Sosyal Medya

Gündem

Bahar Candan: “Hesabımda 1-2 milyon var, garibanım”

Dolandırıcılık davasında savunma yapan Bahar Candan, sosyal medyada abartılan lüks yaşam paylaşımlarının gerçeği yansıtmadığını, bunları diğer fenomenlere hava atmak için…

Bahar Candan: “Hesabımda 1-2 milyon var, garibanım”

Dolandırıcılık davasında savunma yapan Bahar Candan, sosyal medyada abartılan lüks yaşam paylaşımlarının gerçeği yansıtmadığını, bunları diğer fenomenlere hava atmak için yaptığını söyledi. Candan, “Benim hayatım boyunca hiç şirketim olmadı. Vergi mükellefi de olmadım. Hesabımda 1-2 milyon param var, ben bir garibanım.” dedi.

 

“Dolandırıcılık” ve “Suç örgütüne üye olmak” suçlamalarıyla yargılanan Alisya Bahar Candan ve Gülnihal Çiçek’in (Nihal Candan) davası, Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. Davada Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla, Nihal Candan’ın ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi isteniyor.

Alisya Bahar Candan, savunmasını yaparak hakkındaki iddiaları yalanladı.

Candan,” Hakkımdaki iddialar külliyen yalan. Banka hesaplarımda iddia edilen hareketler mevcut değildir. Daha ilk andan beri haberi duyunca bankalardan hesap dökümümü çıkarıp savcılığa sundum. Buradaki insanları tanımıyorum. Benim çevrem geniştir. Çevremde hiçbir mağdur yoktur. Ablam ‘Kaan benim sevgilim’ deyince eniştem olarak benimseyip sevdim. Kaan isimli kişinin GBT’sine bakmadım. Kaan adlı kişinin adının Onur Apaydın olduğunu soruşturmayla birlikte öğrendim. Onların sevgili olduğu dönemde moda programında yarışmacıydım. Yoğun bir tempo ile yarışmadaydım. Kaan Bey’in nelerle uğraştığını nasıl bir adam olduğunu anlayabilecek zamanım yoktu. Onların özel ilişkisi ile ilgili bilgim var. İddia edilen dolandırıcılık olayları ile ilgili benim bir bilgim yoktur. Ben müştekileri tanımıyorum. Hayatım boyunca hiçbir toplantıda bulunmadım. Ben toplantıların yapıldığının söylendiği restorana gitmedim. Ben Kaan ağabeyin olduğu ortamlarda hiçbir şekilde araç alım satımı ile ilgili konuşmaya şahit olmadım. Benim hesabım üzerinden işlem yapıldığı iddiası külliyen yalan” dedi.

‘TAKSİM BOMBACISIYLA YAN ODALARDA KALIYORUM’

Bahar Candan savunmasının devamında gözyaşlarına boğularak, “Ben saf bir kadın değilim. Hukuk fakültesinde burslu okuyorum. 17 yaşımdan beri çalışıyorum. Kariyerime mankenlik ile başladım. Son 2 senedir bir ajans ile anlaşıp sosyal medyadan da para kazanıyorum. Ablamla birlikte hapse girince ailem maddi ve manevi zorluk çekti. Okula gidemedim. Taksim bombacısı ile yan odalarda kalıyorum. Psikolojim bozuldu 3 aydır akıl hastanesinde yatıyorum ilaçlara bağımlı oldum. Genç yaşta sağlığımı kaybettim.” diye konuştu.

‘DİĞER FENOMENLERE HAVA ATMAK İÇİN YAPTIM’

Candan, sosyal medyada sergilediği lüks yaşamın gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Diğer fenomenlere hava atmak için. Mağdurların dolandırılması olayıyla ilgili hiçbir ilgim yoktu. Nasıl bir dolandırıcılık bu mağdurlar için yapılan harcamalar araç fiyatını geçmiş? Ben Kaan ağabeyin adının Onur Apaydın olduğunu dosyadan öğrendim. Ben sosyal medyadan çok para kazanıyorum diye hava atmak için photoshop ile 12 milyon TL şeklinde paylaşım yaptım. Kaan ağabey ile bir ortamda denk geldik. Ablam hadi oturalım biraz onlarla dedi” şeklinde savunma yaptı.

Nihal Candan bu esnada oturduğu koltuktan, “Of Bahar, korkuyorsun diye…” şeklinde mırıldandı. Bahar Candan savunma yaparken Nihal Candan, “Of Bahar, ablan kadar başına taş düşsün” ifadelerini de kullandı.

‘HESABIMDA 1-2 MİLYON PARAM VAR, GARİBANIM’

Bahar Candan savunmasının devamında, “Benim Onur Apaydın tarafından darbedildiğim iddiası da doğru değildir. Gizli muhasebeci olduğum iddiası doğru değildir. Banka kayıtlarında her şey bellidir. Bizi sosyal medyadan görüp çok zengin olduğumuzu görüp böyle iddialarda bulunmuş olabilirler. Benim 5 senelik ilişkim var, çıkınca evleneceğim. Ablamla bile çok az görüşüyorum. Benim hayatım boyunca hiç şirketim olmadı. Vergi mükellefi de olmadım. Hesabımda 1-2 milyon param var, ben bir garibanım. Hiç kimseye araç temini konusunda öneride bulunmadım. Zaten benim çevremde hiç kimse ucuz araç peşinde değildir. Onur Apaydın gözaltına alındığı anda ben yanındaydım. Kendimi bir kahraman gibi hissettim o an” ifadelerini kullandı.

İDDİANAMEDEN

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı. İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti.

İddianamenin devamında, “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti.

İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti.

İddianamede Bahar Candan’ın ’suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ’kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

 

 

 

 

 

 

 

karar.com

BAKMADAN GEÇME

  • Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek hayatını kaybetti

    Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavisi süren Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek hayatını kaybetti. Oturduğu…

  • Bankalardan 2024’te 15,6 Trilyon TL’lik Kredi: Vatandaş Borçla Ayakta Duruyor

    Türkiye’de kredi hacmi 2024 yılı itibarıyla rekor kırarak 15,6 trilyon TL’ye ulaştı. Faiz politikasındaki yön değişikliğiyle birlikte hızla artan kredi…

  • Los Angeles Yanıyor: Trump’ın Askeri Müdahalesi Şiddeti Körükledi

    ABD Başkanı Donald Trump’ın federal emirle Ulusal Muhafızları Los Angeles’a göndermesi, göçmenlik baskınlarına karşı başlatılan protestoları daha da şiddetlendirdi. Şehirde…

  • Tekstilde Kriz Derinleşiyor: Üç Ayda 35 Bin Kişi İşsiz Kaldı

    Türkiye’nin en çok istihdam sağlayan ve en yüksek katma değer üreten sektörlerinden biri olan tekstil ve hazır giyim, tarihinin en ciddi krizlerinden birini yaşıyor. Cumhuriyet’ten Elif Özge Yalçın’ın haberine göre, 2022 yılında 1 milyon 225 bin kişiye istihdam sağlayan sektör, 2025’in ilk çeyreği itibarıyla yaklaşık 300 bin kişiyi işsiz bıraktı. 2 bin 147 firma kapandı.

  • AGBİ: Ekonomide Tartışma Sürüyor, Ancak Şimşek Ekibi İçin Geri Dönüş Yok

    Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine dönüşünün üzerinden iki yıl geçti. Bu süre zarfında Türkiye, ekonomide köklü bir politika değişimine tanıklık etti. Ancak gelinen noktada Şimşek’in uyguladığı ortodoks ekonomi programı, hem içeriden hem dışarıdan eleştiriler alıyor. Ancak, AGBİ'ye  göre, görevine devam etmesi kesin. Erdoğan için geri dönüş yok! 

  • AGBİ: Türkiye Sağlık Turizminde Vites Yükseltiyor: Yeni Hedef 20 Milyar Dolar

    Arabian Gulf Business Insight haberine göre Türkiye, sağlık turizminde yakaladığı ivmeyi sürdürülebilir büyümeye dönüştürmek için yeni pazarlara açılmaya, hizmet yelpazesini genişletmeye ve yatırım altyapısını güçlendirmeye hazırlanıyor. Yeni hedef onyıl sonunda  $20 milyar gelir. 

  • Borsa: Bilançolar Beklentileri Karşılamadı, Gözler Faiz İndiriminde

    Borsa İstanbul’da bilanço sezonları genellikle yatırımcılar için heyecan verici dönemlerdir. Şirketlerin finansal performanslarını ortaya koyan bu dönemlerde hisse bazlı hareketlilik artar. Ancak son birkaç çeyrektir açıklanan bilançolar, ne yatırımcıları ne de piyasayı tatmin ediyor. Zeynel Balcı’ya göre, bilançolardaki bu sönüklüğün temel nedenleri arasında zarar açıklayan ya da düşük kâr bildiren şirketlerin ağırlıkta olması var. Artık umut faiz indiriminde.

  • Gelişen Piyasalarda İmalat Daralması: 2022’den Bu Yana İlk Üretim Düşüşü

    S&P Global tarafından derlenen en son PMI verilerine göre, gelişen piyasalarda ekonomik büyüme Mayıs ayında yavaşladı. Bu düşüşün ana nedeni, imalat sektöründe üretimin yeniden düşüşe geçmesi oldu. 2 Nisan’da açıklanan yeni ABD tarifelerinin ve artan belirsizliğin, özellikle mal üretimi yapan sektörler üzerinde baskı yarattığı belirtiliyor.

  • Küresel Yaşlanmanın Altın Çağı: Goldman Sachs’ın 2075 Vizyonu

    Goldman Sachs’ın 2025 tarihli yeni araştırması, dünya nüfusunun yaşlanmasının felaket senaryosu olmadığını, aksine küresel ekonomiye yeni fırsatlar sunduğunu savunuyor. “The Path to 2075 — The Positive Story of Global Aging” başlıklı rapor, doğurganlık oranlarındaki düşüşe ve ortalama yaşam süresinin artmasına rağmen, üretkenliğin artışı ve işgücüne katılımın çeşitlenmesiyle uzun vadeli büyümenin sürdürülebileceğini ileri sürüyor.

  • Aşk hayatın en büyük nimeti, bir de faturası olmasa

    Yaz aylarının gelişiyle birlikte düğün sezonu da hız kazandı. Ancak artan fiyatlar, evlilik hayali kuran çiftlerin karşısına ciddi bir ekonomik engel olarak çıkıyor. 2025 itibarıyla yalnızca düğün organizasyonu için ortalama maliyetin 400 bin lirayı aştı.

  • Wall Street Uzmanları Yatırımcılara Yaz Tatili Öneriyor

    ABD Başkanı Donald Trump’ın Nisan ayında duyurduğu “Kurtuluş Günü” tarifelerinin ardından borsalar sert bir şekilde toparlandı. Şimdi bazı Wall Street uzmanları, bu yazın görece sakin geçebileceğini ve yatırımcıların bir süreliğine kenara çekilmesinde fayda olabileceğini söylüyor.

  • Türkiye Zenginleşiyor, Ama Mutlu Değil

    19 çeyrektir büyüyen Türkiye, kişi başına gelirde rekor seviyelere ulaştı. Ancak mutluluk sıralamasında OECD’nin sonuncusu. Neden mi? Cevap ekonomide değil, yönetimde yatıyor.

  • Et ve Süt Kurumu’ndan Müdahale: Kurbanlık Fazlası Devlet Alımında

    Kurban Bayramı sonrası kırmızı et piyasasında oluşabilecek arz fazlasına karşı devlet, müdahale alımı kararı aldı. Tarım ve Orman Bakanlığı, Et…

Benzer Haberler