Sosyal Medya

Genel

Sam Altman’dan Video Kumarı: OpenAI’nin Telif Haklarıyla Baş Belada

OpenAI’nin yeni kısa video uygulaması Sora, yapay zekâ destekli içerik üretiminde devrim yaratırken aynı anda ciddi bir telif hakkı krizini de tetikledi. Kullanıcıların Pikachu, SpongeBob ve Ronald McDonald gibi popüler karakterleri kullanarak içerik üretmesi, şirketi milyarlarca dolarlık davalarla karşı karşıya bırakabilir.

Sam Altman’dan Video Kumarı: OpenAI’nin Telif Haklarıyla Baş Belada

Özet:


OpenAI’nin yeni kısa video uygulaması Sora, yapay zekâ destekli içerik üretiminde devrim yaratırken aynı anda ciddi bir telif hakkı krizini de tetikledi. Kullanıcıların Pikachu, SpongeBob ve Ronald McDonald gibi popüler karakterleri kullanarak içerik üretmesi, şirketi milyarlarca dolarlık davalarla karşı karşıya bırakabilir.


Sora Fırtınası: Yapay Zekâ ile Görsel Patlama

OpenAI, kısa video üretim uygulaması Sora’yı bu hafta iOS kullanıcılarına özel olarak ve yalnızca davet koduyla erişilebilir şekilde piyasaya sürdü.

Uygulama, kullanıcılara yalnızca yazılı komutlarla gerçekçi kısa videolar oluşturma imkânı sunuyor. Ancak bu özgürlük, beraberinde büyük bir risk getirdi:
Kullanıcılar, telifli karakterleri kullanarak yüzlerce video oluşturdu.

CNBC’nin edindiği bilgilere göre, SpongeBob SquarePants, Rick and Morty, South Park ve Despicable Me gibi ünlü markalara ait karakterler platformda hızla yayıldı.

Bir videoda, OpenAI CEO’su Sam Altman, Pokémon karakterleriyle birlikte “Umarım Nintendo bizi dava etmez” diyor. Bir diğerinde ise Ronald McDonald, hamburger şeklindeki arabasıyla polislerden kaçıyor.


Telif Fırtınası Kapıda

Stanford Üniversitesi’nden hukuk profesörü Mark Lemley, OpenAI’nin ciddi telif riskleri aldığını belirtiyor:

“Bu kadar çok telifli karakterin kullanıldığı ortamda, OpenAI çok sayıda davaya açık hale geliyor.”

Disney ve Universal, benzer gerekçelerle Midjourney gibi yapay zekâ şirketlerine dava açmıştı. Geçtiğimiz hafta Disney, Character.AI’ya da “izin almadan karakter kullanımı” nedeniyle ihtar mektubu göndermişti.

OpenAI ise, “Hak sahipleri isterse karakterleri platformdan engelleyeceğiz, kaldırma taleplerine yanıt vereceğiz” açıklaması yaptı. Ancak uzmanlara göre bu yaklaşım “yangını söndürmek” için yetersiz.


Sora 2: Gerçek ile Sanal Arasındaki İnce Çizgi

Sora, yalnızca bir uygulama değil; aynı zamanda OpenAI’nin yeni yapay zekâ modeli Sora 2 tarafından destekleniyor.
Yeni sistem, önceki sürüme kıyasla daha uzun, daha tutarlı ve neredeyse gerçeğe ayırt edilemeyecek videolar üretiyor.

Uygulama, içerik güvenliği için çok katmanlı filtreleme sistemleri içeriyor:

  • Açık içerik, şiddet, terör propagandası veya kendine zarar verme gibi temalar yasak.

  • Videolar filigranla işaretleniyor.

  • “Benzerlik taklidi” (likeness impersonation) engelleniyor.

Buna rağmen kullanıcılar kısa sürede sistemin bazı güvenlik önlemlerini aşmanın yollarını buldu.


Altman: “Hız Kazanmak İçin Risk Alıyoruz”

Sora’nın çıkışı, OpenAI içinde eski bir tartışmayı yeniden alevlendirdi:
“Yaratıcılık mı, güvenlik mi?”

Şirket içinden bir kaynak CNBC’ye, liderliğin “katı güvenlik önlemleriyle sansür arasında denge aradığını” söyledi.
OpenAI, geçmişte de “önce yayınla, sonra düzelt” stratejisiyle hareket etmişti.

CEO Sam Altman, eleştirilere karşı X (Twitter) üzerinden yanıt verdi:

“Sora’nın amacı yalnızca ticari büyüme değil, kamuoyuna teknolojinin neler yapabileceğini göstermek.”


Yapay Zekâ Savaşları Kızışıyor

OpenAI’nin Sora atağı, teknoloji devleri arasında rekabeti yeniden kızıştırdı.

  • Meta, geçen hafta “Vibes” adını verdiği yapay zekâ video akışını duyurdu.

  • Google, “Veo 3” modelini test ediyor.

  • ByteDance ve Alibaba ise Çin pazarında benzer sistemlerle yarışa girdi.

OpenAI, son yatırım turunda 6,6 milyar dolar değerleme elde etti ve altyapı yatırımlarını 850 milyar dolara çıkardı.


Akademiden Uyarı: Yapay Gerçeklik Tehlikesi

Video üretimindeki patlama, akademisyenleri de ikiye bölmüş durumda.
USC’den Prof. Hao Li, video üretiminin yapay zekânın “insan gibi düşünme” yetisini geliştirmek için önemli olduğunu söylüyor:

“Bebekler dünyayı görerek öğrenir. Modeller de görsel verilerle öğrenmeli.”

Ancak Stanford’dan Lemley’ye göre, bu durum etik sınırları zorlayabilir:

“Bir şirketin karakteri, kullanıcıların elinde kontrolsüz hale gelirse, markalar için kabusa dönüşür.”

Kaynak: CNBC

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz?
Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir.
Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler