Sosyal Medya

Ekonomi

Çalışma saatleri kısalacak mı; uzmanlar ve siyasiler yeni İş Kanunu’ndaki “tehlike”ye dikkat çekti

Uzmanlar, "Esneklik adı altında, kuralsız, rekabete dayalı ve güvencesiz çalıştırma yaygınlaştırılmak isteniyor." değerlendirmesini yaptı. 

Çalışma saatleri kısalacak mı; uzmanlar ve siyasiler yeni İş Kanunu’ndaki “tehlike”ye dikkat çekti

Gündeme “çalışma saatleri kısalacak” iddiasıyla taşınan bu konu endişeleri de beraberinde getirdi. Uzmanlar, “Esneklik adı altında, kuralsız, rekabete dayalı ve güvencesiz çalıştırma yaygınlaştırılmak isteniyor.” değerlendirmesini yaptı.

BirGün’den Dilan Esen’in haberine göre, Orta Vadeli Plan’dan patronların toplu iş sözleşmesi teklifine de eklediği esnek çalışma ‘ne anlama geliyor, kanunlaşırsa emekçiler ne kaybeder, buna karşı nasıl bir duruş sergilenmeli’ sorularına yanıtlar şöyle:

Özgür Müftüoğlu (Akademisyen): Çalışma saatlerinin kısaltılmasını yıllardan bu yana savunuyoruz. Ancak mesele sadece kâğıt üzerinde 45 yerine 40 yazılması değil. Önemli olan emekçilerin çalışma koşullarının her anlamda eksiksiz olarak denetlenmesi. Türkiye’deki çalışma hayatında daha da fazla esnekleşmeye değil, çalışanları koruyucu çok kapsamlı bir güvenceye ihtiyaç var. Bugün AKP’nin esnekleşme dediği, çalışanların var olan haklarını daha da geriye götürecek bir nitelik taşıyor. Esneklik adı altında, kuralsız, rekabete dayalı ve güvencesiz çalıştırma yaygınlaştırılmak isteniyor. Akıllarındaki temel hedef emeğin sömürüsüne kolaylık tanımak olunca, bunun yanına berisine birkaç olumlu şey eklemenin de çalışanlara bir faydası elbette olmuyor.

Gamze Taşcıer – CHP Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı: İktidarın iş yaşamının düzenlenmesine dönük kanun ve uygulamalarda kimi değişiklikler yapmak istediği, muhtemeldir ki yerel seçim sonrasında hız kazanacak bir takım hazırlıklar içinde olduğunu gözlemliyoruz. 2024-2025 döneminde gerek İş Kanunu gerekse de Sosyal Güvenlik mevzuatında yapılacak değişikliklerle esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerine ilişkin yasal düzenlemelerin yapılmasının planlandığı açıkça görülüyor.

DEM Parti Emek ve Ekoloji Komisyonu Sözcüsü Sevtap Akdağ: İş Kanunu’nda, işçilerin daha fazla çalışmasına ve dolayısıyla daha fazla sömürülmesine yönelik tüm maddelerinin yeniden alınmasını; güvencesiz, kayıtsız ve düşük ücretlerle çalışma koşullarına son verecek, iş güvenceli, esnek olmayan, tam istihdam esaslı bir çalışma rejimini savunuyor. Bunun mücadelesini yükseltiyoruz. Esnekleştirme ve güvencesizleştirmeyi yaygınlaştırma, sermayeye güvencesizliğin kanuni güvencesini verme, işçi ve emekçilerin çalışma ve sosyal güvenlik alanlarında daha çok kolunu kanadını kırma, daha yoğun daha esnek çalışma saatleri dayatması anlamına geleceği şimdiden belli olan bu düzenlemelere karşı bir yandan TBMM kürsüsünden etkili bir muhalefet ve kamuoyu bilgilendirmesini yapacağız. Emek örgütleri ve sendikalarla ortaklaşacağımız bir mücadele planı çerçevesinde il, ilçe, mahalle, işyeri bazında ortak emek mücadelesi zeminleri inşa etmeye hız vereceğiz.

Gökhan Durmuş TGS Başkanı: Hükümet cephesi bir süredir tek İş Kanunu olsun söylemini kullanıyor. Ancak bugüne kadar ciddi bir düzenleme hareketi içerisine girmemişlerdi. Son günlerde yine iş kolları birleşiyor haberleri ile gündem bu konuya çevrildi. Basın İş kanunu 1962 yılında yasalaşmış ve hem gazetecilerin hem de halkın haber alma hakkının korunduğu bir düzenleme yapıldı. Ancak aradan geçen yıllar içerisinde medyanın değişmesiyle birlikte kanunda oluşan eksiklikler, asıl ticari faaliyetleri medya işleri dışında olan patronların sektörü ele geçirmesiyle birlikte kanunların değişmesi için yaptıkları baskılar nedeniyle bugün hem gazeteciyi hem de haberi korumaktan uzaklaştı. Basın İş Kanunu’nda da bir değişikliğe ihtiyaç olduğu kuşkusuz. Medyadaki değişim ve mahkeme kararları nedeniyle yamalı bohçaya dönmüş bir kanun söz konusu. Ancak bu gazetecilerin genel bir iş kanunun içerisine alınmasına ‘evet’ diyeceği anlamına gelmez. Basın iş kanunun ayrı olmasının nedeni gazetecilerin yaptığı işin niteliğinin farklı olmasından kaynaklanıyor. Gazetecilik kamunun çıkarını birinci öncelik haline getiren, halkın haber alma hakkını ilke yapan bir meslek. O yüzden genel bir kanunun içerisinde olması yeni yeni sorunları da beraberinde getirecek. Basın İş Kanunu’nun ayrı olması ve yeniden yazılması bir gereklilik. Ancak yeni kanunu siyasetçilerin değil basın meslek örgütlerinin hazırlaması gerekir. 63 yıl önce de bu kanunun basın meslek örgütleri ile birlikte hazırlamış ve gazeteciler bu kanunun çıkması için mücadeleler yürütmek zorunda kalmıştır.

BAKMADAN GEÇME

  • Google algoritması Türkiye’de tartışma yarattı!

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’nda Google’ın algoritma değişiklikleri tartışıldı. Muhalefet, bağımsız medya kuruluşlarının görünürlüğünün kasıtlı olarak azaltıldığını savundu.

  • Döner fiyatını da valilik belirliyor!

    Erzincan’da et dönerin 100 gramlık porsiyonunun 320 TL’ye satılması kamuoyunda büyük tepki topladı. Valilik devreye girdi, fiyat 290 TL’ye indirildi.

  • Kızılay’ın cirosu 9,7 Milyar TL’ye ulaştı: Yardım kurumu mu, holding mi?

    Çadır satışıyla eleştirilen Kızılay, ticari faaliyetlerini artırarak 2024’te 9,7 milyar TL ciroya ulaştı. Müteahhitlikten içeceğe kadar 14 farklı şirketle faaliyet gösteren kurumun şeffaflık konusunda da geri adım attığı dikkat çekti.

  • Bill Gates servetinin %99’unu bağışlıyor: “Zengin ölmeyeceğim!”

    Microsoft’un kurucusu Bill Gates, servetinin %99’unu önümüzdeki 20 yıl içinde bağışlamayı planladığını açıkladı. Gates Vakfı 2045’te faaliyetlerini sonlandıracak.

  • Sanayi üretiminde bahar canlanması!

    Mart ayında sanayi üretimi hem aylık hem yıllık bazda artış gösterdi. Madencilik ve imalat sanayi yükselişe geçerken, enerji üretiminde düşüş yaşandı.

  • Enerjisa Üretim’den 2.5 milyar dolarlık yenilenebilir enerji hamlesi

    Türkiye'nin en büyük özel elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, 30. santralini devreye aldı. Uygar RES’in tamamlanmasıyla Türkiye’nin ikinci en büyük rüzgâr santrali devreye girecek. Şirket, 11 ülkeye hizmet verirken 2.5 milyar dolarlık dev yatırım planını sürdürüyor.

  • Özgür Özel: “19 Mart süreci Türkiye’yi paralize etti, KOBİ’ler iflasa sürüklendi”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sanayi Odası ziyaretinin ardından yaptığı açıklamalarda 19 Mart sonrası yaşanan ekonomik gelişmelere sert tepki gösterdi: "Türkiye'yi ayakta tutan sağlam kolonlar nefes alamıyor."

  • Aracı Kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?  Yükseliş sürebilir

    Genel bir değerlendirme yaptığımızda, son dönemde  sergilediği zayıf seyirle 9,000 bölgesine kadar savrulan  piyasada, dün itibarıyla bu kritik destekten yukarı yönde bir  toparlanma çabası daha başlamış durumda. Yaşanan  yükseliş hareketinin, son dönemkilerden farklı olarak, daha  homojen bir şekilde farklı sektör endekslerine yansımış  olmasını, hareketin devamı açısından cesaret verici olarak  görüyoruz.

  • Dövize kaçış bitti, TCMB rezervleri yükselişe geçti

    2 Mayıs haftasında swap hariç net rezervlerde 2,9 milyar $’lık azalış, yurtdışı yerleşiklerin 1,2 milyar $’lık DİBS satışı ve DTH’lardaki 825 milyon $ azalış öne çıkıyor. Ayrıca, TCMB Analitik Bilanço verilerine göre, swap hariç rezervlerde 7 Mayıs itibariyle 4,2 milyar $’lık artış olduğunu hesaplıyoruz. Haftalık hareketleri şöyle sıralayabiliriz:

  • SABAH Analizi: Ticaret umudu: Risk iştahı arttı, Bitcoin kükredi, dolar toparladı!

    ABD-İngiltere ticaret antlaşması piyasalar moral verdi. Bitcoin, dolar ralliye geçti

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

Benzer Haberler