Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

El-Erian: “Fransa’da olanlar Fransa’da kalmayabilir”

Allianz Başekonomisti ve Wharton School profesörü Mohamed El-Erian, Fransa’da yaşanan siyasi istikrarsızlığın yalnızca Paris’le sınırlı kalmayabileceğini söyledi. El-Erian’a göre, Başbakan Sébastien Lecornu’nun istifasıyla derinleşen siyasi kriz, ülkenin borçlanma maliyetlerini artırarak hem Euro Bölgesi hem de İngiltere için yeni finansal riskler yaratıyor.

El-Erian: “Fransa’da olanlar Fransa’da kalmayabilir”

Özet:


Allianz Başekonomisti ve Wharton School profesörü Mohamed El-Erian, Fransa’da yaşanan siyasi istikrarsızlığın yalnızca Paris’le sınırlı kalmayabileceğini söyledi. El-Erian’a göre, Başbakan Sébastien Lecornu’nun istifasıyla derinleşen siyasi kriz, ülkenin borçlanma maliyetlerini artırarak hem Euro Bölgesi hem de İngiltere için yeni finansal riskler yaratıyor.

Hükümet krizi finansal güveni sarstı

Fransa’da bir ay bile görevde kalmadan istifa eden Başbakan Sébastien Lecornu, ülkede hem siyasi hem de ekonomik endişeleri tetikledi.
El-Erian, Financial Times için kaleme aldığı analizde, istifanın görünürde kabine yapısı üzerindeki anlaşmazlıklardan kaynaklandığını, ancak asıl sorunun mali konsolidasyon için gerekli parlamenter çoğunluğun sağlanamaması olduğunu belirtti.

Fransa’nın bütçe açığı GSYH’nin %5’inin üzerinde, kamu borcu ise %114’e yaklaşmış durumda. El-Erian’a göre bu oranlar, özellikle “çekirdek Euro Bölgesi” ülkeleri için tarihsel olarak yüksek seviyelerde.

Tahvil faizleri yükseldi, Fransa risk primi artıyor

Lecornu’nun istifasının hemen ardından Fransa tahvil piyasası olumsuz tepki verdi.
Fransız devlet tahvillerinin (OAT) getirileri hem nominal olarak hem de diğer Euro Bölgesi tahvillerine kıyasla yükseldi.
Piyasalar artık Fransa için “yönetim riski primi” fiyatlamaya başladı.

El-Erian, özellikle 10 yıllık OAT tahvil faizinin İtalya’nın BTP tahvillerinin üzerine çıkmasının “bir zamanlar düşünülemeyecek bir gelişme” olduğunu vurguladı.
“Bu yalnızca mali dengesizliğin değil, aynı zamanda Fransız siyasi sistemine olan güven kaybının göstergesi,” diye yazdı.

Fransa ile Almanya arasındaki 10 yıllık tahvil faiz farkı da 0,85 puana kadar genişledi.

ECB’nin işi zorlaşıyor

El-Erian, Fransa’daki bu finansal baskının Avrupa Merkez Bankası (ECB) için yeni zorluklar yarattığını belirtti.
ECB, bir yandan hizmet sektöründe inatçı enflasyonu dizginlemeye çalışırken, diğer yandan zayıf büyüme görünümüyle mücadele ediyor.

Fransız ve Alman tahvil faizleri arasındaki farkın açılması, Euro Bölgesi genelinde tek para politikasının etkinliğini zayıflatıyor.
El-Erian’a göre, “Eğer bu eğilim kalıcı hale gelirse, Fransa’daki siyasi felç Euro Bölgesi’nin mali baş ağrısına dönüşebilir.”

İngiltere’ye de yansıyor

El-Erian, Fransa’daki istikrarsızlığın İngiltere için de dolaylı riskler taşıdığını belirtti.
“İngiltere Euro Bölgesi’nin dışında olsa da, küresel sermaye piyasalarında Fransa ile aynı yatırımcı havuzunda rekabet ediyor,” dedi.

Nitekim, Fransa’daki haberlerin ardından İngiliz devlet tahvili (gilt) faizlerindeki artış, diğer Avrupa ülkelerinden daha sert oldu.
El-Erian, “Piyasalar mali disiplin konusunda sabrını yitirirse, İngiltere’nin durumu Fransa’dan bile kötü olabilir,” uyarısında bulundu.

“ECB Fransa’yı savunabilir, BoE’nin alanı dar”

El-Erian, Fransa’nın en azından ECB’nin koruma şemsiyesi altında olduğunu hatırlattı.
2012’de dönemin ECB Başkanı Mario Draghi’nin “ne gerekiyorsa yapacağız” (whatever it takes) sözü, borç krizini durdurmada kritik rol oynamıştı.
ECB’nin halen sınırsız likidite kapasitesi, Fransa’ya ek bir güvenlik katmanı sağlıyor.

Buna karşılık İngiltere Merkez Bankası (BoE) benzer bir müdahalede bulunursa, bunun piyasalar tarafından “bütçe açıklarını finanse etmek” olarak algılanma riski daha yüksek.
El-Erian’a göre, bu tür bir adım “enflasyonla mücadele konusundaki güvenilirliği zedeleyebilir” ve sterlinde değer kaybına yol açabilir.

Uyarı: “Kasım bütçesi Londra için kritik sınav”

El-Erian, Kasım ayında açıklanacak İngiltere bütçesinin piyasalar için kritik bir dönüm noktası olacağını belirtti.
“Londra’nın, Paris’in başaramadığını başarması gerekiyor,” diyen El-Erian, bütçenin yalnızca mali disiplin değil, aynı zamanda verimlilik ve büyüme potansiyeli açısından da test edileceğini vurguladı.

“Finansal piyasalar siyasi felce karşı sabrını kaybediyor,” uyarısıyla yazısını tamamladı.

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler