Borsa
Borsa’da 2025’in İlk Çeyreği Zorlu Geçti: Enflasyon ve Bilanço Verileri
Zayıflayan fiyatlama gücü ve üst üste gelen zayıf bilçolar borsada iyimser havayı dağıttı 2025 yılının ilk çeyreği, Borsa İstanbul…

Zayıflayan fiyatlama gücü ve üst üste gelen zayıf bilçolar borsada iyimser havayı dağıttı
2025 yılının ilk çeyreği, Borsa İstanbul için baskılı ve karamsar bir seyirle tamamlandı. Endeks uzun süredir 200 günlük hareketli ortalamanın altında kalırken, yukarı yönlü bir trend başlatacak katalizörler ortaya çıkmadı. 19 Mart sonrasında yaşanan siyasi gerginlik, faiz indirim beklentilerini rafa kaldırırken rezervlerde de ciddi erimelere neden oldu.
Bu süreçte, mevduat faizlerinin yükselerek %45 seviyelerine yaklaşması borsa için önemli bir engel oluşturdu. Mevduat hesaplarının cazip getiri sunması, para piyasası fonlarına ve tahvillere yönelik talebi artırdı.
Nisan ayında açıklanan TÜFE verisinin %3 seviyesinde gelmesi, beklentilerin altında olsa da piyasalara yön verecek kadar güçlü bir iyileşme sinyali sunamadı. Elektrik fiyatlarındaki %20,8’lik artışın enflasyona etkisi %0,37 ile sınırlı kalırken, doğalgaz fiyatlarındaki olası artışın Mayıs ve Haziran aylarında etkili olması bekleniyor. Enflasyonda görece bir düşüş beklense de bunun talep daralması ve gıda fiyatlarındaki tek seferlik etkilerle sınırlı kalacağı öngörülmekte.
Bu tablonun ardından TCMB’nin Haziran toplantısında faiz indirimi sinyali vermesi beklenmemekte, indirim beklentileri Temmuz ayına ötelenmiştir. Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın şahin tonda açıklamaları, para politikasındaki sıkı duruşun devam edeceği izlenimini kuvvetlendirmektedir.
Bilançolar Yön Belirliyor: Öne Çıkan Sektörler ve Hisseler
Bilanço sezonunda pek çok şirkette fiyatlama gücü zayıflarken, sadece bazı alanlarda olumlu ayrışma gözlemlendi. Galata Wind Enerji, yılın ilk çeyreğinde %20’lik CO kaybı yaşlarken, marjlarda da daralma kaydedildi. Rüzgar şartlarının olumsuz seyretmesi ve beklenen fiyatlama gücünün oluşmaması bilançoyu baskıladı. Şirketin yeni yatırımlarla 317 MWh seviyesine ulaşan toplam kapasitesinin ilerleyen dönemlerde ciroya katkı sunması bekleniyor.
Coca-Cola İçecek tarafında ise yıllık bazda %14’lük hacim artışına rağmen fiyatlama gücündeki zayıflama nedeniyle brüt kar marjı 3 puan geriledi. Anadolu Efes de benzer bir tablo sergileyerek hacimsel büyümeye karşın ciro daralması yaşladı. Promosyon baskılarının artması ve tüketici davranışlarındaki değişim marjların düşmesine neden oldu.
Bu tabloya rağmen Anadolu Grubu içinde Migros olumlu ayrıştı. Şirket, reel bazda %10’luk ciro artışı ve %30’lük brüt kar artışı kaydetti. Mağaza açılışları ve pazar payındaki genişlemelerle operasyonel verimlilik sürdürüldü.
Medical Park da bu dönemde sağlık sektörünün defansif yapısı sayesinde %10 ciro artışı ve 1 puan brüt marj artışı ile beklentileri aştı. Topkapı ve Bursa Nilüfer hastanelerinin devreye girmesiyle yılın ikinci yarısında gelirlerin artması beklenmektedir.
Telekom tarafında Türk Telekom, hem sabit hem mobil taraftaki abone artışı ile net kar tarafında beklentileri aştı. 2025 için hedeflenen %38-40 aralığındaki Favök marjına ilk çeyrekte ulaşıldı.
Kalekim ise hem ciro hem marj tarafında baskı altında kalmaya devam etti. 2025 yılı için belirlenen ciro ve hacim hedefleri aşağı yönlü revize edildi. Artan maliyetler ve operasyonel nakit akışındaki zayıflama baskının devam edeceği sinyali verdi.
Gelecek Varlık, %50’ye varan hisse getirisiyle dikkat çekmesine rağmen net kar tarafında düşüş yaşladı. Tahsilat hacminin çeyreklik bazda %10-15 gerilemesi, yıllık bazda ise %40’ı aşması dikkat çekti. %23 oranındaki portföy iskonto oranı ile avantajlı alımlar yapıldığı ancak tahsilat momentumunun yakından izlenmesi gerektiği belirtildi.
Endekste Teknik Görünüm: Dirençler Zorlanıyor, Hacim Kritik Eşikte
BIST 100 endeksi 9.279 puandan kapanarak Nisan’dan bu yana kırılamayan direnç seviyesine yaklaşmıştır. Özellikle Türk Telekom, Migros ve VakıfBank bilançolarının etkisiyle perşembe günü yukarı yönlü bir ivme yakalanmıştır. CDS primlerindeki gerileme ve enerji hisselerindeki hareketlilik bu toparlanmayı desteklemiştir.
Teknik analizlere göre, 9.230 seviyesi üzerinde kalındıkça 9.340 direncine doğru bir hareket beklenmektedir. Ancak 9.110 seviyesine kadar geri çekilme ihtimali gündemde kalmaya devam etmektedir. 9.000, 8.900 ve 8.630 seviyeleri destek olarak takip edilmekte; yukarı yönlü ivmelenme için ise 244-245 dolar seviyelerinin aşılması gerekmektedir.
Haftanın son işlem gününde işlem hacminde görülen sınırlı artış, endekste kalıcı bir toparlanma için yeterli sinyal vermemektedir. Aracı kurum işlemlerinde sınırlı bir para girişi dikkat çekse de bunun fiyata yansıyıp yansımayacağı ilerleyen haftalarda netleşecektir.
Yılın ikinci yarısı için enflasyon ve faiz politikaları belirleyici olmaya devam edecektir. Tüm kamu kurumlarının koordineli mücadele yürütmesi ve sadece TCMB ile Hazine Bakanlığı’na bırakılmayan bir strateji izlenmesi gerekmektedir. Yapısal reformlar olmaksızın %20’nin altına gerileyen bir enflasyon görünümüne ulaşılması güç görülmektedir.
2026 yılına yönelik olarak, faizlerin %30’un altına çekilmesi durumunda borsada daha olumlu bir hava ve artan iştah beklenmektedir. Bu döneme kadar ise yatay ve dalgalı bir piyasa görünümü süreceği tahmin edilmektedir.