Sosyal Medya

Döviz

ANALİZ: TÜFE’nin yüzde 83,45’ten hiperenflasyona mı yelken açacağı yoksa yüzde 30’a mı yöneleceğini seçim belirleyecek

TÜİK’in açıkladığı Eylül 2022 enflasyon verilerine göre: Tüketici fiyatları enflasyonu (TÜFE) eylül ayında bir önceki aya göre %3,08, bir önceki…

ANALİZ: TÜFE’nin yüzde 83,45’ten hiperenflasyona mı yelken açacağı yoksa yüzde 30’a mı yöneleceğini seçim belirleyecek

TÜİK’in açıkladığı Eylül 2022 enflasyon verilerine göre:

Tüketici fiyatları enflasyonu (TÜFE) eylül ayında bir önceki aya göre %3,08, bir önceki yılın Aralık ayına göre %52,40, bir önceki yılın aynı ayına göre %83,45 ve on iki aylık ortalamalara göre %59,91 olarak gerçekleşti.

Çekirdek enflasyondaki yükseliş devam ederken, manşet enflasyonda zirvenin de henüz görülmediği yansımış oldu. 

Not edilmesi gereken, TCMB’nin politika faizini %19’dan %12’ye indirdiği son 12 ayda TÜFE enflasyonu da %19,6’dan %83,5’e yükseldi. Aynı dönem içinde çekirdek enflasyon %18′,6dan %74,6’ya çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla faiz indirimlerinin politika faizi mevcut %12 seviyesinden tek haneye varanma kadar devam edeceğini anlıyoruz. Yine Erdoğan’ın açıklamalarından duyduğumuz, enflasyondaki yükselişe şaşıranların şimdi de düşüşüne de şaıracak oluşları. Keza anlaşılan faiz indirmeye devam ederken yıllık enflasyonun da düştüğü seçim geri sayımında vurgulanacak.

Net olarak anlaşılması gereken, 2021 aralıkta aylık %13,6 TÜFE enflasyonu yerine 12 aylık seriye girecek yaklaşık %3-4 Aralık 2022 enflasyonunun 12 aylık birikimli enflasyon rakamını aşağıya çekeceği. Benzer şekilde TÜFE enflasyonun Ocak 2022’de %11, Şubat 2022’de %4,81, Mart 2022’de %5,46 ve Nisan 2022’de %7,3 olarak açıklandığı hatırlarsak, 2023 ilk dört ayında TÜİK’in (başkanı da değişen TÜİK’in) bu seviyeler altında açıklayacağı her aylık enflasyon yıllık TÜFE enflasyonunu aşağıya çekecek.

Fakat enflasyondaki artış hızı yavaşlasa da %35-40 aralığında çok yüksek kalmaya devam edecek, başka bir ifadeyle ürün fiyatlarındaki artış devam edecek.

Öte yandan izlenen ekonomi politikalarına bağlı olarak TL olası bir yeni tur değer kaybı süreci önümüzdeki kış aylarında gerçekleştiğinde, TÜFE enflasyonundaki düşüş de gerçekleşmeyebilir hale dönüşecek.

Son not olarak da eklenmesi gereken, üretici fiyatları enflasyonunda aylık %4,8 ve yıllık %151,5 artışın aşırı genişlemeci para ve aşırı genişlemeci şekle dönüşecek maliye politikalarıyla birleştiğinde TÜFE enflasyonunu baz yılı ötesinde yukarı itmeye devam edeceği.

TL’yi baskı altında tutmak için Rusya haricinde kayda değer döviz girişlerinin gerçekleşmesi zor. İhracat artış hızı Avrupa ekonomisinde izlenen resesyonla yavaşlarken, ithalat artışı çok güçlü devam ediyor. Dış borç ödemeleri ve dünya ekonomisinde artan diviz maliyeti eşliğinde TL’de bir yol kazası da mevcut ekonomi politikalarıyla an meselesi.

Özetle, AKP ekonomi yönetiminin Aralık 2022-Nisan 2023 ayları boyunca bekledikleri baz etkisi ötesinde enflasyonla mücadele planları yok. TL üzerindeki kontrollü baskı devam ettirilirse 2022 sonu %70-73 arası TÜFE enflasyonu gerçekçi.

Baz etkisi ile yıllık enflasyonda izlenecek düşüşün bir illüzyondan mı ibaret olduğu ya da kalıcı olup olamayacağı seçim sonuçlarına bağlı.

2023 için seçimlerin sonucu önemli dönüm noktası olacak. İktidar değişimi ve akılcı ekonomi politikalarının devreye girmesi TÜFE enflasyonuna kalıcı darbenin vurulmasıyla sene sonu TÜFE’yi %30’lara kadar çekebilir.

Mevcut iktidarın mevcut YEM ile devam edilmesi hali ise Türkiye’ye hiperenflasyon yaşatabilir.  

GA.

Aşağıda açıklanan Eylül 2022 TÜİK enflasyonunun detaylarını bulabilirsiniz.

Ana harcama grupları itibarıyla 2022 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup %0,04 ile alkollü içecekler ve tütün oldu. Buna karşılık, 2022 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %9,99 ile konut oldu.

2022 yılı Eylül ayında, endekste kapsanan 144 temel başlıktan, 18 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 2 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 124 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

Özel kapsamlı TÜFE göstergesi (B) yıllık %74,63, aylık %2,74 oldu

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2022 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre %2,74, bir önceki yılın Aralık ayına göre %45,84, bir önceki yılın aynı ayına göre %74,63 ve on iki aylık ortalamalara göre %51,92 olarak gerçekleşti.

Ağustos 2022’de Çekirdek B endeksi yıllık %72,53 seviyesindeydi.

Üretici fiyatlarında yıllık %151,5’e vararak devam eden yükseliş TÜFE’yi beslemeye devam edecek 

Yİ-ÜFE eylül ayında bir önceki aya göre %4,78, bir önceki yılın Aralık ayına göre %82,45, bir önceki yılın aynı ayına göre %151,50 ve on iki aylık ortalamalara göre %114,02 artış gösterdi.

Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %164,59, imalatta %127,69, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %416,58 ve su temininde %107,84 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %129,59, dayanıklı tüketim malında %100,36, dayanıksız tüketim malında %130,54, enerjide %347,35 ve sermaye malında %97,29 artış olarak gerçekleşti.

Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %4,09, imalatta %2,65, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %16,76 ve su temininde %12,87 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %2,35, dayanıklı tüketim malında %3,16, dayanıksız tüketim malında %3,86, enerjide %12,95 ve sermaye malında %2,37 artış olarak gerçekleşti.

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler