Sosyal Medya

Ekonomi

Şimşek: “Bu yıl harcamaları kontrol edeceğiz ve mümkün olduğu ölçüde kesintiler yapacağız”

Bakan Şimşek, kaynakları daha verimli alanlara yönlendirmek, büyüme potansiyelini daha yüksek seviyede verimlilikle geliştirmek ve ekonomiyi daha rekabetçi hale getirmek istediklerini vurguladı.

Şimşek: “Bu yıl harcamaları kontrol edeceğiz ve mümkün olduğu ölçüde kesintiler yapacağız”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçen yıl vergi artışlarına ve gelirlere odaklandıklarını, bu yıl ise harcamaların kontrolü ve harcama kesintilerine öncelik vereceklerini söyledi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD’nin başkenti Washington’da Uluslararası Para Fonu (IMF)-Dünya Bankası Bahar Toplantıları kapsamında düzenlenen “Türkiye: Değişken Küresel Ekonomide İleriye Doğru Gitmek” başlıklı etkinlikte konuştu.

Şimşek, geçen yıl ekonomi politikasında yapılan ayarlamaların çoğunun, depremin yarattığı mali yükten kaynaklı olarak vergi artışları ve gelirlerle ilgili olduğunu, harcamaların kontrolününse sınırlı seviyede kaldığını söyledi.

Bu yılsa harcamaları gözden geçirmeye başladıklarını ifade eden Şimşek, “Harcamaların kontrolüne ve mümkün oldukça harcama kesintilerine bakıyoruz. Ayrıca, paranın nerelere harcanacağı konusunda, en çok verimlilik getirecek alanlara öncelik veriyoruz” ifadelerini kullandı.

Mehmet Şimşek, “İnsanlar bizden harcamaları kontrol etmemizi bekliyor ve bunu yerine getireceğiz. Harcamaları kontrol edeceğiz ve mümkün olduğu ölçüde de kesintiler yapacağız” dedi.

“En büyük zorluk yüksek enflasyon”

Türk ekonomisinin önündeki zorluklarla ilgili bir soru üzerine Şimşek, ülke içinde karşı karşıya oldukları en büyük zorluğun yüksek enflasyon olduğunu belirterek, “Bu nedenle fiyat istikrarını sağlamak, enflasyonu tek haneye geri döndürmek en önemli önceliğimiz” yanıtını verdi.

6 Şubat depremlerinin bütçede büyük bir açık yarattığına dikkat çeken Şimşek, dolayısıyla mali durumun iyileştirilmesi ve mali disiplinin yeniden sağlanmasının, diğer bir önemli hedef olduğunu vurguladı.

Yapısal sorunların Türkiye’ye özgü olmadığına, başka ülkelerin de benzer süreçlerden geçtiğine işaret eden Şimşek, uyguladıkları kapsamlı ekonomik program sayesinde rekabetçiliği güçlendirme, verimliliği arttırma, iklim değişikliğiyle mücadele ve dijital dönüşüm gibi adımları hayata geçirmeyi amaçladıklarının altını çizdi.

Küresel borçlanmanın önemli bir sorun olduğunu, Türkiye’nin bu alanda nispeten iyi bir konumda bulunduğunu ifade eden Şimşek, “Ancak içeride, fiyat istikrarı bir numaralı zorluk” dedi.

“Ekonomi politikalarında bir rota düzeltmesi gerektiği açık”

Türkiye’de yürütülen reform programıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken Şimşek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidar partisinin galip geldiği geçen yılki genel seçimlerin ardından, ekonomi politikalarında bir “rota düzeltmesi gerektiğinin açık olduğunu” belirtti.

Şimşek, bu nedenle yeni bir ekip ve yeni bir programı oluşturmaya başladıklarını, 3 yıllık kapsamlı bir ekonomik program açıkladıklarını anlattı.

Şimşek, bu programın üç ayağı olduğunu belirterek, bunları “para politikasının normalizasyonu, mali durumun iyileştirilmesi ve yapısal reformlar” olarak sıraladı.

Bakan Şimşek, kaynakları daha verimli alanlara yönlendirmek, büyüme potansiyelini daha yüksek seviyede verimlilikle geliştirmek ve ekonomiyi daha rekabetçi hale getirmek istediklerini vurguladı.

“Türkiye uluslararası yatırımcıların güvenini yeniden kazandı”

Şimşek, Türkiye’de yatırım ortamının nasıl bir değişim gösterdiğine ilişkin bir soru üzerine, sağlam politikalar ve yapısal reformların birlikte uygulanmasının, yatırımcıların güvenini yeniden kazanmaya katkıda bulunduğunu söyledi.

Şimşek, “Geçen yıl, ekonomik programın sürekliliğiyle ilgili çok sayıda soru geliyordu. Son birkaç günde yaptığımız görüşmelerde bu sorular artık sorulmadı. Sorular artık makro ekonomik konularla ilgiliydi” dedi.

Türkiye’nin uluslararası yatırımcıların güvenini yeniden kazandığını ifade eden Şimşek, iki uluslararası kredi derecelendirme kuruluşunun ülkenin kredi notunu yükselttiğini hatırlatarak, tüm bunların “doğru yolda” olduklarını gösterdiğini kaydetti.

Şimdi toplumu ikna etmeleri gerektiğini ve bunun için zamana ihtiyaçları olduğunu belirten Şimşek, halkın son 12 ayın verilerini yansıtan yıllık enflasyona, piyasaların ise gelecek 12 ayda neler olacağına odaklandığına dikkat çekti; bu süre zarfında enflasyon beklentisinin yüzde 30’ların ortaları olduğunu söyledi.

“Enflasyon hedefi iddialı ama başarılabilir”

Şimşek, “Programımız, enflasyonun bu yıl yüzde 36, gelecek yıl yüzde 14 ve 2026’da da tek hanelerde olmasını öngörüyor” dedi ve bunu “iddialı ama başarılabilir bir hedef” olarak gördüklerini kaydetti.

Bakan Şimşek, “İlerleme var ama bu ilerlemeyi göstermek için zaman gerekiyor” ifadesini kullandı.

“Merkez Bankası’nın bağımsızlığı” vurgusu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bir katılımcının, “parasal sıkılaşmanın bitip bitmediğine” ilişkin sorusunu, “Bir maliye bakanının para politikası duruşuyla ilgili yorum yapması uygun düşmez. Ekonomist olarak elbette kendime ait görüşlerim var ama bunları dile getirmem uygun olmaz. Bunun için Merkez Bankası Başkanı’nı konuk etmelisiniz” diye yanıtladı.

Şimşek, sunucunun “Yani Merkez Bankası’nın bağımsızlığına saygı gösteriyorsunuz, öyle mi?” şeklindeki sorusuna da, “Kesinlikle” yanıtını verdi.

 

BAKMADAN GEÇME

  • Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yönetimde tacir ve sanayici farkı…’

    Trump’ın görev başına geldiği 2025 Ocak ayından bu yana, dünya ekonomisinde sular durulmuyor...

  • PwC Türkiye: Bankacılık sektöründe dolandırıcılıkla etkin mücadele, tüm paydaşların iş birliği ile mümkün

    PwC Türkiye, finansal dolandırıcılığın giderek daha karmaşık ve yaygın hale geldiği günümüzde bankacılık sektörüne ışık tutacak kapsamlı bir araştırmaya imza attı...

  • FKB Ekonomik Görünüm Endeksi Ağustos ayında geriledi…

    Finansal Kurumlar Birliği’nin İstanbul Üniversitesi iş birliğinde geliştirdiği “FKB Ekonomik Görünüm Endeksi”nin (FKB-EGE) Ağustos ayı bülteni yayımlandı...

  • Gedik Yatırım model portföyüne ‘Coca Cola İçecek’i ekledi

    Son 12 ayda düşük karlılık döneminin ardından şirketin daha iyi bir karlılık döngüsüne girdiğine inandığımız için Coca Cola İçecek'i portföyümüze ekliyoruz...

  • Kimpur, 2024 Entegre Raporu’nu Yayınladı

    Türkiye’nin önde gelen poliüretan sistem evi Kimpur, beşinci raporunu yayımladı. İlk iki yılı sürdürülebilirlik raporu, son üç yılı entegre rapor formatında olmak üzere beş yıldır düzenli olarak raporlama yapan şirket, “Yarınların iklim ile değil, bilinç ile şekillendiği bir dünya” temasıyla hazırladı...

  • Goldman Sachs’tan Uyarı: ABD Hisselerinde “Altın Saçlı Kız” Senaryosunu Tehdit Eden Üç Büyük Risk!

    ABD borsaları Trump’ın gümrük tarifeleri, yapay zeka rallisi ve Fed’in faiz indirim beklentileri ile tarihi zirvelere yaklaşırken, Goldman Sachs üç büyük risk konusunda yatırımcıları uyardı: stagflasyon ihtimali, uzun vadeli tahvil piyasasında sert dalgalanmalar ve ABD dolarında keskin değer kaybı. Bankaya göre bu riskler gerçekleşirse, ABD hisse senetlerinde görülen “Goldilocks” yani ne çok sıcak ne çok soğuk, denge ekonomisi beklentisi hızla dağılabilir.

  • Eski MKE Başkanı İsmet Sayhan Tutuklandı: Assan Group’a Ait 10 Şirkete Kayyum Atandı

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “Selahattin Yılmaz suç örgütü” soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan tutuklandı. Soruşturma çerçevesinde, Assan Group sahibi Emin Öner ve şirket genel müdürü Gürcan Okumuş hakkında “FETÖ üyeliği” ve “askeri casusluk” suçlarından gözaltı kararı verildi. Assan Group’a bağlı 10 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atandı.

  • TCMB: Konut Kredileri Kaynaklı Nakit Akışı İç Tüketimi Destekliyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) “Ekonomi Notları” raporuna göre, konut kredilerinden kaynaklanan nakit akışı kanalı, 2024 yılında özel tüketime %6,9 oranında katkı sağladı. Raporda, bu etkinin, sıkı para politikasına rağmen tüketimdeki yavaşlamayı sınırlayan temel faktörlerden biri olduğu vurgulandı. Düşük faizle geçmişte çekilen uzun vadeli konut kredilerinin, enflasyonla eriyen faiz yükü sayesinde hâlâ iç talebi desteklediği ortaya kondu.

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

  • TCMB Anketi: Enflasyon Beklentilerinde Gerileme Devam Ediyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ağustos 2025 anket sonuçları, hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcılarının 12 aylık enflasyon beklentilerinde düşüş olduğunu ortaya koydu. Hanehalkı beklentisi %54,1’e, reel sektör beklentisi %37,7’ye ve piyasa katılımcıları beklentisi %22,8’e geriledi. Uzmanlara göre, bu eğilim Türkiye’nin dezenflasyon sürecine dair iyimserliği güçlendiriyor.

  • Fed bağımsızlığı endişeleri ve artan borç, doları baskılıyor

    ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bağımsızlığına yönelik tehditler ve Ülkede kötüleşen bütçe açığı, dolar için yapısal stres faktörleri olarak öne çıkıyor. Commerzbank ekonomisti Antje Praefcke'ye göre, bu iki temel faktör doların değerini sürdürme kapasitesini olumsuz etkileyebilir.

  • Morgan Stanley’den Uyarı: S&P 500’deki Ralli “Kırılgan” Olabilir

    S&P 500 endeksi Nisan ayındaki dip seviyesinden bu yana %29 yükseldi. Manşet veriler, güçlü büyüme, yönetilebilir enflasyon ve dev teknoloji şirketlerinin beklentileri aşan kârlarıyla “iyimser bir piyasa” hikâyesini besliyor. Ancak Morgan Stanley, bu tablonun yüzeyin altında farklı bir hikâyeye işaret ettiğini söylüyor. Bankaya göre, teknoloji hisselerine aşırı bağımlı ralli, genişlemeyen kâr marjları ve AI yatırımlarında olası kapasite fazlası riskleri yatırımcılar için kırılgan bir ortam yaratıyor.

  • En Alttakilerin Ak Parti’ye, En Üsttekilerin CHP’ye Oy Vermesinde Bir Tuhaflık Yok mu?

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Sosyoekonomik Seviye 2023” araştırmasını, “Artık bu veride de manipülasyon yoktur herhalde -inşallah-” düşüncesiyle…

Benzer Haberler