Ekonomi
Yabancı Yatırımcıların TL Pozisyonları Güçleniyor: Türev İşlemlerde Artış Sürüyor
BDDK ve TCMB verilerine göre yurt içi ve yabancı yatırımcıların toplam türev pozisyon büyüklüğü 50,4 milyar dolara yükseldi. Böylece haftalık bazda yaklaşık 787 milyon dolarlık bir artış kaydedildi.
BDDK ve TCMB verilerine göre yurt içi ve yabancı yatırımcıların toplam türev pozisyon büyüklüğü 50,4 milyar dolara yükseldi. Böylece haftalık bazda yaklaşık 787 milyon dolarlık bir artış kaydedildi.
Yabancı yatırımcıların Türk lirası lehine aldığı pozisyonları gösteren swap (carry trade) işlemlerinde geçtiğimiz hafta yeniden artış gözlendi.
BDDK’nın bilanço dışı yabancı para pozisyonu (BDYPP) verisi 17 Ekim haftasında 47,2 milyar dolar, TCMB’nin ters swap pozisyonları ise 3,2 milyar dolar seviyesine çıktı.
Böylece toplam türev pozisyon büyüklüğü 50,4 milyar dolara ulaşarak 50 milyar dolar eşiğini aşmış oldu.
Haftalık bazda yaklaşık 786 milyon dolarlık bir artış gerçekleşirken, eylül sonunda bu rakam 41 milyar dolar civarındaydı. Veriler, yılın son çeyreğine girilirken TL lehine pozisyonların güç kazandığına işaret ediyor.
23 Haziran 2022’de yürürlüğe giren BDDK düzenlemesi uyarınca, bankaların swap limitleri özkaynaklarına göre belirleniyor. Buna göre, vadede TL alım işlemlerinde limit yüzde 10, vadede TL satım işlemlerinde ise 7 gün için yüzde 5, 30 gün için yüzde 10, 365 gün için yüzde 30 seviyesinde bulunuyor. Bu limitler, bankaların yurt dışı yerleşiklerle gerçekleştirdiği swap hacimlerini sınırlandırırken, TL likiditesi üzerinde de etkili olabiliyor.
Record CM Portföy Yöneticisi Canberk Yalçın, yabancı yatırımcıların genellikle bir hafta ile bir ay vadeli carry trade pozisyonları açtığını belirterek şunları söyledi:
“TL talebi veya arzı hızla arttığında, yurt dışındaki swap limitleri devreye girerek TL likiditesini kısıtlayıcı bir unsur olabiliyor. Bu durum kısa vadeli faizlerde sert oynaklık yaratabiliyor. Örneğin, mart ayında TL likiditesi sıkışmış ve offshore kısa vadeli faizlerde belirgin artış görülmüştü.”
Yalçın, mart 2025’te yaklaşık 20 milyar dolarlık carry trade pozisyonunun çözüldüğünü hatırlatarak, bir ay ve üzeri vadelerde limit doluluğu sorunu bulunmadığını vurguladı. Bu nedenle uzun vadeli pozisyon açan “real money” fonlar açısından limitlerin etkisinin sınırlı olduğunu söyledi. Ancak carry trade’in cazibesinin azalmaya başladığını, dolayısıyla önümüzdeki dönemde bu limitlerin daha az gündem olabileceğini ifade etti.
Yalçın ayrıca şu değerlendirmede bulundu:
“Daha uzun vadeli pozisyon taşıyan fonlar için bu limitlerin etkisi, ‘gerekirse pozisyonu kapatabilir miyim’ sorusu üzerinden, risk yönetimi boyutunda görülür.”
Deutsche Bank Türkiye Ekonomisti Yiğit Onay ise 23 Ekim tarihli raporunda, politik belirsizlikler nedeniyle bazı yatırımcıların carry pozisyonlarını azaltarak riskten kaçınabileceğini belirtti. Ancak şu değerlendirmeyi yaptı:
“TCMB’nin ortodoks politika duruşunu sürdürmesi halinde, portföy tercihlerinde yapısal bir değişim beklemiyoruz.”
