldi.

Kaç kişidir bunlar?

(*) Düzenli olarak alkollü içki tüketenlerin sayısı 5 yıl önce 13,8 milyon kişiydi. Bu yıl 17,3 milyon kişiye yükseldi.”

Yazı Özkök’ün dünyadaki en büyük içki dağıtım firmalarından birinin Türkiye’deki kadın yöneticisiyle konuşmasıyla sürüyor.

Bunlardan anlaşılan bir konu da Türkiye’deki viski tüketiminin rakı tüketimine kıyasla nasıl yükseldiği…

Özkök’ün aldığı bilgiye göre viski tüketimi rakıya kıyasla çok hızlı artıyor işte yazıdan o rakamlar

“2020: VİSKİ 13.622.361 litre; RAKI 30.379.327 litre

2021: VİSKİ 19.910.796 litre; RAKI 37.472.399 litre

2022: VİSKİ 22.779.728 litre; RAKI 38.510.052 litre

2023: VİSKİ 28.653.486 litre; RAKI 41.884.555 litre

2024: VİSKİ 34.738.642 litre; RAKI 39.832.627 litre

Rakı Tüketimi Yüzde 31, Viski Yüzde 155 Arttı.

Bira tüketimi de yılda 900 milyon litreden 1.2 milyar litreye çıkmış.

Şarap ise, Avrupa ülkeleri ile karşılaştırdığımızda belki de en geri olduğumuz içki… Köpüklü şarapla birlikte yılda 73 milyon litre şarap tüketiyoruz. Yani kesinlikle şarapçı bir millet değiliz.”

Özkök’ün sohbetinde ayrıca kadınların da tekila ve cin gibi yüksek alkollü içkilere yöneldikleri söyleniyor.

BU RAKAMLAR NE GÖSTERİYOR?

Tüm bunlardan çıkan sonuçlar konusunda kısa bir yorum da Paraanaliz.com olarak biz yaparsak…

Önce Ak Parti hükümetinin alkollü içki konusunda caydırıcı olduğunu düşündüğü, zor ruhsat verme, çok yüksek vergi alma gibi yöntemleri tam tersi sonuç veriyor. Alkollü içki gibi zararlı bir alışkanlık, tıpkı uyuşturucunun yaygınlaşması gibi alkollü içkiler de yaygınlaşıyor. Halbuki Türkiye Cumhuriyetin kuruluşundan beri daima Avrupa’da en az alkollü içki kullanan ülkelerin başında gelirdi. Şimdi hâlâ böyle ama, eğilim devam ederse içkiyi tıpkı bazı Avrupa ülkeleri gibi önemli toplumsal sorunlarımız listesine dahil etmek zorunda kalabiliriz.

Bir diğer sorun da bira ve şarap gibi düşük alkollü içkilerin yerine yüksek alkollü içkilerin daha hızlı artışı…
Ve en nihayetinde büyük ölçüde yüksek vergiler nedeniyle ve Tekel’in özelleştirilmesi nedeniyle rakı yerine ithal içkilerin payının neredeyse rakıyı geçecek ölçüde yükselmesi…

Yani hem toplumsal olarak hem ekonomik olarak büyük bir zararla karşı karşıyayız.

Kimi iddialara bakılırsa yüksek vergi ile ortaya çıkan yüksek içki fiyatları aynı zamanda uyuşturucunun yaygınlaşmasında da etken…
Bu sonuncusundan, belli bir etkisi varsayılsa bile bunun ciddi bir etki olduğundan kuşkuluyuz.
Bunun yerine tıpkı içki üretim ve dağıtımının uluslararası tekellere devredilmesinden sonra ciddi reklam ve pazarlama ile yaygınlaştırılması gibi, uluslararası ve ulusal siyasi bağlantıları her operasyonda daha bir ortaya serilen dev gayrimeşru uyuşturucu dağıtım şebekelerinin ülkemizde on yıllardır cirit atmaya başlamasını görmek daha doğru…