Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Gelişmekte olan piyasalardaki borç 100 trilyon doları aştı!

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), "Küresel Borç Monitörü" raporunu yayımladı. Gelişmekte olan piyasalardaki borç, yılın ilk çeyreğinde 100 trilyon doları aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı...

Gelişmekte olan piyasalardaki borç 100 trilyon doları aştı!

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), “Küresel Borç Monitörü” raporunu yayımladı. Gelişmekte olan piyasalardaki borç, yılın ilk çeyreğinde 100 trilyon doları aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarken, bu sınıftaki ülkelerin yüzde 75’inin borcu artış gösterdi.

Küresel borçlar ilk çeyrek sonu itibarıyla bir önceki çeyreğe kıyasla 8,3 trilyon dolar artarak 305 trilyon dolara yükseldi. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), “Küresel Borç Monitörü” raporunu yayımladı.

Rapora göre, merkez bankaları faiz oranı artışlarının hızını yavaşlatarak piyasa kırılganlıklarına yanıt verirken, küresel borç tutarı, ilk çeyrek sonu itibarıyla 2022 sonuna kıyasla 8,3 trilyon dolarlık artışla 305 trilyon dolara çıktı.

Borcun dağılımına bakıldığında, hane halkına ait borçlar birinci çeyreğin sonu itibarıyla 57,6 trilyon dolar, finansal olmayan şirketlere ait borçlar 91,9 trilyon dolar, kamuya ait borçlar 85,7 trilyon dolar ve banka gibi finansal şirketlere ait borçlar 69,8 trilyon dolar oldu.

Gelişmekte olan piyasalardaki borç, yılın ilk çeyreğinde 100 trilyon doları aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarken, bu sınıftaki ülkelerin yüzde 75’inin borcu artış gösterdi.

Gelişmiş ekonomilerin borç oranı yüzde 383,2

Gelişmiş ekonomilerin toplam borcu ise ilk çeyrek sonu itibarıyla 204,2 trilyon dolar olarak hesaplandı. Küresel borcun GSYH’ye oranı birinci çeyreğin sonu itibarıyla yüzde 335’e yakın bir seviyede istikrar kazandı.

Toplam GSYH’ye oranları dikkate alındığında, ilk çeyrekte hane halkına ait borçlar yüzde 62,5’ten yüzde 62’ye, kamuya ait borçlar yüzde 96’dan yüzde 95,5’e, finansal şirketlere ait borçlar yüzde 79,6’dan yüzde 79,5’e inerken, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 95,9’dan yüzde 96,3’e çıktı.

Gelişmekte olan piyasaların toplam borç oranı ilk çeyrekte yüzde 250 olurken, gelişmiş ekonomilerin borç oranı ise yüzde 383,2 olarak hesaplandı.

Küresel borçta artış bekleniyor

Toplam 305 trilyon dolarla salgın öncesi seviyesinden 45 trilyon dolar daha yüksek olan küresel borcun, hızla artmaya devam etmesi bekleniyor.

Yaşlanan nüfus, artan sağlık maliyetleri ve önemli iklim finansmanı boşlukları dahil faktörler, hükümet bilançoları üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken, artan jeopolitik gerilimlerin de orta vadede ulusal savunma harcamalarında daha fazla artışa yol açacağı tahmin ediliyor.

Özellikle faiz oranlarının daha uzun süre yüksek kalması durumunda, bunun uluslararası borç piyasaları üzerinde önemli etkileri olacağı öngörülüyor.

 

BAKMADAN GEÇME

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

  • TCMB Anketi: Enflasyon Beklentilerinde Gerileme Devam Ediyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ağustos 2025 anket sonuçları, hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcılarının 12 aylık enflasyon beklentilerinde düşüş olduğunu ortaya koydu. Hanehalkı beklentisi %54,1’e, reel sektör beklentisi %37,7’ye ve piyasa katılımcıları beklentisi %22,8’e geriledi. Uzmanlara göre, bu eğilim Türkiye’nin dezenflasyon sürecine dair iyimserliği güçlendiriyor.

  • Fed bağımsızlığı endişeleri ve artan borç, doları baskılıyor

    ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bağımsızlığına yönelik tehditler ve Ülkede kötüleşen bütçe açığı, dolar için yapısal stres faktörleri olarak öne çıkıyor. Commerzbank ekonomisti Antje Praefcke'ye göre, bu iki temel faktör doların değerini sürdürme kapasitesini olumsuz etkileyebilir.

  • Morgan Stanley’den Uyarı: S&P 500’deki Ralli “Kırılgan” Olabilir

    S&P 500 endeksi Nisan ayındaki dip seviyesinden bu yana %29 yükseldi. Manşet veriler, güçlü büyüme, yönetilebilir enflasyon ve dev teknoloji şirketlerinin beklentileri aşan kârlarıyla “iyimser bir piyasa” hikâyesini besliyor. Ancak Morgan Stanley, bu tablonun yüzeyin altında farklı bir hikâyeye işaret ettiğini söylüyor. Bankaya göre, teknoloji hisselerine aşırı bağımlı ralli, genişlemeyen kâr marjları ve AI yatırımlarında olası kapasite fazlası riskleri yatırımcılar için kırılgan bir ortam yaratıyor.

  • En Alttakilerin Ak Parti’ye, En Üsttekilerin CHP’ye Oy Vermesinde Bir Tuhaflık Yok mu?

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Sosyoekonomik Seviye 2023” araştırmasını, “Artık bu veride de manipülasyon yoktur herhalde -inşallah-” düşüncesiyle…

  • Neden Kasko Yaptırmalısınız?

    Günlük ulaşımı hızlandırmak, şehirlerarası seyahatlerde konfor sağlamak ya da iş hayatında zaman kazandırmak açısından otomobiller vazgeçilmez birer parça haline gelmiş…

  • Lezzetli Bir Hediye Alternatifi : Yenilebilir Çiçek & Meyveler

    Hediye kültürü, insanlık tarihi kadar eski ve köklü bir gelenektir. Yüzyıllar boyunca insanlar, sevdiklerini mutlu etmek, özel anları kutlamak veya…

  • YKS Sonuçları: Devlet Üniversiteleri Doldu, Özel Üniversiteler Boş Kaldı

    Fahiş zamlar özel üniversiteleri boşalttı

  • Atilla Yeşilada: Dünyayı sarsacak 5 trend: Çileli yıllar başlıyor!

    İşte dünyayı önümüzdeki yıllarda sarsacak trendler! 00:00 Merhaba 03:04 Yaşlanıyoruz! 04:05 Küresel ısınma ve iklim değişikliği! 05:55 Yeni salgınlar kaçınılmaz! 06:36 Büyük güçler savaşı! 10:13 Dünya bu borcu ödeyemez! 12:00 Yapay zeka

  • Memur zam yerine hava aldı!

    Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, memur maaşları ve memur emeklisi aylıkları için 2026 ve 2027 zam oranlarını belirledi. Karara göre, 2026’nın ilk 6 ayında %11, ikinci 6 ayında %7, 2027’nin ilk 6 ayında %5 ve ikinci 6 ayında %4 zam yapılacak. Toplu sözleşmede taban aylığa 1000 TL eklenmesi kesinleşirken, sosyal haklarda da çeşitli iyileştirmeler karara bağlandı.

  • Trump’tan Fed’e Sert Baskı: Eylül’de Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor

    ABD Başkanı Donald Trump, faizlerin hızla düşürülmesi için Fed üzerindeki baskısını artırıyor. Trump, politika faizinin mevcut %4,25–4,50 aralığından en az 200–300 baz puan indirilmesini talep ederken, Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik sert eleştirilerini sürdürüyor. Jackson Hole toplantısında Powell, eylülde faiz indirimi sinyali verirken, FOMC içindeki görüş ayrılıkları sürüyor. Piyasalar, Trump’ın baskısının Fed’in bağımsızlığı ve para politikasının yönü üzerindeki etkilerini yakından takip ediyor.

  • Kudret Ayyıldır: GYO’lar arasında prim potansiyeli yüksek şirketler

    Yılın ikinci çeyreğinde enflasyonda yavaşlama ve faiz indirim sürecinin başlaması, sektöre yönelik beklentileri yeniden şekillendirmiş durumda. Yüksek faiz oranları ve sıkı finansal koşullar, özellikle konut kredileri üzerinden talebi sınırlarken enflasyonda gözlenen yavaşlama eğilimi ve TL’nin görece istikrarlı seyri, maliyet tarafında kısmi rahatlama sağladı. 26 Ağustos 2025 itibarıyla sektörün yıllık getirisi %54’e yaklaşırken Ağustos ayı kapanışı öncesinde aylık getirisi ise yaklaşık %11 seviyesine ulaştı.

  • Fransa’da Siyasi Kriz Derinleşiyor: Bayrou’nun Güven Oylaması 8 Eylül’de

    Fransa Başbakanı François Bayrou, 8 Eylül’de parlamentoda hükümetinin geleceğini belirleyecek kritik bir güven oylaması yapılacağını duyurdu. Azınlık hükümetini yöneten Bayrou, ülkenin bütçe açığı ve artan kamu borçları nedeniyle “ulusal acil durum” ilan ederek milletvekillerinden destek istedi. Ancak muhalefetin sert tepkisi ve piyasaların endişeleri, Fransa’yı yeni bir siyasi belirsizliğin eşiğine taşıdı.

Benzer Haberler