Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

2026 Küresel Ekonomi — Dayanıklılık mı, Dönüşüm mü, Yoksa Kırılma mı?

CaixaBank’ın 2026 Küresel Ekonomi değerlendirmesi, dünya ekonomisinin jeopolitik belirsizliklere ve ticaret gerilimlerine rağmen beklenenden güçlü seyrettiğini ortaya koyuyor. 2025’in ılımlı büyümeyle tamamlanacağı, 2026’da ise küreselleşmenin yeniden şekillendiği, yapay zekâ yatırımlarının üretkenliği artırabileceği ancak parçalanma riskinin büyümeye zarar verebileceği belirtiliyor.

2026 Küresel Ekonomi — Dayanıklılık mı, Dönüşüm mü, Yoksa Kırılma mı?

Özet:

CaixaBank’ın 2026 Küresel Ekonomi değerlendirmesi, dünya ekonomisinin jeopolitik belirsizliklere ve ticaret gerilimlerine rağmen beklenenden güçlü seyrettiğini ortaya koyuyor. 2025’in ılımlı büyümeyle tamamlanacağı, 2026’da ise küreselleşmenin yeniden şekillendiği, yapay zekâ yatırımlarının üretkenliği artırabileceği ancak parçalanma riskinin büyümeye zarar verebileceği belirtiliyor. Avrupa–ABD–Asya arasındaki büyüme farkları korunurken, tarifeler, Çin–ABD rekabeti, yapay zekâ yatırımlarının sürdürülebilirliği ve daralan mali alan, yeni dönemin başlıca kırılganlıkları arasında.


2025 daha iyi kapandı: Beklenen kriz gelmedi, küresel ekonomi dayanıklı kaldı

Rapora göre, piyasalarda Trump’ın ilk dönemindeki sert söylemler sonrası beklenen ağır ekonomik yavaşlama gerçekleşmedi. Küresel büyüme yaklaşık %3 seviyesinde kalırken bölgesel ayrışmalar sürüyor:

  • ABD: %1,8

  • Avrupa: %1,3

  • Asya: %4,5

CaixaBank, bu direncin nedenlerini şöyle sıralıyor:

  • Ticaret savaşının tam boy gerçekleşmemesi

  • Şirketlerin yeni koşullara hızla uyum sağlayabilmesi

  • Finansal koşulların destekleyici olması

 


Pax Americana düzeni değişirken: Risk ve belirsizlik artıyor

Rapor, II. Dünya Savaşı sonrası oluşan ve ABD’nin güvenlik, para sistemi, açık pazar ve IMF aracılığıyla yürüttüğü uluslararası düzenin dönüşüm sürecinde olduğunu vurguluyor. Bu dönüşümün iki yönü var:

  1. Çin’in küresel alanda alternatif ittifaklar kurarak yükselmesi

  2. ABD’nin artık sağladığı ekonomik ve güvenlik hizmetlerini daha açık bedelle talep etmesi (gümrükler, savunma harcamaları baskısı vb.)

Bu durumun sonucunda:

  • Eski müttefikler (AB, Japonya, Kanada, Güney Kore) yeni kuralların en fazla etkilendiği taraf haline geliyor.

  • Jeopolitik ekonomi (ticaret + finans + güç mücadelesi) 2026’nın ana belirleyeni olacak.

ABD ortalama gümrük vergisi %2,5’ten %14,5–16 bandına yükselmiş durumda. Bu seviyenin kalıcı olması halinde AB, Kanada, ASEAN ve Avustralya ile ticari bağların güçlenmesi kısmi tampon rolü oynayabilir.


ABD–Çin ilişkisi: Nadir madenler ve çipler yeni güç ekseni

2026’da iki dev ekonomi arasındaki ilişkiler çip teknolojisi ve nadir elementlere erişim üzerinden şekillenecek. Yeni tarifelerin büyüme ve enflasyon üzerindeki etkisi sürerken, küresel tedarik zincirleri yeniden kurgulanıyor.

Bu süreç sonunda dünya ekonomisi:

  • Daha bloklu, daha parçalı bir yapıya geçebilir

  • Potansiyel büyüme ve refah kayıpları yaşanabilir

  • Yapay zekâ yatırımları bu kaybı telafi edebilecek tek büyük pozitif güç


Yapay zekâ yatırımları büyümeyi besliyor — fakat sürdürülebilir mi?

ABD’de 2025’in ilk yarısındaki büyümenin %90’ı yapay zekâ yatırımlarından (donanım, veri merkezleri, yazılım) geliyor. Büyük teknoloji şirketleri 2030’a kadar 3 trilyon dolar yatırım planlıyor — bu ABD GSYH’sinin ~%10’u kadar.

Kısa vadede:

  • Yapay zekâ ekonomiye güçlü ivme sağlıyor

  • İş gücü piyasasındaki zayıflığı kısmen telafi edebilir

Orta vadede ise esas soru şu:

Bu dev yatırım dalgası kâra dönüşecek mi?

Sektör içi çapraz ortaklıklar ve aşırı borçlanma modelleri, beklenti gerçekleşmezse kırılganlık yaratabilir. Ayrıca rekabet zayıfladığı için yenilik döngüsü yavaşlayabilir.


Mali alan daralıyor — risk en çok OECD ülkelerinde

Birçok gelişmiş ülkede yaşlanan nüfus, enerji dönüşümü ve savunma harcamaları bütçeleri zorluyor.

  • IMF, ABD’nin kamu borcunun 2030’da GSYH’nin %143’üne çıkabileceğini öngörüyor.

  • Avrupa’da gözler Fransa’da: vergi gelirleri GSYH’nin %50’sini aşsa da birincil açık %3’ün üzerinde.

  • Ülke risk primleri yeniden sıralanıyor; İtalya benzeri risk algısı Fransa için yükseliyor.

Rapora göre 2026’da Avrupa borç mekanizmaları (ESM vb.) stres testine sokulabilir.


Sonuç: 2026 eşik yıl — eski düzen bitmedi, yenisi henüz kurulmadı

CaixaBank özetle şunu söylüyor:

2026, küresel ekonominin iki dönem arasında sıkıştığı bir geçiş yılı olacak.
Bir yanda küreselleşme ve serbest piyasa düzeni; diğer yanda yapay zekâ, korumacılık ve bloklaşma.

Ekonomi dayanıklılığını test etmeye devam edecek. Projeksiyon yaparken esnek olmak, değişimin hızını hafife almamak gerekecek.

Rapor, Fransız düşünür Joseph de Maistre’in sözleriyle bitiyor:

“Fransız Devrimi bir olay değildi; bir çağdı.”
Mesaj açık: Yeni dönem başladı — geri dönüş olmayabilir.

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz?
Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler