Sosyal Medya

Genel

MİT’in Cumhurbaşkanlığı’na sunduğu yargı raporunu yazan gazeteci Tolga Şardan tutuklandı

Şardan, Ekim 2022’de basın meslek örgütlerince “sansür yasası” olarak nitelendirilmesine karşın AKP– MHP’nin “dezenformasyonla mücadele” gerekçesiyle yasalaştırdığı “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla karşı karşıya.

MİT’in Cumhurbaşkanlığı’na sunduğu yargı raporunu yazan gazeteci Tolga Şardan tutuklandı

Türkiye’de kolluk güçleriyle ilgili gelişmeleri yakından izlemesiyle tanınan gazeteci – yazar Tolga Şardan’ın, T24 internet haber sitesinde “yargı mekanizmasındaki yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarını içeren Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) raporu”nu kaleme alması gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra tutuklanmasına karar verildi.

Tolga Şardan, T24 haber sitesinde dün yayınlanan haberi gerekçesiyle ifadeye çağrılmak yerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı doğrultusunda Ankara’daki evinde gözaltına alınmıştı.

Şardan, Ekim 2022’de basın meslek örgütlerince “sansür yasası” olarak nitelendirilmesine karşın AKP– MHP’nin “dezenformasyonla mücadele” gerekçesiyle yasalaştırdığı “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla karşı karşıya.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, T24 yazarı Tolga Şardan‘ın tutuklanmasına gerekçe gösterilen yazısının yayınlanmasından 43 saat, tutuklanmasından ise 10 dakika sonra,“Tolga Şardan’ın, ‘MİT’in Cumhurbaşkanlığı’na sunduğu ‘yargı raporu’nda neler var?’ başlıklı 31 Ekim tarihli yazısı dezenformasyon içermektedir. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) iddia edildiği gibi bir raporu söz konusu değildir” açıklamasını yaptı.

Neler yaşandı?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, “31/10/2023 günü T24.com.tr isimli internet haber sitesinde Tolga Şardan tarafından kaleme alınan ‘MİT’in Cumhurbaşkanlığı’na sunduğu ‘yargı raporu’nda neler var?’ başlıklı yazı içeriğinde, 5237 sayılı TCK’nın 217/A maddesinde düzenlenen “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma” suçunun unsurlarını oluşturacak nitelikte söz ve beyanlar bulunduğu değerlendirilmekle şüpheli Tolga Şardan hakkında CMK’nın 160. Maddesi gereğince re’sen soruşturma başlatılmış olup, yapılan soruşturma kapsamında şüpheli gözaltına alınmıştır” denildi.

Şardan, gözaltına alınarak Ankara Adliyesi’ne götürüldüğü sırada gazetecinin Ankara’daki evinde arama yapıldığı öğrenildi.

Basın meslek örgütleri gözaltı işlemine tepki gösteriyor

Türkiye’deki basın meslek örgütleri ise, tutuklama kararı öncesi Tolga Şardan’ın, Türk Ceza Kanunu’na Ekim 2022 itibariyle eklenmiş “hatalı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla herhangi bir şekilde ifade vermeye davet etme yöntemi uygulanmaksızın gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

Gazeteciler de, Türkiye’de son yıllarda basın özgürlüğü ihlallerine karşı slogan haline dönüşmüş “Gazetecilik suç değildir” etiketiyle Şardan’ın gözaltını alınmasını protesto etti.

DİSK’e bağlı Basın İş Sendikası, “Gazeteci Tolga Şardan T24’teki yazı ve haberleri gerekçe gösterilerek gözaltına alındı. Şardan suçlu değil gazetecidir; gazetecilik suç değildir. Meslektaşımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz” açıklaması yaptı.

Gazeteciler Cemiyeti de, “Gazeteci Tolga Şardan yargıdaki iddialarla ilgili yazısı nedeniyle gözaltına alındı. İfadeye çağrılsa kendi gidecek, adresi belli bir gazetecinin gözaltına alınmasını şiddetle kınıyoruz! Bu apaçık yıldırma ve sansürdür!” tepkisini paylaştı.

Tolga Şardan’ın yazısında neler vardı?

Şardan, T24 internet haber sitesindeki dünkü yazısında, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) gönderdiği mektup ile yargıda rüşvet, yolsuzluk iddialarını gündeme taşımasından hemen önce bu konuda Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) da bir rapor hazırladığını ve Cumhurbaşkanlığı’na sunduğunu kaleme aldı.

Şardan, yazısında, MİT’in raporunda İstanbul yargısındaki yapılanmaya odaklanıldığını belirterek, özetle şunları yazdı:

“Yargıdaki istismar ve çürüme iddialarının artık kontrol edilemez hale gelmesi, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı’nı da harekete geçirdi, geçtiğimiz günlerde. Hatırlarsınız, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in video kayıtlar yayımlayarak gündeme getirdiği iddialar sonrasında MİT Başkanlığı iki ayrı raporu hazırlayıp Cumhurbaşkanlığı’na göndermişti. Büyüteç’te gündeme getirdiğim söz konusu raporlarda mafya yapılanmalarıyla bağlantılı olan siyasetçiler, bürokratlar, kamu görevlileri belirtilmişti. Edindiğim bilgiye göre, MİT Başkanlığı, benzer bir raporu yargıdaki çürüme üzerine hazırlayıp Cumhurbaşkanlığı’na ulaştırdı. Rapor, yaklaşık 6 hafta önce yani Anadolu Başsavcısı Uçar’ın mektubundan kısa süre önce Cumhurbaşkanlığı’na iletildi. Raporun kapsamında iki önemli bölüm var. Bunlardan ilki son 5-6 yıldır büyük kentlerdeki adliyelerde yaşanan skandal kararlar, işlemler ve uygulamalar hakkında. Adliyelerde görevli hakim ve savcılar üzerine yoğunlaştırılan incelemelerde, özellikle İstanbul ve Ankara Adliyesi’nde yüzlerce emsal dosya mercek altına alındı. Dosyaların içeriği, dosyalar üzerinde karar veren yargı mensupları ve dosyaları takip edip sonuçlanmasını sağlayan dosya takipçilerinden oluşan bağlantılar tespit edildi. Para karşılığında verilen erişimin engellenmesi kararlarının yanısıra, soru işaretlerine neden olan ilginç tahliye ve tutuklama kararlarına imza atan yargı mensupları belirlendi. Hatta söz konusu isimlere raporda yer verildiği kaynaklarca ifade ediliyor. Görüştüğüm kaynaklar, yargıdaki çürüme iddialarının ilk merkezinde İstanbul Bakırköy Adliyesi’nin bulunduğuna dikkati çekti. MİT’in Bakırköy Adliyesi merkezinde yaptığı incelemelerde; önemli ve ilginç bulgulara ulaşıldı. Bu tespitlerden bazıları şöyle: Özellikle uyuşturucu kaçakçılığı yaptıkları gerekçesiyle haklarında adli soruşturma başlatılanlar, ikametlerini, işyerlerini, şirketlerini Bakırköy Adliyesi’nin sorumluluk bölgelerine taşıyorlar. Böylelikle adli süreçlerde Bakırköy Adliyesi’nde gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamalarında daha kolay karar alma olanağı yaratılıyor.”

T24, VoA

BAKMADAN GEÇME

  • Google algoritması Türkiye’de tartışma yarattı!

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’nda Google’ın algoritma değişiklikleri tartışıldı. Muhalefet, bağımsız medya kuruluşlarının görünürlüğünün kasıtlı olarak azaltıldığını savundu.

  • Döner fiyatını da valilik belirliyor!

    Erzincan’da et dönerin 100 gramlık porsiyonunun 320 TL’ye satılması kamuoyunda büyük tepki topladı. Valilik devreye girdi, fiyat 290 TL’ye indirildi.

  • Kızılay’ın cirosu 9,7 Milyar TL’ye ulaştı: Yardım kurumu mu, holding mi?

    Çadır satışıyla eleştirilen Kızılay, ticari faaliyetlerini artırarak 2024’te 9,7 milyar TL ciroya ulaştı. Müteahhitlikten içeceğe kadar 14 farklı şirketle faaliyet gösteren kurumun şeffaflık konusunda da geri adım attığı dikkat çekti.

  • Bill Gates servetinin %99’unu bağışlıyor: “Zengin ölmeyeceğim!”

    Microsoft’un kurucusu Bill Gates, servetinin %99’unu önümüzdeki 20 yıl içinde bağışlamayı planladığını açıkladı. Gates Vakfı 2045’te faaliyetlerini sonlandıracak.

  • Sanayi üretiminde bahar canlanması!

    Mart ayında sanayi üretimi hem aylık hem yıllık bazda artış gösterdi. Madencilik ve imalat sanayi yükselişe geçerken, enerji üretiminde düşüş yaşandı.

  • Enerjisa Üretim’den 2.5 milyar dolarlık yenilenebilir enerji hamlesi

    Türkiye'nin en büyük özel elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, 30. santralini devreye aldı. Uygar RES’in tamamlanmasıyla Türkiye’nin ikinci en büyük rüzgâr santrali devreye girecek. Şirket, 11 ülkeye hizmet verirken 2.5 milyar dolarlık dev yatırım planını sürdürüyor.

  • Özgür Özel: “19 Mart süreci Türkiye’yi paralize etti, KOBİ’ler iflasa sürüklendi”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sanayi Odası ziyaretinin ardından yaptığı açıklamalarda 19 Mart sonrası yaşanan ekonomik gelişmelere sert tepki gösterdi: "Türkiye'yi ayakta tutan sağlam kolonlar nefes alamıyor."

  • Aracı Kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?  Yükseliş sürebilir

    Genel bir değerlendirme yaptığımızda, son dönemde  sergilediği zayıf seyirle 9,000 bölgesine kadar savrulan  piyasada, dün itibarıyla bu kritik destekten yukarı yönde bir  toparlanma çabası daha başlamış durumda. Yaşanan  yükseliş hareketinin, son dönemkilerden farklı olarak, daha  homojen bir şekilde farklı sektör endekslerine yansımış  olmasını, hareketin devamı açısından cesaret verici olarak  görüyoruz.

  • Dövize kaçış bitti, TCMB rezervleri yükselişe geçti

    2 Mayıs haftasında swap hariç net rezervlerde 2,9 milyar $’lık azalış, yurtdışı yerleşiklerin 1,2 milyar $’lık DİBS satışı ve DTH’lardaki 825 milyon $ azalış öne çıkıyor. Ayrıca, TCMB Analitik Bilanço verilerine göre, swap hariç rezervlerde 7 Mayıs itibariyle 4,2 milyar $’lık artış olduğunu hesaplıyoruz. Haftalık hareketleri şöyle sıralayabiliriz:

  • SABAH Analizi: Ticaret umudu: Risk iştahı arttı, Bitcoin kükredi, dolar toparladı!

    ABD-İngiltere ticaret antlaşması piyasalar moral verdi. Bitcoin, dolar ralliye geçti

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

Benzer Haberler