Dünya Ekonomisi
ANALİZ: Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor
Fed’in Eylül’de Faiz İndirimi Yapması Beklentisi Güçleniyor ABD iş gücü piyasasından gelen son veriler, Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerine…

Fed’in Eylül’de Faiz İndirimi Yapması Beklentisi Güçleniyor
ABD iş gücü piyasasından gelen son veriler, Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerine yönelik bekle-gör yaklaşımını sorgulatmaya başladı. Temmuz ayına ilişkin istihdam raporunun beklentilerin oldukça altında kalması, eylül ayındaki toplantıda faiz indirimi olasılığını ciddi şekilde artırdı.
ABD Çalışma Bakanlığı’na bağlı İstatistik Bürosu tarafından yayımlanan verilere göre, son üç aylık dönemde ortalama istihdam artışı 35.000 seviyesinde gerçekleşti. Bu, 2020’de pandeminin başından bu yana kaydedilen en düşük istihdam artış hızı olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde işsizlik oranı da yüzde 4,2’ye yükseldi. Bu zayıf performans, iş gücü piyasasında dayanıklılığın zedelendiğine işaret ediyor.
Verilerin açıklanmasının ardından, faiz vadeli işlem kontratlarında eylül toplantısında faiz indirimi olasılığı yüzde 90’a yaklaştı. Bu oran daha önce sadece yüzde 40 civarındaydı. Piyasalar, Fed’in bir sonraki hamlesine dair neredeyse kesin bir yön tayin etmiş durumda.
İçerde Bölünme Sinyalleri
Fed’in bu hafta başında gerçekleştirdiği toplantıda faizler beşinci kez üst üste sabit bırakılmıştı. Ancak toplantıda alınan karar oybirliğiyle verilmedi. İki yönetim kurulu üyesi, çeyrek puanlık bir faiz indirimi yönünde oy kullandı. Bu durum, 1993’ten bu yana ilk kez yaşanıyor. Gözlemciler, bu ayrışmanın Fed içinde faizlerin yönüne ilişkin belirgin görüş ayrılıklarının bulunduğunu ortaya koyduğunu belirtiyor.
Fed Başkanı Jerome Powell, karar sonrası yaptığı açıklamada, iş gücü piyasasında aşağı yönlü risklerin bulunduğunu kabul etse de, genel olarak görünümün sağlam kaldığını ifade etti. Ancak verilerin açıklanmasından sonra yapılan değerlendirmeler, Powell’ın açıklamalarına görece daha karamsar bir tabloya işaret ediyor.
Ekonomistler, özellikle haziran ve mayıs aylarına yönelik aşağı yönlü yapılan büyük revizyonların da göz önüne alınması gerektiğini vurguluyor. Ek istihdam verilerinin ciddi şekilde aşağı çekilmesi, piyasaların Fed’in temmuz verileriyle beraber daha önce bir faiz indirimi yapmış olabileceği ihtimalini gündeme taşıyor.
Siyasi Baskı Artıyor
Fed’in faiz politikasına yönelik değerlendirmeler sadece ekonomik çevrelerle sınırlı kalmıyor. Siyasi cephede de konuya dair sert açıklamalar yapılıyor. Başkan Donald Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda, Fed içindeki karşıt oyların artmasını “güçlü bir sinyal” olarak yorumladı. Trump, diğer kurul üyelerine de çağrıda bulunarak, Başkan Powell’ın faiz indirimi konusundaki temkinli tutumuna karşı daha aktif bir tutum almaları gerektiğini ifade etti.
Bu açıklamalar, yaklaşan seçim sürecinde Fed politikalarının tekrar siyasal tartışmaların merkezine oturabileceğini gösteriyor. Geçmişte de Trump yönetimi sırasında Fed ile Beyaz Saray arasında sık sık gerginlik yaşanmıştı. Mevcut ekonomik ortamda benzer bir sürecin yeniden yaşanması ihtimali göz ardı edilmiyor.
Ekonomik Belirsizliklerin Gölgesinde Fed Stratejisi
Temmuz ayına ait istihdam verilerinin detaylarında, istihdam yaratma kapasitesindeki zayıflamanın belirginleştiği görülüyor. Özellikle önceki aylara yapılan büyük çaplı aşağı yönlü revizyonlar, istihdamın daha önce düşünüldüğü kadar güçlü olmadığını ortaya koydu. Buna karşın bazı Fed yetkilileri, iş gücü piyasasının halen dirençli olduğunu savunmayı sürdürüyor.
Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack, verilerin ardından yaptığı açıklamada, “Hayal kırıklığı yaratan bir rapor” ifadesini kullansa da, genel iş gücü piyasasının hâlâ sağlıklı olduğunu belirtti. Ancak piyasalarda bu yorumlar, yatırımcıların güçlü faiz indirimi beklentisini değiştirmeye yetmedi.
Ekonomist Derek Tang, istihdam verilerinin Fed’in para politikası açısından işleri daha karmaşık hale getirdiğini ifade etti. Tang’e göre, özellikle son dönemde gündeme gelen yeni gümrük tarifelerinin enflasyon ve istihdam üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi artık daha zor bir hâl almış durumda.
Faiz İndirimi Sinyalleri Netleşiyor
Piyasalar artık eylül ayındaki toplantıda Fed’in faiz indirimine gitme ihtimalini neredeyse kesin gözüyle değerlendiriyor. Bu yöndeki beklenti, sadece vadeli işlem piyasalarında değil, aynı zamanda tahvil getirilerindeki hareketlerde de gözlemleniyor. Kısa vadeli tahvil faizleri hızla düşerken, dolar endeksinde de zayıflama gözleniyor.
Fed’in faiz indirimi kararı alıp almayacağı, önümüzdeki haftalarda açıklanacak olan enflasyon verileri, tüketici harcamaları ve iş gücü piyasası raporları ile netleşecek. Ancak mevcut veriler ışığında, ekonomistler ve piyasalar Fed’in artık daha fazla beklemeyeceği görüşünde birleşiyor.