Can İlker:  Yavaşlayan Veriler, Sertleşen Sinyaller: Piyasalar 1 Mayıs’ta Nerede Duruyor?

Yeni bir ay başladı ama piyasalar hâlâ geçen aydan kalma çelişkileri çözmeye çalışıyor. Yatırımcılar gözlerini bir yandan ekonomik veri takvimine dikmişken, bir yandan da küresel jeopolitik gerginliklerin artan etkisiyle “nötr ama tetikte” bir pozisyonda kalıyor.

ABD: GSYİH Daralıyor, Fed Açısından Risk Artıyor

ABD ekonomisi, 2025’in ilk çeyreğinde yüzde 0,3 oranında daraldı. Bu yalnızca teknik anlamda bir küçülme değil; Başkan Trump’ın ikinci dönem politikalarının piyasa üzerindeki güven testinden ilk zayıf notunu alması anlamına geliyor. Trump bu daralmanın ticaret tarifeleriyle ilgisi olmadığını savunurken, birçok ekonomist bunun hem tüketici harcamalarındaki zayıflama hem de önleyici ithalatın getirdiği stok etkisinden kaynaklandığını belirtiyor.

Yatırımcılar için asıl kritik gün ise bugün. Çünkü 1 Mayıs Perşembe günü, ABD’den açıklanacak olan işsizlik başvuruları, PMI ve ISM verileri, Fed’in yaz hamlesini şekillendirecek potansiyele sahip. İlk işsizlik başvurularının 224 bin seviyesinde gelmesi bekleniyor. Devam eden başvuruların ise 1 milyon 860 bin civarında olması öngörülüyor. Bu rakamlar, işgücü piyasasının hâlâ güçlü olduğunu gösterirse, Fed için faiz indirimi süreci biraz daha ötelenebilir. Öte yandan, imalat sektörünü yansıtan veriler de dikkatle takip ediliyor.

S&P Global İmalat PMI verisinin 50,7 seviyesine yükselmesi, sektörde sınırlı da olsa pozitif bir ivme olduğunu gösterebilirken, ISM İmalat Endeksi’nin 48 seviyesine gerilemesi daralmanın sürdüğüne işaret edebilir. Bu çelişkili sinyaller, Fed’in karar setini daha da zorlaştırıyor.

Avrupa: Veriler Güçlü, Ama Piyasa Sessiz – Tatil Nedeniyle

Avrupa tarafında Airbus’ın Spirit AeroSystems’tan bazı tesisleri devralacağı haberi ve Rheinmetall’in ilk çeyrek satışlarında yüzde 46’lık artış açıklaması pozitif karşılandı. Ancak bu haberlerin piyasa üzerindeki etkisi sınırlı kaldı çünkü bugün 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle Almanya, Fransa, İtalya ve birçok büyük Avrupa piyasası kapalı. İşlem hacminin düşüklüğü, yatırımcıların fiyatlamaları ertelemesine neden oluyor.

Dijital sektörde ise Meta’nın Avrupa kullanıcı deneyiminin yeni düzenlemeler nedeniyle “önemli ölçüde kötüleşebileceği” uyarısı gündeme oturdu. Öte yandan Çinli otomobil üreticisi Chery’nin Almanya’daki bir Volkswagen tesisinde üretim yapmayı planladığı haberi, Avrupa otomotiv sektöründe jeopolitik etkilerin derinleşeceğini işaret ediyor.

Asya: Japonya’da Faiz Sabit, Çin’de Belirsizlik Devam

Asya cephesinde Çin’in resmi PMI verisi 49,0’a gerileyerek ülke ekonomisinin hâlâ daralma bölgesinde kaldığını gösterdi. Çin’in imalat tarafındaki zayıflama, küresel emtia ve tedarik zinciri beklentilerini baskılamaya devam ediyor. C919 yolcu uçağının Avrupa’daki sertifikasyon sürecinde yaşanan gecikme ise Çin’in küresel üretici olma hedefine bir darbe daha indirdi.

Japonya tarafında ise iyimserlik görece daha yüksek. Japonya Merkez Bankası politika faizini yüzde 0,5 seviyesinde sabit tutarken, bu karar Nikkei 225 endeksinde yüzde 0,9’luk yükselişle karşılandı. Ancak IMF’nin Japonya için 2025 büyüme tahminini yüzde 0,6’ya indirmesi, bu yükselişin kalıcılığına dair kuşkuları artırıyor.

Türkiye: Risk Algısı Sertleşiyor, Piyasa Direnci Zayıflıyor

Türkiye cephesinde BIST 100 endeksi günü yüzde 1,59 kayıpla 9.147,69 puandan kapattı. Dolar/TL kuru 38,49, Euro/TL kuru ise 43,74 seviyesine çıktı. Türkiye’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 35,38 seviyesine yükselerek rekor kırarken, 5 yıllık CDS primi de 338,94 baz puana ulaştı. Bu gelişmeler, yerli ve yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına olan risk algısının hızla bozulduğunu gösteriyor. Sermaye çıkışı baskısının güçlendiği bu ortamda, piyasanın pozitif gelişmelere dahi sınırlı tepki vermesi dikkat çekiyor.

Petrol ve Altın: Bekleme Modu Sürüyor

Küresel emtia piyasalarında da benzer bir yönsüzlük hâkim. Brent petrol, Suudi Arabistan’ın OPEC+ arzına dair açıklamaları ve Çin’deki ekonomik daralma nedeniyle 61,98 dolara geriledi. WTI ise 58,21 dolarda dengelendi. Yatırımcılar, küresel talep görünümüne dair daha net sinyaller bekliyor.

Altın ise yatırımcının “güvenli liman” tercihi olmaya devam ediyor. Ons fiyatı 3.240,61 dolara ulaşarak son iki haftanın zirvesine çıktı. Bugünkü ABD verileri sonrasında altının yönü yeniden şekillenebilir.

________________________________________

Sonuç

1 Mayıs 2025’te piyasalar resmi olarak sessiz; Avrupa’da tatil, Asya’da belirsizlik, ABD’de veri takvimiyle dolu bir gün. Ancak içerik tarafı gürültülü: Fed ne yapacak? Çin toparlanabilecek mi? Türkiye’de risk yönetimi yeniden nasıl inşa edilecek?

Piyasalar şu anda sadece “ne oldu” değil, “ne anlatıldı” sorusunun cevabını arıyor.

Yani veri kadar, anlatı da önemli. Ve şu an kimse net bir hikâye yazamıyor. Bu da piyasayı pasif değil, teyakkuzda tutuyor.