Sosyal Medya

Döviz

Prof Hayri Kozanoğlu:  Dövizi tutma çabası stagflasyon getirebilir

Siz her fırsatta yabancı para girişine bel bağladığınızı beyan ederseniz onlar da pazarlık kabiliyetlerini sonuna kadar kullanırlar ve ek tavizler vermenizi beklerler.

Prof Hayri Kozanoğlu:  Dövizi tutma çabası stagflasyon getirebilir

Şimşek ekibinin enflasyonu düşüreceğim diye ekonomiyi boğma riski var. Enflasyon beklentileri düşürülemediği için sonbahara doğru ekonomi, enflasyon ile durgunluğun bir arada yaşandığı stagflasyona sürüklenebilir.

Seçimler için son iki haftaya girilirken döviz ve altın piyasalarında yoğun bir hareketlilik gözleniyor. Çünkü dört gözle beklenen sıcak para gelmediği gibi, yavaş da olsa ülkeyi terk ediyor. Siz her fırsatta yabancı para girişine bel bağladığınızı beyan ederseniz onlar da pazarlık kabiliyetlerini sonuna kadar kullanırlar ve ek tavizler vermenizi beklerler.

 

 

Sıcak para en yüksek kurdan girmek, örneğin 1 milyon dolarını 30 lira yerine, 33 liradan bozdurmak ister. Bir kere ülkeye giriş yapınca da, en yüksek getiriyi bulmak, örneğin politika faizinin %45 yerine %50 olmasını tercih eder. Elinizi zayıf görünce yani tavizler koparmak için yüklendikçe yüklenir. Hatırlayın piyasa yorumcularının “faiz %30 olsun bu iş tamam”, sonraki aşamada “%40’ı bir görelim orada duralım” benzeri yorumlarını. Nitekim bugün de aynı kişilerce %45 bile yeterli görülmüyor, 250 veya 500 baz puanlık bir ek faiz artışı talep ediliyor. Şimdilik TCMB’nin 21 Mart toplantısında seçim öncesi faiz artışı yapmaması, ancak politika metninde buna açık kapı bırakması en yüksek olasılık görünüyor.

 

REZERVLER HIZLA DÜŞÜYOR

8 Mart haftasında yabancılar borsada 293 milyon dolar, tahvil piyasasında 260 milyon dolar satış yaptılar. Böylelikle borsada 4, tahvilde 2 hafta arka arkaya çıkış yaşandı. Brüt döviz rezervleri 2023 sonuna göre 9.5 milyar dolar gerileyerek 130.5 milyar dolara düştü. Dünya altın fiyatlarının yükselişi sayesinde, altın rezervlerinin piyasa değerinin yıl sonuna göre 4.5 milyar dolar artışının katkısıyla rezervlerindeki kanama bir parça hafifletilebildi. Buna karşın 2024 Mart ayında görece, yüklü 3.5 milyar dolarlık dış borç ödemesi bulunması da kur üzerinde baskı yarattı.

 

Döviz tevdiat hesapları da 5.7 milyar dolar sıçradı. Her ne kadar bunun 2.5 milyar doları altın fiyatlarının artışı, söz konusu haftada avronun dolara karşı değer kazanmasından, yani parite etkisinden kaynaklanıyorsa da, 3.2 milyar dolarlık parite etkisinden arındırılmış bir artış yaşandı. Böylece bireylerin döviz mevduatı 107 milyar doları, firmaların 74 milyar doları buldu. Bunun bir kısmı KKM dönüşleri sonucuysa da, dövize bir yönelim olduğu ortada.

Ayrıca TL uzlaşmalı döviz satışları da son iki haftada döviz talebinin 2.7-2.8 milyar dolarını emdi. Bu pislikleri halının altına süpürmeye benziyor. Merkez Bankası ile vadeli sözleme yapan taraf, diyelim bir şirket, dış borç ödeme vadesi geldiğinde veya ithalat bedeli ödemesi kapıya dayandığında kur farkını lira olarak tahsil etse de, serbest piyasada şipşak döviz alımına yönelecek.

 

DÖVİZ SIÇRAYACAK BEKLENTİSİ

 

Seçim sonrası dövizin fırlayacağı beklentisi 100 dolarlık, 50 avroluk sınırlı kapasitesi bulunan sade yurttaşın da döviz büfelerine akın etmesine yol açtı. Döviz sıçrayacak öngörüsü, herkes akın edince kendini doğrulayan bir kehanete dönüşür. Bunun nedeni de 2023 29 Mayıs seçimlerine kadar doları 20 liranın altında tutmak için tüm koşulları zorlayan, rezervleri yakan, sonra da 2 ayda kurun %35 artışla 27 liraya çıkmasına neden olan Saray rejimidir. Bugün o dönemdeki gibi düşük faizden borçlanıp dövize yönelmek o denli avantajlı olmasa da, dövizin o denli sıçraması için bir neden bulunmasa da, teknik argümanlar ortalama yurttaşı ikna etmeye yetmiyor. Olayı basite indirgersek, herkes seçim sonrası bir artış beklerse, haliyle o günler gelip çatmadan pozisyon alma çapasına girişir. Yaşanan da aynen bu.

 

KESKİN SIKILAŞTIRMA ADIMLARI

 

Ekonomi yönetimi piyasa aktörlerinin alkışları arasında üst üste ek sıkılaştırma önlemleriyle piyasadaki likiditeyi emme, kredi arzını daraltma adımları attı. Ticari ve bireysel kredilerde aylık artış hızı enflasyonun çok altına, %2’ye çekildi. Zorunlu karşılıklara blokaj kondu. En son olarak da kredi kartı ve kredili mevduattan nakit çekim aylık faizi %5’e yükseltildi. Özellikle bu en son adım, nakit çekip dövize koşacakları caydırmayı amaçlıyor.

 

ENFLASYONUN SUÇLUSU KART KULLANANLAR MI?

 

Görüldüğü kadarıyla enflasyonun başlıca sorumlusu borçlanarak harcama yapan, talebi canlı tutan sade insanlar gibi sunuluyor. Halbuki rakamlar aksine, kredilerde yavaşlamaya işaret ediyor. Konut, taşıt ve ihtiyaç kredilerini içeren tüketici kredileri son 1 yılda enflasyonun çok altında, sadece %29.26 artarak, 1.507 milyar liraya yükselmiş. Buradan borçlanamayan bireyler mecburen kredi kartı harcamalarına yönelmiş. Bireysel kredi kartı bakiyesi böylelikle %154 artışla 1.320 milyar lirayı bulmuş.

 

Kredi, piyasa ekonomilerinde damarda dolaşan kan gibidir. Bir kez tükenirse ekonomideki hayatiyet belirtileri kaybolur.

 

Demek ki Şimşek ve Merkez Bankası ekibinin enflasyonu düşüreceğim diye ekonomiyi boğma riski var. Üstelik enflasyon beklentileri de tam düşürülemediği için, bu durumda sonbahara doğru ekonomi enflasyon ile durgunluğun bir arada yaşandığı stagflasyona sürüklenebilir. Halihazırda %26.5’e dayanan atıl işgücü oranı büyük bir sosyal trajediye neden olacak şekilde artabilir. Dış ticaret verilerinde 2024 Ocak’ta yüksek gelir grubunun iştahını yansıtan tüketim malları ithalatı bir önceki yıla göre %13.6 artarken, ara malı ithalatının %28.8 daralması yaklaşan durgunluğun en açık habercisi kabul edilebilir.

 

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK’İN İKİLEMİ

 

Ayrıca ekonomi yönetimi şöyle bir ikilem de yaşıyor: Döviz kurunu tutamadıkları takdirde, geçirgenlik etkisi nedeniyle enflasyonun önünü kesemeyeceklerini biliyorlar. Ancak mevcut döviz kurunu sıcak para yeterli bulmuyor, verilerden görüldüğü gibi şimdilik gelmiyor. O zaman geriye faizleri daha da keskin biçimde yükseltmekten başka çare kalmıyor. Bu da ekonomide ani yavaşlama, çarkların birden durması tehlikesi yaratıyor. Bu içine düşülen çıkmazın asıl sorumlusu ise Nebati’si, Şimşek’i değişik aktörleriyle, uyguladığı yanlış politikalar ve emek karşıtı sınıfsal tercihleriyle halkı inanılmaz bir yoksulluğa sürükleyen AKP rejiminin ta kendisidir.

 

 

Sadece alıntıdır, makalenin tamamını okumak için tıklayın

BAKMADAN GEÇME

  • Özgür Özel: “19 Mart süreci Türkiye’yi paralize etti, KOBİ’ler iflasa sürüklendi”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sanayi Odası ziyaretinin ardından yaptığı açıklamalarda 19 Mart sonrası yaşanan ekonomik gelişmelere sert tepki gösterdi: "Türkiye'yi ayakta tutan sağlam kolonlar nefes alamıyor."

  • Aracı Kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?  Yükseliş sürebilir

    Genel bir değerlendirme yaptığımızda, son dönemde  sergilediği zayıf seyirle 9,000 bölgesine kadar savrulan  piyasada, dün itibarıyla bu kritik destekten yukarı yönde bir  toparlanma çabası daha başlamış durumda. Yaşanan  yükseliş hareketinin, son dönemkilerden farklı olarak, daha  homojen bir şekilde farklı sektör endekslerine yansımış  olmasını, hareketin devamı açısından cesaret verici olarak  görüyoruz.

  • Dövize kaçış bitti, TCMB rezervleri yükselişe geçti

    2 Mayıs haftasında swap hariç net rezervlerde 2,9 milyar $’lık azalış, yurtdışı yerleşiklerin 1,2 milyar $’lık DİBS satışı ve DTH’lardaki 825 milyon $ azalış öne çıkıyor. Ayrıca, TCMB Analitik Bilanço verilerine göre, swap hariç rezervlerde 7 Mayıs itibariyle 4,2 milyar $’lık artış olduğunu hesaplıyoruz. Haftalık hareketleri şöyle sıralayabiliriz:

  • SABAH Analizi: Ticaret umudu: Risk iştahı arttı, Bitcoin kükredi, dolar toparladı!

    ABD-İngiltere ticaret antlaşması piyasalar moral verdi. Bitcoin, dolar ralliye geçti

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

  • Yazılı basına telif koruması gelebilir

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında, Google’ın algoritma değişiklikleri ve bunların Türkiye’deki medya kuruluşları üzerindeki etkilerini görüşmek üzere toplandı. Yayman, "“Haberin telif konusu haline getirilmesini ve kullanıma bağlı olarak medya kuruluşlarına ücret ödenmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: Enflasyon düşerse, alım gücü artar mı?

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yapan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, veriler meselesine değinmedi...

  • Selçuk Bayraktar’dan sonra bu kez Güler Sabancı’dan uyarı geldi!

    Geçtiğimiz süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı ve BAYKAR Yönetim Kurulu Selçuk Bayraktar'ın yüzünü ve sesini kullanan yapay zeka dolandırıcıları bu defa da Güler Sabancı'nın kişisel bilgilerini kullandı...

  • Türkiye’nin dev çay firması satılıyor!

    Türkiye'nin en büyük çay üreticilerinden Of Çay, 6 yıl aranın ardından yeniden satılıyor. Şirketi 2019 yılında satın alan Jacobs kahvelerinin sahibi ABD merkezli Jde Peet’s, Türkiye'deki çay operasyonlarını elden çıkaracağını açıkladı...

  • Hububat ihracatı ilk dört ayda 4,2 milyar dolar oldu

    Buğday unu, makarna, bitkisel yağlar, bisküvi ile şekerli ve kakaolu ürünler başta olmak üzere temel gıda ürünlerini kapsayan hububat, bakliyat,…

  • Turkcell, BOTAŞ Fiber Altyapı İhalesini Kazandı! 15 Yıllık Stratejik Anlaşma…

    Türkiye’nin lider teknoloji ve iletişim şirketi Turkcell’den, Türkiye’nin sabit internet bağlantısı için dev adım…

Benzer Haberler