Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Bilim insanları Dünya’nın şu anda insanlık için güvenli yaşam alanının çok dışında olduğunu belirlediler

Rockström, "Eğer Dünya üzerinde insanlık için güvenlik, refah ve adalet istiyorsanız, güvende olduğunuz alana geri dönmelisiniz ve şu anda dünyada bu ilerlemeyi görmüyoruz" dedi.

Bilim insanları Dünya’nın şu anda insanlık için güvenli yaşam alanının çok dışında olduğunu belirlediler

Bilim insanları, Dünya’nın yaşam destek sistemlerinin gördüğü zararın şiddeti nedeniyle gezegenin “insanlık için güvenli alanının çok dışında” bulunduğunu açıkladı.

Bu değerlendirme, dokuz “gezegen sınırından” altısının insan kaynaklı kirlilik ve doğal dünyanın tahribatı nedeniyle aşılmış olduğunu buldu. Gezegen sınırları, iklim, su ve vahşi yaşam çeşitliliği gibi temel küresel sistemlerin sınırları ve bunların sağlıklı bir gezegeni sürdürme yetenekleri tehlike altında olduğunda aşılır.

Aşılan sınırlar, sistemlerin son buz çağının sonundan, yani 10.000 yıl önce sanayi devriminin başlangıcına kadar var olan güvenli ve istikrarlı durumdan uzaklaştırıldığı anlamına gelir. Modern medeniyet tamamen bu zaman diliminde, Holosen olarak adlandırılan bu dönemde ortaya çıktı.

Bu değerlendirme, tüm dokuz gezegen sınırının ilk kez incelendi ve araştırmacılar tarafından “tüm gezegen için ilk bilimsel sağlık kontrolü” olarak kabul edildi. Altı sınır aşıldı ve iki sınırın aşılma tehlikesi olduğu değerlendirildi: hava kirliliği ve deniz asitlenmesi. Tehlikede olmayan tek sınır, ozon tabakasının atmosferik ozonu, son on yılda yıkıcı kimyasalları azaltma çabalarının ozon deliğinin küçülmesine yol açmasının ardından geldi.

Bilim insanları, en “endişe verici” bulguların dört biyolojik sınırın hepsinin, yaşayan dünyayı kapsayan, en yüksek risk seviyesine yakın veya tam olarak bu seviyede olduğu olduğunu söyledi. Yaşayan dünya, örneğin ağaçların karbon dioksit kirliliğini absorbe ederek bazı fiziksel değişiklikleri dengelemesi Dünya için son derece önemli.

Bilim insanlarına göre gezegen sınırları, ani ve ciddi bir kötüleşme meydana geldiğinde geri dönüşü olmayan eşik noktaları değil. Bunun yerine, gezegenin fiziksel, biyolojik ve kimyasal yaşam destek sistemlerinde temel değişikliklerin risklerinin önemli ölçüde arttığı noktalar. Gezegen sınırları ilk kez 2009’da tasarlandı ve 2015’te güncellendi, ancak yedi tanesi değerlendirilebildi.

Stockholm Dayanıklılık Merkezi’nin o zamanlar direktörü olan ve sınırlar çerçevesini geliştiren ekibin başında bulunan Profesör Johan Rockström, “Bilim ve dünya genelinde, tüm gezegende toplumları vuran aşırı iklim olaylarından gerçekten endişe verici. Ancak bizi daha da fazla endişelendiren, gezegenin dayanıklılığının azaldığına dair artan işaretler” dedi.

Profesör Johan Rockström, şu anda Almanya’daki Potsdam İklim Etkisi Araştırmaları Enstitüsü’nün ortak direktörü. Bu düşen dayanıklılığın küresel ısınmayı 1,5°C iklim hedefine sınırlamayı imkansız hale getirebileceğini ve dünyayı gerçek eşik noktalarına daha da yaklaştırabileceğini belirtti. Bilim insanları, Eylül ayında dünyanın çoklu felaket eşiklerinin sınırında olduğunu söyledi.

Çalışmanın lideri olan Kopenhag Üniversitesi’nden Profesör Katherine Richardson, “Kesin olarak biliyoruz ki, 10.000 yıldır burada bulunan koşullar altında insanlık gelişebilir – büyük, dramatik değişiklikler altında gelişebileceğimizi bilmiyoruz [ve] insanların Dünya sistemi üzerindeki etkileri şu anda artıyor” dedi.

Dünya’yı çok yüksek tansiyonu olan bir hasta olarak düşünülebileceğini söyledi: “Bu kesin bir kalp krizi anlamına gelmez, ancak riski çok artırır.”

2.000 çalışmaya dayanan ve Science Advances dergisinde yayımlanan değerlendirme, birçok gezegen sınırının uzun süre önce aşıldığını gösterdi. Araştırmacılar, ekosistemlerin sağlıklı işleyişini içeren biyosfer bütünlüğü sınırının, doğal dünyanın tahribatı nedeniyle yirminci yüzyılın sonlarında aşıldığını söyledi. Aynı tahribat, özellikle ormanların yok edilmesiyle toprak kullanımı sınırının da geçildiği anlamına geliyor.

İklim modelleri, iklim değişikliği için güvenli sınırın 1980’lerin sonlarında aşıldığını öne sürmekte. Tatlı su için, göl ve nehirlerdeki suyun yanı sıra topraktaki suyu içeren yeni bir ölçüm, bu sınırın yirminci yüzyılın başlarında aşıldığını gösterdi.

Başka bir sınır, çevredeki azot ve fosforun akışı. Bunlar yaşam için hayati öneme sahip, ancak gübrelerin aşırı kullanımı, birçok suyun bu besin maddeleri ile ağır kirlendiği anlamına gelir, bu da yosun çiçeklenmelerine ve okyanus ölü bölgelerine yol açabilir. BM Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre, her yıl tarlalara güvenli seviyenin üç katı kadar azot ekleniyor.

Çalışma sentez kirliliği, böcek ilaçları, plastikler ve nükleer atıklar gibi sentetik kirlilik sınırının 2022 yılında aşıldığını gösterdi. Richardson liderliğindeki analiz ilk kez bitki büyümesini ve muson yağışlarını etkileyen hava kirliliğini değerlendirdi. Hava kirliliğinin, Güney Asya ve Çin gibi bazı bölgelerde gezegen sınırını aştığını, ancak henüz küresel olarak sınırı aşmadığını buldu. Deniz asitlenmesinin de kötüleştiği ve güvenli sınırı aşma noktasına yaklaştığı değerlendirildi.

Bilim insanları, “Bu güncelleme, dokuz sınırın altısının aşıldığını gösteriyor, bu da Dünya’nın artık insanlık için güvenli yaşam alanının çok dışında olduğu anlamına geliyor” dedi.

Rockström, “Eğer Dünya üzerinde insanlık için güvenlik, refah ve adalet istiyorsanız, güvende olduğunuz alana geri dönmelisiniz ve şu anda dünyada bu ilerlemeyi görmüyoruz” dedi.

Fosil yakıt yakımını sona erdirmek ve yıkıcı tarımı sona erdirmek gereken temel eylemler.

University College London’dan Prof. Simon Lewis, “Bu son bilgiler, zaten endişe verici bir resmin üzerine çizilen son derece kasvetli bir güncelleme” dedi.

Dünya yeni ve çok daha kararsız bir duruma giriyor – çevreyi nasıl ele alacağımız konusunda derin yapısal değişikliklere olan ihtiyacın daha fazla belirgin bir uyarısı olamaz.”

“Gezegen sınırları kavramı, dünyayı basitleştirmeye yönelik kahramanca bir girişim, ancak pratik olarak Dünya’yı yönetmede kullanılabilecek kadar basitleştirilmiş olabilir” diye devam etti. “Örneğin, küresel ısınmayı 1.6°C ile sınırlamak için kalkınma yanlısı politikaları ve iklim değişikliğine uyum için büyük yatırımları kullanan bir yaklaşım ile bu sınırlamayı 1.5°C’ye indirmenin zararı ve acısı, zenginlere yardım eden ve yoksulları görmezden gelen politikalar kullanarak bunu yapmanın zararından ve acısından çok daha az olacak.” diyor.

The Guardian

BAKMADAN GEÇME

  • Sanayi üretiminde bahar canlanması!

    Mart ayında sanayi üretimi hem aylık hem yıllık bazda artış gösterdi. Madencilik ve imalat sanayi yükselişe geçerken, enerji üretiminde düşüş yaşandı.

  • Enerjisa Üretim’den 2.5 milyar dolarlık yenilenebilir enerji hamlesi

    Türkiye'nin en büyük özel elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, 30. santralini devreye aldı. Uygar RES’in tamamlanmasıyla Türkiye’nin ikinci en büyük rüzgâr santrali devreye girecek. Şirket, 11 ülkeye hizmet verirken 2.5 milyar dolarlık dev yatırım planını sürdürüyor.

  • Özgür Özel: “19 Mart süreci Türkiye’yi paralize etti, KOBİ’ler iflasa sürüklendi”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sanayi Odası ziyaretinin ardından yaptığı açıklamalarda 19 Mart sonrası yaşanan ekonomik gelişmelere sert tepki gösterdi: "Türkiye'yi ayakta tutan sağlam kolonlar nefes alamıyor."

  • Aracı Kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?  Yükseliş sürebilir

    Genel bir değerlendirme yaptığımızda, son dönemde  sergilediği zayıf seyirle 9,000 bölgesine kadar savrulan  piyasada, dün itibarıyla bu kritik destekten yukarı yönde bir  toparlanma çabası daha başlamış durumda. Yaşanan  yükseliş hareketinin, son dönemkilerden farklı olarak, daha  homojen bir şekilde farklı sektör endekslerine yansımış  olmasını, hareketin devamı açısından cesaret verici olarak  görüyoruz.

  • Dövize kaçış bitti, TCMB rezervleri yükselişe geçti

    2 Mayıs haftasında swap hariç net rezervlerde 2,9 milyar $’lık azalış, yurtdışı yerleşiklerin 1,2 milyar $’lık DİBS satışı ve DTH’lardaki 825 milyon $ azalış öne çıkıyor. Ayrıca, TCMB Analitik Bilanço verilerine göre, swap hariç rezervlerde 7 Mayıs itibariyle 4,2 milyar $’lık artış olduğunu hesaplıyoruz. Haftalık hareketleri şöyle sıralayabiliriz:

  • SABAH Analizi: Ticaret umudu: Risk iştahı arttı, Bitcoin kükredi, dolar toparladı!

    ABD-İngiltere ticaret antlaşması piyasalar moral verdi. Bitcoin, dolar ralliye geçti

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

  • Yazılı basına telif koruması gelebilir

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında, Google’ın algoritma değişiklikleri ve bunların Türkiye’deki medya kuruluşları üzerindeki etkilerini görüşmek üzere toplandı. Yayman, "“Haberin telif konusu haline getirilmesini ve kullanıma bağlı olarak medya kuruluşlarına ücret ödenmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: Enflasyon düşerse, alım gücü artar mı?

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yapan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, veriler meselesine değinmedi...

  • Selçuk Bayraktar’dan sonra bu kez Güler Sabancı’dan uyarı geldi!

    Geçtiğimiz süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı ve BAYKAR Yönetim Kurulu Selçuk Bayraktar'ın yüzünü ve sesini kullanan yapay zeka dolandırıcıları bu defa da Güler Sabancı'nın kişisel bilgilerini kullandı...

  • Türkiye’nin dev çay firması satılıyor!

    Türkiye'nin en büyük çay üreticilerinden Of Çay, 6 yıl aranın ardından yeniden satılıyor. Şirketi 2019 yılında satın alan Jacobs kahvelerinin sahibi ABD merkezli Jde Peet’s, Türkiye'deki çay operasyonlarını elden çıkaracağını açıkladı...

Benzer Haberler