Sosyal Medya

Genel

İmamoğlu’ndan Erdoğan’a ‘montaj itirafı’ tepkisi: Tarihimizde bu kadar utanılacak bir anı, hiçbir devlet adamı bu ülkeye yaşatmadı!

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Başakşehir Altınşehir Mahallesi Güvercintepe Meydanı’nda halkla buluştu...

İmamoğlu’ndan Erdoğan’a ‘montaj itirafı’ tepkisi: Tarihimizde bu kadar utanılacak bir anı, hiçbir devlet adamı bu ülkeye yaşatmadı!

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Başakşehir Güvercintepe Meydanı’nda halkla buluştu. Vatandaşlara, “Akşamki kumpası gördünüz değil mi” sözleriyle seslenen İmamoğlu, “Seçim meydanlarında gösterdiği filme ne dedi? ‘Montaj olabilir, uydurma olabilir’ dedi. Kendi kendisini ele verdi. Yahu, Allah aşkına, bir Müslüman, bile bile yalan söyler mi? Bir Müslüman, bir kumpas hazırlar mı? Bir Müslüman, iftirada bulunur mu? Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, bu kadar utanılacak bir anı, hiçbir devlet insanı bu ülkeye yaşatmamıştır. Benim Genel Başkanımın, Cumhurbaşkanı adayımın seçim videosunun sağına, soluna birtakım grupların görüntülerini ekleyerek, bunları seçim meydanlarında gösterdi. ‘Evet’ diyor, ‘Montaj da olabilir. Şöyle de olabilir. Bant da olabilir. Uydurma da olabilir.’ Bunu gözümüzün içine baka baka söyledi. Ben utandım. Umut ederim, ona oy veren insanlar bu itirafı görecekler ve bu itirafın gereğini yapacaklar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Bunun bu sözlerinin de mumu, pazar gününe kadar… 22 senedir bu ülkeyi yöneten bunlar, kalkmış seçime 1 hafta 10 gün kala, ‘-cek, -cak’ diyorlar. Bunların hiçbir şey yapacağı yok. Onun için köşeye sıkıştılar. Onun için dönüyorlar, Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırıyorlar. Kumpas kuruyorlar. Yalan konuşuyorlar. Dönüyorlar, Ekrem İmamoğlu’na saldırıyorlar. Neymiş efendim? Ekrem İmamoğlu’nun seçimden sonra kabarmış defterlerine bakacaklarmış! Bu millet, kendi seçtiği bir insanı, sana yedirmez” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Başakşehir Altınşehir Mahallesi Güvercintepe Meydanı’nda halkla buluştu. Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi’nin eşlik ettiği İmamoğlu, meydanı dolduran coşkulu kalabalığa özetle şu konuşmayı yaptı:

“BUNLAR, EMEĞİN KARŞILIĞININ ALINDIĞI ZİNCİRİ MAHVETTİLER, YOK ETTİLER”

“Hak, hukuk ve adaletin doğru işlediği yerde, hiç kimsenin canı yanmaz. Ama adalet eğer yanlış işliyorsa, herkes hayatından dahi şüphe eder. Onun için hep diyoruz ki; bu memleketin en güçlü temelini oluşturmak için, yargının, siyasetin silah gibi üstünde durduğu değil, adaletin en üstte durduğu… Hani güzel bir söz var: Devletin dini adalettir. Öyle değil mi? İşte biz öyle bir ülke var edeceğiz. Bu memleketin eşit yurttaşları olacağız. Bu memleketin her hakkının, her hukukunun bize ait olduğunu bileceğiz. Kimse arkada, kimse geride kalmayacak. Kimse altta ezilmeyecek. Bu memleketin her evladı, eşit bir sistemle yönetilecek. Ve biz kızlarımızı, oğullarımızı devletimizin güvencesi altında göreceğiz. Bileceğiz ki; bizim evlatlarımız, bizim çocuklarımız, bu memlekette en düzgün eğitim alacaklar. En güzel işleri başarırlarsa, layık oldukları göreve, makama, liyakatiyle gelecekler. İşte o emeğin karşılığının alındığı zinciri, bunlar mahvettiler, yok ettiler. Ahbap-çavuş ilişkisi, eş, dost, akraba ilişkisine döndürdüler. Bir avuç insanı, memleketimizin bütün kaynaklarını tüketir hale getirdiler. Ne yapacağız? Bu bir avuç insanı evine tıpış tıpış yollayacağız kardeşim. Yollamak zorundayız.”

“MERKEZ BANKASI’NI KENDİ KASALARI ZANNEDİYORLAR”

“Ekonomimizi perişan ettiler. Bizi, yoksulluğa mahkum ettiler. İş dünyasını, emek dünyasını, birikimi olan vatandaşlarımızı uyarıyorum. Bakınız, net olarak söylüyorum. Pazartesinden sonra, bu oluşturduğu düzenle, inanın millet çok büyük ekonomik kriz yaşar. Bakın, parayı yönetemiyorlar. Dövizi tutamıyorlar. Bankada ayrı kur, Tahtakale’de, serbest piyasada ayrı kur. Bu memleketin parasını, pulunu yönetemedikleri gibi, Merkez Bankası’nı kendi kasaları zannediyorlar. İnsanlar, mevduatlarını bile çekemiyorlar. Bakın konut kredisi dahi kullandırtamıyorlar. Faiz yüzde 1,5 diyorlar, yüzde 4,5’la bile faizli bir konut kredisi veremiyorlar. Çünkü, ekonomiyi rezil ettiler. Ekonomiyi sefil ettiler. Milletimizi fakir-fukara eylediler. Onun için, ekonominin üst seviyesinde bulunan bu memleketin değerli insanları; sakın kafanızı kuma sokmayın. Sakın uzaktan seçim sonucu izlemeyin. Sürecin önemini anlayın. Memleketin her bir ferdi kaybederken, bir avuç insanın kazanması mümkün değil. O bakımdan herkes sorumluluğa, herkes mutlaka ve mutlaka gereğini yapacak, oy kullanacak, oy kullandırtacak, Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı seçecek. İşin özeti budur.”

“AKŞAMKİ KUMPASI GÖRDÜNÜZ DEĞİL Mİ?”

“Akşamki kumpası gördünüz değil mi? Seçim meydanlarında gösterdiği filme ne dedi? ‘Montaj olabilir, uydurma olabilir’ dedi. Kendi kendisini ele verdi. Yahu, Allah aşkına, bir Müslüman, bile bile yalan söyler mi? Bir Müslüman, bir kumpas hazırlar mı? Bir Müslüman, iftirada bulunur mu? Bir insan bunları yapar, bir de bunun iftirasını atar, şimdi de itirafını yapıyor. Ben, buradan milletime sesleniyorum. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, bu kadar utanılacak bir anı, hiçbir devlet insanı bu ülkeye yaşatmamıştır. Utanılacak bir an. Benim Genel Başkanımın, Cumhurbaşkanı adayımın seçim videosunun sağına soluna birtakım grupların görüntülerini ekleyerek, bunları seçim meydanlarında gösterdi. ‘Evet’ diyor, ‘Montaj da olabilir. Şöyle de olabilir. Bant da olabilir. Uydurma da olabilir.’ Bunu gözümüzün içine baka baka söyledi. Ben utandım. Açık söyleyeyim, ben utandım. Umut ederim, ona oy veren insanlar bu itirafı görecekler ve bu itirafın gereğini yapacaklar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Bunun bu sözlerinin de mumu, pazar gününe kadar.”

“BİR ÜLKEYİ YÖNETEN BİR AKIL, KENDİNE OY VERMEYENE ‘TERÖRİST’ DER Mİ?”

“Bunların tek derdi var. Bunların tek derdi ne biliyor musunuz? Hiç kimsenin birbirinden farkı yok. Bakın, şurada bütün hemşerilerim var. Güzel çocuklarımız var, güzel hanımefendiler var, beyefendiler… Giyimine, kuşamına bak. Farklı giyen var, başını örten var, örtmeyen var. Burada benim annelerim, bacılarım, teyzelerim var. Genç delikanlılar var. Şurada her görüş var. Bu ne demek biliyor musunuz? Bunun adı ne biliyor musunuz? Bunun adı, millet olmak. Bir ülkeyi yöneten bir akıl, kendine oy vermeyene ‘terörist’ der mi? Böyle bir şey diyebilir mi? Kardeşim, biz, terörle mücadelede hep bir aradayız. Bu ülkenin tek bir insanının burnu kanamasın istiyoruz. Barış ve huzur içerisinde olalım istiyoruz. Bunun mücadelesini hep birlikte vereceğiz. Ama benim 86 milyon insanım vatanseverdir. Benim bir tek vatandaşıma bile ‘terörist’ diyen akıl; vatanını, vatanını anlayamamış, sevememiş bir insan demektir. Bu dilden, bu memleket fayda görmez. Bunların yaptıklarını benim aklım almıyor. Bir Cumhurbaşkanı, oy uğruna, bir oy için bunları yapar mı? Bir Cumhurbaşkanı, bir oy uğruna milletini birbirine düşürür, milletinin gözü önünde, uydurma ya da montaj olduğunu söylediği bir filmi, milletine seçim meydanlarında gösterir mi? Ben ne diyorum biliyor musunuz? ‘Seni Allah’a havale ediyorum. Allah ıslah etsin. Allah seni bildiği gibi yapsın’ diyorum. Bir Müslüman evladına bu yakışır mı? Allah bu düşünceden bu milleti korusun. Bu akıldan bu milleti korusun.”

“SEN O TEYZEYİ PAZARDA AĞLATIYORSAN…”

“Benim derdim ne biliyor musunuz? Bu cennet vatanın en doğusundan en batısına, en güneyinden en kuzeyine, milletimin her ferdi birbirini sevsin. Milletimin her ferdi, birbirine iyi gözle baksın. Kimse dışarıda kalmasın. Şurada bulunan herkesin vatan sevgisiyle ilgili, hiçbirimiz tereddüt duyabilir miyiz? Birbirimize, ‘Sen vatanını daha çok seviyorsun, ben daha çok seviyorum’ diye bir yarış yapabilir mi? Böyle bir şey olabilir mi? Vatan sevgisinden şüphe duyulmaz. Bayrak sevgisinden şüphe duyulmaz. Milletini ayırt etmez. Biz neyi konuşalım biliyor musunuz? Ekonomiyi konuşalım. Dün bir teyze, gözyaşlarıyla, ‘Yavrum canım çekti, ne yapayım’ dedi. ‘Bak ne aldım’ dedi. Bir torbanın içinde 5 tane erik, 5 lira. Bir avuç. Ondan sonra, ‘Tutamıyorum kendimi’ dedi, ağladı. 80 küsur yaşında teyzemiz. Sen o teyzeyi pazarda ağlatıyorsan, demek ki sen, bu ülkenin hiçbir şeyini yönetemedin. O bakımdan bizim tek yolumuz var. Bizim tek hedefimiz var. O da ne? Bu memleketin gerçek sorunlarına çözüm bulmak.”

“BU İKTİDAR DÖNEMİNDE BOŞANMALAR YÜZDE 100 ARTTI”

“Benim gençlerim hak ettiği eğitimi alabiliyor mu? Benim gençlerim üniversitelerini özgürce okuyabiliyor mu? Benim çocuklarım, bu ülkede kreşe gerektiği yaşta gidebiliyor mu? İşte bizim derdimiz bu. Evlilikler, bu iktidar döneminde, ekonomik sorunlardan dolayı yüzde 30 oranında azaldı. Ne yazık ki boşanmalar yüzde 100 oranında arttı. Sevgili hemşehrilerim, bu bizim ailemize uygun mu? Değil. Onun için biz, milletimizin ekonomisini, gençlerimizin ekmeğini, gençlerimizin aşını, onların adalet duygusunu en üst seviyede sağlamakla yükümlüyüz. Onun için bunların devri bitti. Bunların saltanatı bitti. Bunların bu ülkeye verecek hiçbir şeyi kalmadı. Bunların geçmişte yanında görev yapmış bakanları bile, bunlarla artık çalışmak istemiyor, bunları reddediyor. Kime güveneceğiz? Millet İttifakı’na güveneceğiz. Millet İttifakı’nın güçlü kadrolarına güveneceğiz. Millet İttifakı’nın lideri olan, Kemal Kılıçdaroğlu’na güveneceğiz.”

“BU MİLLET, KENDİ SEÇTİĞİ BİR İNSANI, SANA YEDİRMEZ”

“22 senedir bu ülkeyi yöneten bunlar, kalkmış seçime 1 hafta 10 gün kala, ‘-cek, -cak’ diyorlar. Bunların hiçbir şey yapacağı yok. Onun için köşeye sıkıştılar. Onun için dönüyorlar, Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırıyorlar. Kumpas kuruyorlar. Yalan konuşuyorlar. Dönüyorlar, Ekrem İmamoğlu’na saldırıyorlar. Neymiş efendim? Ekrem İmamoğlu’nun seçimden sonra kabarmış defterlerine bakacaklarmış! Bu millet, kendi seçtiği bir insanı, sana yedirmez. Onun için sevgili hemşehrilerim, sevgili dostlarım, benim güzel insanlarım; bu seçim, hayati bir seçim. Bu seçim, gençlerin seçimi. Bu seçim, çocuklarınızın, evlatlarınızın seçimi. Ve bu seçimde anneler, babalar; kullanacağınız oyu, çocuklarınızla konuşun. Sevgili gençler; mutlaka ve mutlaka oylarınızı kullanın ve dostlarınızla konuşun, oy kullandırtın. Bu seçim, hayatınızın en önemli seçimi. Bu seçimde bir parti seçmiyoruz. Bu seçimde, sadece birini yollayıp, bir başkasına makam seçmiyoruz. Bu seçimde bizi sefil eden, bizi rezil eden, itibarımızı düşüren bir sistemi, bir rejimi çöpe atıyoruz. Demokrat, adil, güçlü bir sistemi bu ülkeye hep birlikte kazandırıyoruz. Allah, hepinizi korusun. Bu pazar önemli. Birlikte başaracağız. Birleşe birleşe kazanacağız ve asla vazgeçmeyeceğiz. Her şey çok güzel olacak.”

BAKMADAN GEÇME

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

  • Asya Kalkınma Bankası’ndan Türkiye’ye Dev Finansman: Deprem Bölgeleri İçin Destek Verecekler

    Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB), 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin ardından toparlanma sürecini hızlandırmak, enerji ile imalat sektörlerindeki yatırımları desteklemek amacıyla Asya Kalkınma Bankası’ndan (AKB) toplam 325 milyon dolarlık kaynak sağladığını açıkladı.

Benzer Haberler