Sosyal Medya

Ekonomi

Bi Ekonomi’de Burak Dalgın: “Enflasyonla mücadele tek başına faizle olmaz”

Bi Ekonomi programında Berna Can’ın sorularını yanıtlayan Bağımsız Milletvekili Burak Dalgın, ekonomi yönetimini üç temel eksende eleştirdi: ‘Faiz tek başına…

Bi Ekonomi’de Burak Dalgın: “Enflasyonla mücadele tek başına faizle olmaz”

Bi Ekonomi programında Berna Can’ın sorularını yanıtlayan Bağımsız Milletvekili Burak Dalgın, ekonomi yönetimini üç temel eksende eleştirdi: ‘Faiz tek başına çözüm değil.’

Ekonomiye dair güncel gelişmelerin konuşulduğu Bi Ekonomi programında gazeteci Berna Can’ın sorularını yanıtlayan Bağımsız Balıkesir Milletvekili Burak Dalgın, Türkiye’nin ekonomik gerçeklerini tüm yönleriyle masaya yatırdı. Enflasyondan işsizliğe, girişimcilikten küresel ticaret dengelerine kadar birçok başlıkta değerlendirmelerde bulunan Dalgın, hükümetin ekonomi politikalarının etkisiz kaldığını savundu.

“Ekonomi sadece verilerden ibaret değildir, halkın geçim meselesidir” diyen Dalgın, faiz artırımıyla sürdürülen ekonomi politikasının tek başına yeterli olmadığını belirtti. “Türkiye’nin üretime, girişime ve istihdama odaklı bir kalkınma vizyonuna ihtiyacı var” dedi.

“Ekonomi halkın sofrasıdır, hayatıdır”

Ekonomik kriz tartışmalarının giderek teknik bir dille kitlelerden uzaklaştığını belirten Dalgın, ekonominin asıl olarak vatandaşın geçim sıkıntısı ve işsizlikle yüzleştiği bir alan olduğunun altını çizdi.

“Ekonomiyi enflasyon hedefleriyle ya da büyüme oranlarıyla değil, halkın pazardan eli dolu dönüp dönemediğiyle ölçmemiz gerekiyor” diyen Dalgın, “Çocuklarına süt, yumurta alamayan bir vatandaşın yaşadığı ülkede ekonomiden başarıyla söz edilemez” ifadelerini kullandı.

“Üç ilaca ihtiyacımız var, biz sadece birini fazla dozda veriyoruz”

Dalgın, mevcut ekonomi yönetiminin sadece faiz artışına dayalı bir istikrar politikasını tercih ettiğini belirterek bunu “tek ilaçlı tedavi” olarak tanımladı:

“Bir ekonomiyi iyileştirmek için üç ilaca ihtiyacınız vardır: Ağrı kesici (faiz politikası), antibiyotik (kamuda tasarruf ve rasyonel kamu harcamaları) ve yaşam tarzı değişikliği (yapısal reformlar). Ancak biz sadece faiz politikasına yükleniyoruz. Diğer ikisini ihmal edersek iyileşemeyiz.”

“Her yıl 800 bin gence iş bulmak zorundayız”

İstihdamın, ekonomi politikalarının merkezine alınması gerektiğini belirten Dalgın, Türkiye’de her yıl iş gücüne 1 milyon gencin katıldığını ve bu kişilere iş alanı açılmadığı takdirde hem ekonomik hem toplumsal sorunların derinleşeceğini vurguladı.

“Her yıl Türkiye’ye bir İSO 500 düzeyinde yeni iş alanı eklememiz gerekiyor. Ancak Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun bile büyüme hızı yavaşladı, kârlılığı faize gidiyor. Bu tablo alarm veriyor.”

“Girişimcilik ortamı caydırıcı durumda”

Burak Dalgın, Türkiye’de küçük işletme kurmak isteyen vatandaşların büyük zorluklarla karşılaştığını, bürokrasi, vergi yükü ve finansmana erişim sıkıntılarının girişimcilik ortamını baltaladığını dile getirdi:

“Pazara giriş zor, kredi bulmak zor, kurumsal kapasiteyi oluşturmak da ayrı bir dert. Kafe açmak isteyen bile ciddi bir mali ve bürokratik bariyerle karşılaşıyor. Girişimcileri ilk birkaç yıl rahat bırakacak bir startup kanununa acil ihtiyaç var.”

“Zenginleşemeden yaşlandık”

Türkiye’nin son yıllarda genç nüfus avantajını yeterince değerlendiremediğini belirten Dalgın, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülemez bir yük altında olduğunu söyledi:

“Geçtiğimiz 20 yılda Türkiye’ye iş gücüne 9 milyon insan katıldı ama biz bu kaynağı üretken şekilde kullanamadık. Bugün 23 milyon çalışan, 16 milyon emekli var. Bu oranlar sistemin dönmeyeceğini gösteriyor.”

“Küresel değişimi yakalayamazsak tren kaçar”

Dalgın, ABD’nin korumacı ekonomi politikaları ve Çin’e karşı ticari kısıtlamaları gibi küresel trendlerin Türkiye için önemli fırsatlar sunduğunu ancak bu fırsatların stratejik planlama olmadan değerlendirilemeyeceğini ifade etti:

“Türkiye, coğrafi konumu ve üretim çeşitliliği ile Avrupa’nın yeni üretim merkezi olabilir. Ancak bu, günü kurtarma politikalarıyla değil, bölgesel kalkınma ve sanayi stratejileriyle olur.”

“Ekonomi modeli, vatandaşın hayalini bile elinden alıyor”

Söyleşi boyunca vatandaşların artık küçük işletme açmak gibi hayalleri bile kuramadığını ifade eden Dalgın, mevcut ortamın insanların geleceğe güvenle bakmasını engellediğini belirtti:

“Geçmişte insanlar bir dükkan açmak, küçük bir girişimle geçimini sağlamak isterdi. Bugün hayal bile kuramıyorlar. Bu çok tehlikeli bir kırılma.”

“Artık alternatif model konuşulmalı”

Programın sonunda, mevcut ekonomi yönetimine yönelik eleştirilerini “kişisel değil, yapısal” olduğunu vurgulayan Dalgın, “Sayın Şimşek iyi niyetli olabilir ama tek başına faizle bu sorunlar çözülmez. Alternatif bir ekonomik vizyonu ortaya koymak zorundayız” dedi.

Söyleşinin devamı için…

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler