Sosyal Medya

Genel

Gönül Tol: İran-İsrail savaşı Erdoğan’ın iç politikasını tehdit ediyor

İsrail ile İran arasında tırmanan savaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi, mülteci yönetimi, PKK barışı ve dış politikada kurmaya çalıştığı dengeyi derinden sarsıyor. Hem ekonomik şoklar hem de güvenlik tehditleri Erdoğan’ın iç siyasetteki planlarını boşa çıkarabilir.

Gönül Tol: İran-İsrail savaşı Erdoğan’ın iç politikasını tehdit ediyor

İsrail ile İran arasında tırmanan savaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi, mülteci yönetimi, PKK barışı ve dış politikada kurmaya çalıştığı dengeyi derinden sarsıyor. Hem ekonomik şoklar hem de güvenlik tehditleri Erdoğan’ın iç siyasetteki planlarını boşa çıkarabilir.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen yıl sonuna doğru İsrail’in Lübnan Hizbullahı komutanı Hasan Nasrallah’a düzenlediği suikast sonrası Lübnan’a destek mesajı verirken Nasrallah’ın ismini anmamayı tercih etti. Washington’daki Türkiye uzmanları bu detayı not etti. Bu dikkatli tutum, Ankara’nın İran’ın bölgedeki nüfuzunu zayıflatmasından memnuniyet duyduğuna işaret ediyordu. Zira İran destekli gruplar, Türkiye’nin Irak, Suriye ve Lübnan’da kendi etki alanını oluşturmasını uzun süredir zorlaştırıyordu.

Ancak tam kapsamlı bir İran-İsrail savaşı, bu stratejik denklemi altüst etti. Bu nedenle Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ı 48 saat içinde üç kez arayarak çatışmayı durdurması yönünde çağrı yaptı. Bu diplomatik telaşın nedeni açık: Savaş, hem kısa vadeli hem de yapısal riskler yaratıyor.

Enerji krizi kapıda: Ekonomik program tehdit altında

İsrail-İran savaşının Türkiye açısından ilk ve en somut etkisi enerji fiyatları üzerinden hissediliyor. Küresel petrol fiyatlarındaki artış, halihazırda kırılgan olan Türkiye ekonomisinin en hassas noktalarından birine basıyor. Enflasyon hedefleri sapma riskiyle karşı karşıya ve cari açık yeniden genişleyebilir.

Türkiye, petrol ve doğal gaz ihtiyacının büyük bölümünü ithal ediyor. İran’ın Basra Körfezi’ndeki Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidi, Türkiye’nin Irak, Katar ve Suudi Arabistan’dan yaptığı enerji ithalatını tehlikeye sokuyor. Her ne kadar yetkililer bu olasılığı küçümsese de, bu kadar kırılgan bir coğrafyada düşük ihtimalli riskler bile ciddi etkiler doğurabiliyor.

Özellikle İran’dan gelen doğalgaz, Türkiye’nin yıllık ihtiyacının %16’sını oluşturuyor. Gazın büyük kısmı Güney Pars sahasındaki tesisten geliyor. Ancak tesis, geçtiğimiz hafta sonu İsrail’in hava saldırısıyla hedef alındı ve üretim kısmen durduruldu. Ambargolar nedeniyle onarım sürecinin uzaması halinde Türkiye gaz krizine sürüklenebilir.

Bu ekonomik şok, faiz artışlarıyla enflasyonu dizginlemeye çalışan Merkez Bankası’nın manevra alanını da daraltıyor. İş dünyası faiz indirimleri talep ederken, artan enerji maliyetleri ve yatırımcı tedirginliği, para politikasında gevşemenin ters tepebileceğini gösteriyor.

Yeni mülteci dalgası ve PKK denkleminde İran etkisi

Savaş, Türkiye’nin doğu sınırında güvenlik risklerini de yeniden gündeme taşıdı. Türkiye, 10 yılı aşkın süredir yaklaşık 4 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyor ve kamuoyunda bu konuda ciddi rahatsızlık birikmiş durumda. İran sınırı, hem yasa dışı geçişler hem de PKK ile bağlantılı grupların sızma girişimleri açısından uzun süredir riskli bir hattı oluşturuyor.

2017’de sınır güvenlik duvarı inşa edilmeye başlandı, 2021’de ise Afgan göçmen akınıyla hızlandırıldı. Ancak son haftalarda İran’dan sivillerin Türkiye’ye geçmeye çalıştığına dair haberler yeniden ortaya çıktı. Ankara, yeni bir mülteci dalgasına karşı sınır güvenliğini artırdı.

Bununla birlikte Türkiye’nin İran kaynaklı PKK uzantılarına dair endişeleri de artmış durumda. Erdoğan, içeride PKK ile barış sürecini yeniden başlatmış, örgüt geçtiğimiz haftalarda silah bırakıp dağılma kararı almıştı. Erdoğan bu hamleyle Meclis’teki Kürt siyasi partilerin desteğini alarak 2028 sonrası için siyasi geleceğini garanti altına almak istiyor.

Ancak İran-İsrail savaşı, PKK’nın İran kolu olan PJAK’ın (Partiya Jiyana Azad a Kurdistanê) yeniden hareketlenmesine yol açabilir. 2011’de ateşkes ilan eden PJAK, son gelişmelerin ardından “Jin, Jiyan, Azadî” sloganıyla yeni bir direniş fazına geçeceklerini duyurdu. Bu da Erdoğan’ın barış sürecini tehdit eden bir başka gelişme olarak öne çıkıyor.

Dış politikada kırılma riski: Kürecik krizi büyüyor

Erdoğan, son yıllarda dış politikada yumuşama stratejisi izlemiş, İsrail’le ilişkileri düzeltmiş, Körfez ülkeleriyle barışı sağlamıştı. ABD ile ilişkilerde de Donald Trump’ın pragmatik tutumundan faydalanarak yeniden yakınlaşma hedefleniyordu. Ancak İsrail-İran savaşı, bu diplomatik dengeyi de tehdit ediyor.

En büyük kaygılardan biri, ABD’nin savaşa doğrudan müdahil olması. Bu, hem Ankara-Washington yakınlaşmasını baltalayabilir hem de Türkiye’yi İran’ın misillemesine açık hale getirebilir. Özellikle Malatya Kürecik’teki NATO radar üssü, Ankara’nın başını ağrıtıyor.

İran, 2011’den bu yana bu radarın İsrail’i koruduğunu öne sürüyor. Son günlerde İran’ın vurduğu hedefler arasında eski Devrim Muhafızları komutanı Emir Ali Hacizadeh de vardı. Hacizadeh, yıllardır Kürecik’in ilk hedef olacağını söylüyordu. İran yönetimi ve Türkiye’deki muhalefet, Kürecik’in İsrail’in füze savunmasına katkı sağladığını iddia ediyor. Bu iddialar, kamuoyunda radar üssünün kapatılması yönünde çağrıların artmasına neden oldu.

Yeni bir istikrarsız komşu kapıda mı?

İsrail’in amacı sadece İran’ın nükleer programını sabote etmek değil; rejimi de zayıflatmak ya da devirmek. Ancak İran’daki muhalefetin yeterince güçlü olmaması, bu senaryonun sonunda devlet çöküşünü beraberinde getirebilir. Bu da Türkiye için bir başka Suriye ve Irak senaryosuna yol açar. Türkiye zaten bu iki ülkedeki krizlerin yükünü taşırken, istikrarsız bir İran’ın eklenmesi iç politik baskıları daha da artıracaktır.

Erdoğan için tek umut: Trump’ın araya girmesi

Tüm bu risklere rağmen Ankara, krizi diplomatik yollarla çözme iddiasını sürdürüyor. Ancak ne İsrail ne İran, Türkiye’yi tarafsız bir arabulucu olarak görmüyor. Erdoğan için en büyük umut, Trump’ın savaşın büyümesini engellemesi. Fakat Trump’ın sosyal medyada paylaştığı çelişkili mesajlar, Ankara’daki kaygıyı büyütüyor.


Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

  • Milyonlarca Çalışan Merakla Bekliyordu: Bakan Işıkhan, 2026 Yılı Asgari Ücretini Açıkladı

    2026 yılında geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreçte sona yaklaşıldı. İşçi tarafının yer almadığı Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun son toplantısı saat 18.00’de başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2026 yılı için net asgari ücretin yüzde 27 oranında artırılarak 28 bin 75 TL olarak belirlendiğini açıkladı. Brüt asgari ücretin ise 33 bin 30 TL olduğu duyuruldu. Bakan Işıkhan ayrıca, geçen yıl 1000 TL olarak uygulanan asgari ücret desteğinin 1.270 TL’ye yükseltildiğini ifade etti.

  • ABD’de Dayanıklı Mal Siparişleri Ekim Ayında Beklentilerin Üzerinde Geriledi

    ABD’de dayanıklı mal siparişleri, ekim ayında beklentilerin üzerinde bir düşüş kaydetti. ABD Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, siparişler ekimde bir önceki aya kıyasla yüzde 2,2 azaldı. Piyasa beklentisi düşüşün yüzde 1,5 seviyesinde olması yönündeydi.

  • TCMB Verileri Yayımladı: Reel Sektörün Döviz Açığı Ekim’de Yükseldi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, finansal kesim dışındaki firmaların net döviz pozisyonu açığı ekim ayında 182,8 milyar dolara yükseldi. Eylül ayına ilişkin döviz açığı verisi ise 182,6 milyar dolar olarak güncellendi. Böylece finans dışı şirketlerin net döviz açığı, ekimde 182 milyar 799 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

  • Trump’ın Grönland Takıntısı Yeniden Gündemde, Değerli Metaller Zirvede

    Trump, Grönland’ı ABD’ye bağlama fikrini ilk kez altı yıl önce, Danimarka’dan “satın alma” önerisiyle gündeme getirmişti. İkinci başkanlık döneminde bu…

  • FT: Türkiye’nin Geçmişini Kilitlediği Ada – İmralı

    Marmara Denizi’nin ortasında yer alan İmralı Adası, Türkiye’nin modern tarihindeki en ağır kırılmaların ve en derin travmaların sembol mekânlarından biri. Bugün PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklu bulunduğu ada, geçmişte de idamlar, darbeler, sürgünler ve kültürel üretimlerle anıldı. Financial Times’a göre İmralı, yalnızca bir cezaevi değil; Türkiye’nin yüzleşemediği geçmişinin ve belirsiz barış arayışlarının da aynası.

  • İnanılmaz Veri: ABD Ekonomisi Üçüncü Çeyrekte %4,3 Büyüdü

    ABD ekonomisi, 2025’in üçüncü çeyreğinde beklentilerin çok üzerinde bir performans sergileyerek yıllıklandırılmış bazda %4,3 büyüdü. Resmi veriler, tüketim ve kamu harcamalarıyla ihracattaki artışın büyümeyi sürüklediğini ortaya koyarken, sonuçlar piyasa tahminlerini açık ara geride bıraktı.

  • İbrahim Aksoy: Altın Fiyatlarını Coşturan Fed Beklentisi

    Fed Başkanı Jerome Powell’ın görev süresinin Mayıs 2026’da sona erecek olması ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Fed başkanlığına kendi ekonomi anlayışına daha yakın bir ismi atayabileceği beklentisi, küresel piyasalarda para politikasına ilişkin öngörüleri değiştirdi. Bu beklenti, merkez bankalarının altın alımları ve artan jeopolitik risklerle birleşerek altın ve gümüş fiyatlarında güçlü bir yükseliş dalgasını tetikliyor.

  • Son Dakika! BDDK Açıkladı: Bankalar ve Finans Kurumları için Enflasyon Muhasebesi Uygulanmayacak

    Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), bankalar ile finansal kiralama, faktoring, finansman, tasarruf finansman ve varlık yönetim şirketlerinin enflasyon muhasebesi…

  • QNB Kredi Hesaplama Aracıyla Bütçenize Uygun İhtiyaç Kredisi Planı Oluşturun

    Günümüzde birçok kişi ihtiyaçlarını karşılamak için kredi kullanmayı tercih ediyor. Ancak kredi alırken geri ödeme planınızı önceden netleştirmek, sağlıklı bir finansal denge kurmak açısından büyük önem taşıyor. Bu noktada kredi hesaplama araçları devreye giriyor.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: “Köprü ve Otoyol Ücretlerine Ne Kadar Zam Yapılacak?”

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, köprü ve otoyol ücretlerinin yeni yılda "yüzde 25,49" oranında artacağını duyurdu. Uraloğlu, yeni yılda köprü ve otoyol ücretlerine yapılacak zamma ilişkin açıklamalarda bulundu.

  • Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kasım Ayı Borç Stoku Verilerini Açıkladı

    Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kasım ayı itibarıyla merkezi yönetim borç stoku verilerini açıkladı. Buna göre, 30 Kasım 2025 itibarıyla merkezi yönetim borç stoku 13 trilyon 325 milyar TL’ye ulaştı. Önceki dönemde bu rakam 13,2 trilyon TL olarak kaydedilmişti.

  • Kripto Fonlarda Hareketlilik: Bitcoin Düşerken Ethereum Yükseliyor

    ABD’de işlem gören spot Bitcoin ETF’lerinden çıkışlar üçüncü güne taşınırken, Ethereum ETF’lerinde ise bir haftalık düşüş trendi sona erdi. Farside verilerine göre, ABD spot Bitcoin ETF’leri dün toplam 142,2 milyon dolarlık net çıkış yaşadı. En büyük çıkış, 35,5 milyon dolar ile Bitwise’ın BITB fonunda gerçekleşirken, VanEck’in HODL fonundan 33,6 milyon dolar, Grayscale’in GBTC fonundan ise 29 milyon dolar çekildi.

  • Hazine Alacakları Kasım Sonu İtibarıyla 33,6 Milyar Liraya Ulaştı

    Hazine alacakları, 2025 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla 33,6 milyar TL olarak kaydedildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı, 30 Kasım 2025 tarihi itibarıyla Hazine alacaklarına ilişkin güncel verileri kamuoyuna açıkladı.

Benzer Haberler