Sosyal Medya

Ekonomi

BM’nin SADAT raporu: Ambargoyu delip 5 bin Suriyeliyi Libya’da eğitti

Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, SADAT’ın ambargoyu delerek 5 bin Suriyeliyi Libya’da eğittiğine ve silah transfer ettiğine dair BM raporunun…

BM’nin SADAT raporu: Ambargoyu delip 5 bin Suriyeliyi Libya’da eğitti
Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, SADAT’ın ambargoyu delerek 5 bin Suriyeliyi Libya’da eğittiğine ve silah transfer ettiğine dair BM raporunun ayrıntılarını yazdı. SADAT yönetimi raporu yine yalanladı.

CHP’nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘paramiliter kurum’ dediği ve ‘seçim güvenliğini tehdit edebileceği’ gerekçesiyle Mayıs 2022’de bir sabah kapısına dayandığı ‘savunma danışmanlık şirketi’ SADAT’ın, Libya’ya yönelik silah ambargosunu deldiğine ve 5 bin Suriyeli silahlı muhalifi Libya’da eğittiğine dair Birleşmiş Milletler (BM) raporu yeniden gündemde. Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk bugünkü yazısında rapordaki suçlamaların ayrıntılarını yazarken, SADAT Yönetim Kurulu Başkanı Melih Tanrıverdi ithamları yine reddetti.

SADAT NEDİR?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eski başdanışmanlarından Adnan Tanrıverdi tarafından kurulan SADAT’ın kökenleri, 28 Şubat dönemi sonrasında “irticai faaliyet” gerekçesiyle ordudan atılan ya da emekli olmak zorunda kalan subaylar tarafından 2000’de kurulan ‘Adaleti Savunanlar Derneği’ne (ASDER) dayanıyor. Bu dernek tarafından oluşturulan ‘Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği’ (ASSAM) ise 2017 tarihli ‘İslam Ülkeleri Birliği Deklarasyonu’ ile biliniyor. Bu deklarasyonda, ‘ASRİKA İslam Devletler Birliği’nden söz ediliyor; “İslam ülkeleri birliği oluşmasını engelleyecek tutum ve girişimlerin olması halinde askeri güç kullanılmasından” söz ediliyordu. SADAT da, ASSAM’ın fikri temelleri üzerine ve ASSAM’la aynı logoyu kullanarak 28 Şubat 2012’de kurulmuştu.

‘Arap Baharı’ ismi verilen sürecin Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da sürdüğü, Libya’da Muammer Kaddafi’nin NATO destekli isyanla devrildiği, Suriye’de de iç savaşın derinleştiği bu dönemde SADAT, özellikle Suriye’de silahlı muhalefete destek ve eğitim verdiği, aynısını Libya’da da Ankara’nın desteklediği hükümet için yaptığı iddialarıyla gündeme geldi. Kılıçdaroğlu ise Türkiye’de sandıktan iktidar aleyhine bir sonuç çıkması halinde “paralel bir yapı” olarak SADAT’ın devreye girebileceği iddiasıyla kurumun kapısına dayandı.

‘2019 VE 2021 RAPORLARINDA TÜRKİYE SUÇLANIYOR’

Saygı Öztürk ise bugünkü köşesinde, BM raporunda SADAT’ın reddettiği Libya iddialarını yazdı. BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2011 yılında aldığı 1970 sayılı karar ile Libya’ya doğrudan ya da dolaylı silah, mühimmat, askeri araç ya da yedek parça tedariki, satışı veya transferi yasaklanmışken, Öztürk şu ifadeleri kullandı:

“1970 sayılı karar ile Libya’ya yönelik yaptırımların izlenmesi için bir yaptırım izleme komitesi ve 1973 sayılı BMGK kararı ile de bu komiteye yardımcı bir uzmanlar paneli oluşturulmuştu. Söz konusu uzman panelinin 2019 ve 2021 yıllarına ait raporlarda ülkemize yönelik, silah ambargosunun ihlal edildiği iddiaları yer alıyor.

2019 yılına ait raporda; Esperanza isimli gemi ile 5 bin tabancanın, Amazon isimli gemi ile Kirpi taktik araçlarının, TB2 insansız hava araçlarının Libya’ya gönderildiği belirtiliyor.

SADAT’IN LİBYA’YA GÖTÜRDÜĞÜ SAVAŞÇILAR

2021 yılına ait 548 sayfalık raporda Mısır, Ürdün, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Türkiye’nin silah ambargosunu deldikleri ifade ediliyor. Ülkemize yönelik iddialarda çeşitli silahların ve silah sistemlerinin Libya’ya transferinin silah ambargosunun ihlali olduğu ifade ediliyor.

Ancak en dikkat çekici iddialardan birisi Türk Savunma Şirketi olarak tanımlanan SADAT’ın Milli Mutabakat Hükümeti Hava Kuvvetlerine ve Suriyeli savaşçılara eğitim desteği verdiğidir. Söz konusu raporda, verilen eğitim desteğinin BM Güvenlik Konseyinin 1970 sayılı kararının 9’uncu maddesinde öngörülen ambargoyu ihlal niteliğinde olduğu belirtiliyor. SADAT’ın Suriye Milli Mutabakat Hükümeti yanlısı yaklaşık 5 bin kişiyi Libya’ya götürdüğü ve maaşlarını ödediği tespiti yapıldığı kaydediliyor.”

TANRIVERDİ REDDETTİ: CİDDİ KANAATE VARSALARDI YAPTIRIM UYGULARLARDI

Suçlamaların sorulduğu Melih Tanrıverdi ise şu ifadeleri kullandı:

“Rapora 30 gün içinde cevap verilmesi istenmişti. ‘Libya’da böyle bir faaliyetimiz yoktur’ diye cevap verdik. Kaynak olarak bir profesör ve bir internet sitesi gösterilmiş, bizim cevabımız üzerine BM den ‘Her ne kadar SADAT iddiaları reddetse de SADAT’ın Libya’da faaliyette bulunduğu düşünülmektedir’ deniliyor. İstenilirse mal varlıklarını dondurma, seyahati engelleme getirebilirler. Ciddi kanaate varsalardı bize yaptırım uygularlardı.

Örneğin WAGNER Grubu (Rus hükümeti, paralı asker grubu) ile ilgili bilgi ve belgelere ulaşmışlardı. Şirketimiz Afrika’ da Ortadoğu’ da önemli iş geliştirmeleri yapıyor. BM’ i kullanıyorlar. Ayağına basıyoruz o nedenle bizi karalamaya gidiyorlar. Bizim Libya’da bir faaliyetimiz olmadı. Olsaydı bunu WAGNER de olduğu gibi belgelerler ve yayınlarlardı.”

‘TÜRKİYE’NİN VERDİĞİ DESTEK SİLAHSIZLANDIRMA AMACINI TAŞIMADI’

BM’nin 2023 tarihli 289 sayfalık raporunda ise “Türkiye’nin hangi tarihte hangi nakil vasıtası ile silah ambargosunu ihlal ettiği” ayrıntılandırıldı. Raporda, BMGK’nin 2095 sayılı kararında Libya hükümetine verilebilecek teknik destek ve eğitim desteğinin ancak güvenlik ve silahsızlandırma amacıyla yapılabileceği, Türkiye’nin sağladığı eğitim desteğinin ise “Güvenlik ve silahsızlandırma” amacını taşımadığı belirtiliyor.

SAYGI ÖZTÜRK: HUKUKİ SORUNA YOL AÇMA RİSKİ VAR

Öztürk, söz konusu BM raporlarının doğrudan yaptırım gücü olmadığına ama başta Uluslararası Ceza Mahkemesi ve diğer uluslararası mercilerce kanıt olarak kullanıldıkları takdirde Türkiye’nin olumsuz hukuksal sonuçlarla karşılaşabileceğini yazdı.

BM’NİN MADDE MADDE SIRALADIĞI İHLALLER

Buna göre, BM uzmanlar paneli raporunda Türkiye’ye yönelik isnatlar şöyle:

1. Avrasya Denizcilik Şirketi tarafından işletilen ve Türk askerleri eskortluğundaki Tanzanya bandıralı “Çirkin” isimli geminin BMGK’nın 1970 sayılı kararının 9’uncu maddesinde öngörülen ambargoyu ihlal ederek yasaklı askeri materyali Libya’ya götürdüğü (paragraf 69),

2. Türkiye’nin 23 Ekim 2019 tarihinde ASELSAN Koral Elektronik Muharebe Sistemini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76)

3. Türkiye’nin 17 Ocak 2020 tarihinde 6 MİM-23 ve Korkut Hava Savunma Sistemlerini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

4. Türkiye’nin 27 Ocak 2020 tarihinde Roketsan UMTAS Anti-tank Savunma Sistemlerini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

5. Türkiye’nin 21 Mart 2020 tarihinde FNSS ACV-15 muharebe aracını ve Fırtına toplarını Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

6. Türkiye’nin 19 Nisan 2020 tarihinde TAI Anka SİHA’ları Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

7. Türkiye’nin 27 Mayıs 2020 tarihinde STM Kargu-2 Mühimmatı ile silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

8. Türkiye’nin 18 Temmuz 2020 tarihinde Roketsan T-122 Sakarya ÇNRA’yı Libya’ya götürerek silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76),

9. Türkiye’nin 9 Ekim 2020 tarihinde 120 mm Havanları Libya’ya götürerek silah ambargosunu ihlal ettiği (paragraf 76). (Kaynak)

BAKMADAN GEÇME

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

  • Yazılı basına telif koruması gelebilir

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında, Google’ın algoritma değişiklikleri ve bunların Türkiye’deki medya kuruluşları üzerindeki etkilerini görüşmek üzere toplandı. Yayman, "“Haberin telif konusu haline getirilmesini ve kullanıma bağlı olarak medya kuruluşlarına ücret ödenmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: Enflasyon düşerse, alım gücü artar mı?

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yapan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, veriler meselesine değinmedi...

  • Selçuk Bayraktar’dan sonra bu kez Güler Sabancı’dan uyarı geldi!

    Geçtiğimiz süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı ve BAYKAR Yönetim Kurulu Selçuk Bayraktar'ın yüzünü ve sesini kullanan yapay zeka dolandırıcıları bu defa da Güler Sabancı'nın kişisel bilgilerini kullandı...

  • Türkiye’nin dev çay firması satılıyor!

    Türkiye'nin en büyük çay üreticilerinden Of Çay, 6 yıl aranın ardından yeniden satılıyor. Şirketi 2019 yılında satın alan Jacobs kahvelerinin sahibi ABD merkezli Jde Peet’s, Türkiye'deki çay operasyonlarını elden çıkaracağını açıkladı...

  • Hububat ihracatı ilk dört ayda 4,2 milyar dolar oldu

    Buğday unu, makarna, bitkisel yağlar, bisküvi ile şekerli ve kakaolu ürünler başta olmak üzere temel gıda ürünlerini kapsayan hububat, bakliyat,…

  • Turkcell, BOTAŞ Fiber Altyapı İhalesini Kazandı! 15 Yıllık Stratejik Anlaşma…

    Türkiye’nin lider teknoloji ve iletişim şirketi Turkcell’den, Türkiye’nin sabit internet bağlantısı için dev adım…

  • Bitcoin 6 haneli kulüpte! Ticaret umudu kriptoyu uçurdu

    ABD-Çin görüşmeleri piyasalara moral verdi. Uzun süredir beklenen ABD-Çin ticaret görüşmeleri nihayet masada. Taraflardan gelen olumlu mesajlar, yatırımcıların güvenini tazeledi.

  • Kerevitaş’ın sürdürülebilir ve karlı büyümesi 2025’in ilk çeyreğinde de devam etti

    Türkiye’de dondurulmuş gıda ve margarin pazarının lideri Kerevitaş’ın 2025’in ilk üç ayındaki konsolide cirosu 6,9 milyar TL olarak gerçekleşti...

  • VakıfBank’tan 2025 Yılına Güçlü Başlangıç…

    Türkiye ekonomisinin istikrarlı büyümesine liderlik eden VakıfBank, 2025 yılının ilk çeyreğini güçlü bir performansla tamamladı...

  • Mevduatta getiri patlaması! Bankada parası olanlar dikkat: Yüzde 60’ı geçti

    Faiz maratonu başladı. Bankalar yarışta. Merkez Bankası'nın faiz artışı sonrası bankalar, vadeli mevduat faizlerini %50’nin üzerine taşıdı. Bazı kurumlar, hoş geldin faizi ile yüzde 52’yi gördü.

Benzer Haberler