Sosyal Medya

Ekonomi

Bakan Şimşek: “Carry Trade’e Karşı Tedbir Alıyoruz”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda ’2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ görüşmeleri kapsamında Bakanlığı ve bağlı kurumlarına ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Şimşek, 2022-2023 yıllarında enflasyonun yüzde 64-65 seviyelerine ulaşmasının ardından, geçen yıl yüzde 44.4’e gerilediğini ifade etti.

Bakan Şimşek: “Carry Trade’e Karşı Tedbir Alıyoruz”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda ’2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ görüşmeleri kapsamında Bakanlığı ve bağlı kurumlarına ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Şimşek, 2022-2023 yıllarında enflasyonun yüzde 64-65 seviyelerine ulaşmasının ardından, geçen yıl yüzde 44.4’e gerilediğini ifade etti.

Bakan Şimşek, “Bu sene kasım ayı itibarıyla yüzde 31.1 seviyesinde gerçekleşti. Tabii hedeflerimizin bir miktar üzerinde. Burada şunu ifade etmek istiyorum. Dayanıklı tüketim malları, giyim gibi ürünlerde aslında temel mal enflasyonu yüzde 18.6’ya kadar düştü. Gıda enflasyonu yüzde 27’ye kadar geriledi. Manşet enflasyonunun yüzde 30’un üzerinde olmasının esas sebebi, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hizmet sektörü enflasyonu dezenflasyon tedbirlerine gecikmeli tepki veriyor. Ülkemizde hizmet enflasyonunda bir katılık var. Geçmişe yönelik bir endeksleme var.

Ayrıca daha önce kiraya bir üst sınır getirmiştik kanunla, eğitime bir üst sınır getirmiştik. Tabii bunun da etkileri var. Özellikle son iki yılda kira ve eğitim enflasyonu, manşetin en az iki katı hızla arttı. Ancak önümüzdeki dönemde sosyal konut seferberliği, deprem konutlarının tamamlanmasıyla birlikte konut arzı artıyor ve kira artışını sınırlayacak. Ayrıca eğitime değer kural bazlı bir fiyatlama modelini yüce Meclisimiz kabul etti. Yine bütçe imkanları çerçevesinde 2026 için vergi ve harç güncellemelerini yeniden değerleme oranında değil, hedeflediğimiz enflasyon oranında belirleyeceğiz. Ancak şunun da altına çizmek istiyorum; gelir vergisi tarifesi gibi vatandaşlarımızın lehine olan vergi mevzuatındaki güncellemeleri daha yüksek olan, yani yüzde 25.5 olan yeniden değerleme oranında arttıracağız. Dolayısıyla kamunun fiyatlarını yüzde 16-19 arasında belirlerken, vatandaşın lehine olan hususlarda yeniden değerleme oranında uygulayacağız” dedi.

“OVP döneminde bizim beklentimiz 2.5 milyon vatandaşımıza istihdamın sağlanacağı yönünde”

Bakan Şimşek, 2026 yılında enflasyonun hedefler doğrultusunda düşmeye devam edeceğini belirtti. “Özellikle cari açık konusunu bir endişe kaynağı olmaktan çıkarttık. Uyguladığımız programın başına gidersek cari açık milli gelire oran olarak yüzde 5’in üzerindeydi. 2024 yılında yüzde 0.8’e geriledi. Hatta portföy tercihi olarak ağırlıklı olarak ithal edilen altını bir kenara bırakırsanız geçen sene cari dengede fazla verdik, 3.2 milyar dolarlık bir fazla söz konusu. Bu yıl da cari açık, hedeflerimiz doğrultusunda gidiyor. Ciddi bir iyileşme söz konusu. Özellikle yeşil dönüşümde epey mesafe katettik. Bugün petrol ihtiyacımızın yüzde 15’ini, doğal gaz ihtiyacımızın yüzde 16’sını kendi üretimimizle karşılıyoruz. Yenilenebilir enerjinin kurulu kapasitedeki payı yüzde 62’ye çıktı ama kuraklık nedeniyle bu sene üretimdeki payı yüzde 45. Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığı azaldıkça cari denge kalıcı olarak iyileşiyor. Son 23 yılda petrol ve doğal gaz ve türevlerinin ithalatına tam 1 trilyon dolar ödedik. Burada tabii ki mesafe katettikçe yapısal bir dönüşüm sağlanmış olacak. Cari dengedeki iyileşmeyle birlikte milli gelire oran olarak yüzde 23’e çıkmış olan brüt dış finansman ihtiyacımız bu sene yüzde 17’nin altına düşüyor. Program dönemi sonunda da muhtemelen yüzde 13, 14’lere kadar inmiş olacak. Bu da finansal piyasalarda ve ekonomide istikrarı güçlendirecek” ifadelerini kullandı.

Şimşek, uluslararası standartlara göre rezerv yeterliliği sağlandığını belirterek, “2023 yılı Mayıs ayına göre brüt rezervlerimiz 88 milyar dolar, SWAP hariç net rezervler yaklaşık 123 milyar dolar arttı. Önemli bir koşullu yükümlülük olan kur korumalı mevduattan çıkışı başarıyla yönettik. Böylece net rezervlerdeki artış ile koşullu yükümlülüklerdeki düşüşü birlikte değerlendirirseniz ülkemizin bilançosunda yaklaşık 260-265 milyar dolarlık iyileşme söz konusu. Türk lirasına bu dönemde güven arttı. Türk lirasının toplam mevduat içerisindeki payı bugün itibarıyla yüzde 60’ın üzerinde. Tabii bütün bunlar ülkemizin risk birimine yansıdı. Finansal istikrarımızın güçlenmesiyle birlikte ülkemizin risk algısı da iyileşiyor. Bakın program öncesinde 700 baz puana kadar yükselen risk birimimiz, bugün itibarıyla 216 baz puana geriledi. Yani 2018 yılı Mayıs ayından bu yana en düşük seviyeye indik” dedi.

Gelişmekte olan ülkelerde risk priminin 62 baz puan düştüğünü hatırlatan Şimşek, Türkiye’de ise 487 baz puan azalma yaşandığını vurguladı. “Türkiye program sayesinde olumlu bir şekilde ayrıştı. Düşen risk biriminin bize ne faydası var diye sorabilirsiniz. Özellikle kamunun ve özel sektörün dış borçlanma maliyetleri önemli ölçüde düştü. Teorik bir şeyden bahsetmiyorum. Mayıs 2023’te 5 yıl vadeli dolar cinsi tahvilimizin faizi yüzde 11.3’tü. Bugün yüzde 5.5 civarı. Yani yurt dışı borçlanma maliyetlerimiz yarı yarıya düştü. Reel sektörün ve bankalarımızın dış finansmana erişimi arttı. Bakın dış borç çevirme oranları 2023 ilk beş ayında yüzde 70, bankacılık sektörü için yüzde 97. Son 2.5 yılın ortalamasına bakarsanız sırasıyla reel sektör için yüzde 151’e, bankalar için yüzde 186’ya ulaştı. Programımızın başarısını tabii ki reyting kuruluşları da teyit ediyor. İstisnai bir şekilde son 2.5 yılda kredi notumuz 2 ila 3 kademe arası yükseltildi” dedi.

Carry trade işlemlerine yönelik alınan tedbirlerden söz eden Şimşek, “Merkez Bankamız zorunlu karşılıkları son altı ayda carry trade’e karşı iki kez yükseltmiştir. Vadeler itibarıyla da ayrıştırılmıştır. Zorunlu karşılıklar; bankaların diğer yükümlülüklerinden yurt dışı banka mevduatından yüzde 8’den yüzde 12’ye, yurt dışı repo işlemlerinden sağlanan fonlar ve yurt dışı kredilerden yüzde 8’den vadeye göre yüzde 12 ile 18 arasında yükseltilmiştir. Yani carry trade’e karşı tedbir alıyoruz. Hem yurt dışı hem yurt dışı yatırımcıların mevduat ve fonların brüt gelirleri üzerinden enflasyon ayarlaması da yok. Yüzde 17.5 stopaj alıyoruz. Bu dönemde ekonomik aktivite ılımlı seyretti. Ama dezenflasyon süreciyle sürdürülebilir yüksek büyüme patikasına tekrar ulaşacağız. Son iki yılda küresel büyüme ortalama yüzde 3.2. Ama bizim ticaret ortaklarımızdaki büyüme Avrupa Birliği başta olmak üzere ortalama büyüme yüzde 2.2. Bu dönemde Türkiye yüzde 3.5 civarında büyüdü. Dezenflasyonla birlikte biz inanıyoruz ki kademeli olarak büyüme tekrar yükselecek. OVP döneminde bizim beklentimiz 2.5 milyon vatandaşımıza istihdamın sağlanacağı yönünde. Mali disiplini tesis ettik ve bunu kararlılıkla sürdürmek zorundayız, sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

BAKMADAN GEÇME

  • Mobil Alışverişte ‘Sepeti Terk Etme’ Sorunu Nasıl Çözülür?

    E-ticaret dünyasında satışa dönüşmeyen alışveriş sepeti istatistiği geçen yıl için 18 milyar dolar olarak öngörüldü (CPC Stragey araştırması). Araştırmalara göre,…

  • ABD PMI Verileri Aralık’ta Düşüşte: İmalat ve Hizmet Sektörlerinde Yavaşlama Var

    S&P Global verilerine göre, ABD’de imalat sektörü Aralık ayında yavaşlama sinyalleri verdi. İmalat PMI, 52,2 seviyesinden 51,8’e gerileyerek son beş ayın en düşük seviyesine ulaştı. Piyasa beklentisi ise 52 seviyesindeydi.

  • Faiz İndirimi Sonrası Konut Kredilerinde Son Durum: Hangi Banka Ne Kadar Kredi Veriyor?

    Merkez Bankası’nın geçen haftaki faiz indirimi kararının ardından konut kredilerinde indirim dalgası devam ediyor. Aylardır %2,69 seviyesinde sabit kalan konut kredisi faizleri, geçen hafta önce %2,65’e çekilmişti. Bu hafta ise Ziraat Bankası’ndan yeni bir hamle geldi. Banka, “Konut Kredisi Ürün Paketi” kapsamında faiz oranını %2,69’dan %2,49’a düşürdü. Böylece konut kredilerinde son dönemin en düşük seviyeleri görülmüş oldu.

  • Yapay Zekâ Altyapısı İçin Yeni Adım: Yerli Yapay Zekâ Dönemi mi Başlıyor?

    Türkiye, kendi egemen yapay zekâ altyapısını oluşturmak için adım atıyor: Artık Türk girişimleri, ihtiyaç duydukları kapasite ve donanımı yurt dışına bağımlı olmadan karşılayabilecek. Ena Venture Capital Strateji Danışmanı Mehmet Üner, "Türkiye'de bir egemen yapay zeka altyapısı kurmak istiyoruz" diyerek, Türk şirketlerinin yurt dışına gitmeden tüm kapasite ve donanım ihtiyaçlarını Türkiye içinde karşılamayı amaçladıklarını ifade etti.

  • Garanti BBVA: Kredi Sınırlamaları Önümüzdeki Yıl da Devam Edecek

    Kredi borçlarında rekor seviyede artışlar yaşanırken, ekonomik kriz milyonlarca kişiyi borçlu durumuna düşürdü. İş dünyası da krediye erişimde zorluk çekerken, geçtiğimiz ay kredi kartları ve krediler için üst sınır uygulaması başlatılmıştı. Garanti BBVA Genel Müdürü Akten, 2026 yılında da bu limitlerin kaldırılmaması gerektiğini ifade etti. Ekonomideki sıkı para politikaları nedeniyle krediye getirilen kısıtlamaların önümüzdeki yıl da devam edebileceğine dair bir işaret geldi.

  • TCMB, Kasım Ayı Konut Fiyat Endeksi Verilerini Açıkladı

    Konut fiyat endeksi, kasım ayında reel bazda yüzde 0,3 artış göstererek 22 ay aradan sonra yükselişe geçti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), kasım ayına ilişkin Konut Fiyat Endeksi (KFE) verilerini açıkladı. KFE, Türkiye genelinde konutların kalite etkisinden arındırılmış fiyat değişimlerini yansıtmak üzere hesaplanıyor ve kasımda bir önceki aya göre yüzde 2,7 artarak 204,2 seviyesine ulaştı.

  • Kasım Ayında Tarım ÜFE Aylık Düştü, Yıllık Artış Yüksek

    TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, 2025 yılı Kasım ayında Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE, 2020=100) bir önceki aya göre %1,56 düşerken, yıllık bazda %31,45 artış gösterdi. Geçen yılın Aralık ayına göre artış %31,97, son 12 aylık ortalamalara göre ise %37,58 oldu.

  • ABD Perakende Sektöründe Ekim Performansı Durağan Seyretti

    ABD’de perakende satışlar, Ekim ayında araç alımlarındaki düşüşün etkisiyle yatay seyretti. Hükümetin kapanması nedeniyle geciken Ticaret Bakanlığı raporuna göre, satışlar bir önceki aya kıyasla değişim göstermedi. Analistler yüzde 0,1 artış bekliyordu. Eylül ayı verisi ise yüzde 0,1 artış göstermişti.

  • TÜİK Verileri Yayımladı! Konut Piyasasında Kasım Şoku: Satışlar Düştü, Yabancı ve İpotekli Satışlar Kan Kaybediyor”

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayına ilişkin konut satış istatistiklerini yayımladı. Buna göre, Ekim ayında tarihi rekor kıran konut satışları, Kasım ayında geçen yılın aynı ayına göre %7,8 düşerek 141 bin 100 oldu.

  • ABD Tarım Dışı İstihdam Verileri Açıklandı: Kasım Artışı Beklentileri Aştı

    ABD’de tarım dışı istihdam verileri açıklandı ve Kasım ayında ekonomideki istihdam artışının beklentilerin üzerinde gerçekleştiği görüldü. Buna karşın, Ekim ayına ilişkin veriler ise beklenenden daha büyük bir düşüş yaşandığını ortaya koydu.

  • BYD’den Kullanıcıları Sevindiren Haber: Öyle Bir Özellik Sundu Ki Piyasayı Sallayacak

    Türkiye pazarında Atto 3 ve Seal U DM-i modelleriyle büyük satış başarısı yakalayan BYD, elektrikli otomobil sektöründe dengeleri sarsacak önemli bir adım attı. Marka, dünya çapında ses getiren Blade Batarya teknolojisi için sunduğu garanti süresini 8 yıl veya 250.000 kilometreye çıkardığını açıkladı. Asıl dikkat çeken nokta ise bu kararın geriye dönük olarak uygulanacak olması. Yani daha önce BYD satın alan kullanıcılar da bu haktan otomatik olarak faydalanacak.

  • Hazine, 5 Yıl Vadeli TÜFE’ye Endeksli Tahvil ile 6,7 Milyar TL Borçlandı

    Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından düzenlenen tahvil ihalesinde, net satış tutarı 1 milyar 679,9 milyon TL olarak gerçekleşti. İhale öncesinde piyasa yapıcılar aracılığıyla gerçekleştirilen 5 milyar 500 milyon TL tutarındaki ROT (doğrudan satış) işlemi de dikkate alındığında, söz konusu tahvil ihracında toplam satış hacmi 6 milyar 676,9 milyon TL’ye ulaştı.

  • Avrupa savunma hisselerinde sert satış: “Barış beklentisi” mi, yapısal tehdit mi?

    Avrupa savunma hisseleri, Ukrayna’da olası bir ateşkes ya da barış anlaşmasına ilişkin haber akışıyla birlikte sert satışlara sahne oldu. Ancak sektör temsilcileri, analistler ve NATO yetkilileri, Rusya kaynaklı güvenlik tehdidinin ortadan kalkmadığını; savunma harcamalarındaki artışın yapısal bir eğilim olduğunu vurguluyor. Piyasalardaki geri çekilmenin “barış temettüsü” beklentisinden kaynaklandığı belirtilirken, birçok analist bu hareketi aşırı ve geçici olarak değerlendiriyor.

Benzer Haberler