İş Bankası, Yeni Nesil İştiraklerle Küresel Rekabete Odaklanıyor

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, girişimciliğin ülkemizin sürdürülebilir ekonomik büyümesi ve inovasyon kapasitesinin artırılmasında kritik bir rol oynadığını vurguladı.

Aran, bankacılık faaliyetlerinin yanı sıra yapay zeka ve ileri teknoloji odaklı iştirakler ile yeni nesil girişimlere verdikleri önemi ve ikinci yüzyıla dair stratejilerini paylaştı. İş Bankası’nın kuruluşundan bu yana sadece bankacılık alanında değil, Türkiye’nin sanayi ve üretim sektörlerinde de aktif rol üstlendiğini belirten Aran, Cumhuriyet’in ilk yüzyılında kurulan veya iştirak edilen 300’ü aşkın şirketle bu sorumluluğu yerine getirdiklerini söyledi. Haziran 2025 itibarıyla bankanın doğrudan veya dolaylı olarak 192 iştirakinin bulunduğunu aktardı.

Aran, İş Bankası’nın kuruluş amaçları arasında tarım, sanayi, enerji üretimi ve dağıtımı, inşaat işleri, sigortacılık, turizm ve ihracat gibi alanlarda çeşitli girişimlerde bulunmanın yer aldığını hatırlatarak, bankada girişimciliğin hem temel bir görev hem de vizyon haline getirildiğini ifade etti.

“Küresel ölçekte rekabet eden bir Türkiye için girişimcilik temel bir tetikleyici olacak” diyen Aran, iş dünyasında sadece trendleri takip etmenin yetmediğini, geleceği öngörüp yön veren tarafta olmanın önemine dikkat çekti. Dijital altyapıyı etkin kullanarak geniş bir coğrafyada faaliyet gösteren ve uluslararası rekabette güçlü bir konum elde eden bir İş Bankası hikayesi inşa etmek için kararlılıkla çalıştıklarını belirtti.

Aran, özellikle üretken yapay zekâ ve ileri teknoloji alanlarında geliştirdikleri yeni nesil iştirak modelinin bankayı daha güçlü bir yapıya taşıdığını dile getirdi. Bankacılık faaliyetleri yoğun bir mesai gerektirse de, girişimciliğe verdikleri önemin, Türkiye’nin ekonomik büyümesine ve inovasyon kapasitesine sağladığı katkının büyük olduğunu vurguladı. Yaratıcı çözümler üreterek ülkeye yeni gelir kaynakları kazandırmayı ve verimliliği artırmayı hedeflediklerini ifade eden Aran, bu yaklaşımla bankanın ikinci yüzyılında “dünyada en geniş coğrafyada hizmet veren, en fazla müşteriye dokunan ve hisse değeri yüksek bankalardan biri olma” vizyonuna ulaşmayı amaçladıklarını söyledi.