Sosyal Medya

Ekonomi

Emre Balıca:  Siz anladınız!

  Merhaba Sevgili Okurlar,   Benden bayağı uzak kaldınız. Ekonomi sohbeti yapmayalı çok oldu sizler ile. Gerçi yapmak ile yapmamak…

Emre Balıca:  Siz anladınız!

 

Merhaba Sevgili Okurlar,

 

Benden bayağı uzak kaldınız.

Ekonomi sohbeti yapmayalı çok oldu sizler ile.

Gerçi yapmak ile yapmamak arasında gidip geliyorum.

Çünkü ülkemde konuşması tehlikeli birkaç konu arasında yer almaya başladı son zamanlarda.

 

Siz bilmezsiniz “Z kuşağı”

 

Daha önce bizler ekonomiyi aile ya da arkadaş sofralarında tartışıyorduk.

 

O da genel olarak, “İşler Nasıl Gidiyor?” sorusu ile başlayan ve cevabının “Bugüne Şükür” diye klişeleştiği 7-8 dakikalık sohbetlerdi.

 

Sonrasında sohbet ya siyasete ya spora bağlanırdı zaten.

 

Bir ara enflasyon canavarından bahsedilir ama o da ülkenin ekonomi aktörleri rakamsal gerçekçiliği tartışmasız sağladığı için kimse suçu başkasına atmadan konuşurdu.

 

Ülkeyi yöneten kimse ekonominin durumundan da o sorumluydu.

 

Hatta bir ara ülkem 90lı yıllarda yüksek enflasyon sürecinin içinde debeleniyordu.

 

Tartışılan bir hiperenflasyon süreci diyebiliriz.

 

Sürecin devamı bize 5 Nisan 1994 Kararları’nı da beraberinde getirdi.

 

O zaman için sorumlu olarak görülen Çiller hükümeti Türk Ekonomi tarihinin en büyük kamu açığını vermişti.

 

Ve yine piyasa ile inatlaşarak sürdürülen faiz kararları en sonunda devalüasyon ve siyasi karmaşa ile sonuçlanmıştı.

Siyasi karmaşa diyorum ama çok kısa bir hafızaları tazeleyelim.

 

Hafızaları tazeleyelim

 

Çiller’in 1994 kararlarını aldığı hükümet 50.Türkiye Hükümeti idi.

 

Ondan sonra Çiller 51.-52.-53. ve nihayet 54. Hükümetlerde yer aldı.

 

4 ayrı hükümette ya kuran ya da koalisyon ortağı olarak bulundu.

 

Eeee….

 

Ne var bunda diyeceksiniz.

 

Çünkü ülkemde her şey kolay unutulur.

 

Z Kuşağı da bilmez zaten.

 

Bu hükümetlerin neredeyse tamamı aynı yıl içinde kuruldu ve yıkıldı. Ciddi bir siyasi istikrarsızlığı beraberinde getirdi 5 Nisan kararları.

 

1995- 1996 yılları bu hükümetlerin ilk üçünün hikayesi.

 

  1. Hükümet de 1996 yılı Haziran’da kurulup 1997 yılı Haziran’da son buldu.

 

Ekonominin iyi gitmediği her dönem, siyasi krizleri ve çıkmazları da beraberinde getirdi.

 

Günümüzde ekonominin dış güçlerin etkisi ve bir takım market zincirlerinin enflasyonu arttırması ve hatta bazı muhalefet partilerinin gizli saklı çalışmaları…

 

Heee bir de unutmadan kendini bilmez birkaç ekonomistin şer odaklarının maşası olması nedeniyle zor durumda gibi gözükse de bu tamamen illüzyon aslında.

 

Siz o ENAG’a bakmayın enflasyon 2 falan.

 

TÜİK aslanlar gibi gerçek rakamları yayınlıyor. Biraz artmış gibi gözükse de ben eminim ki Sayın Nebati’nin gözlerindeki parlaklıktan bazı TÜİK çalışanlarının gözleri kamaştıysa yanlış hesaplamışlardır. %61 değildir o.

 

Ben eminim!

 

Enflasyon, çıkar grupları ve lobilerden…

 

Enerji maliyetlerinin de sebebi belli savaştan etkileniyoruz.

 

Burada bir ek daha yapalım pandemi dönemi de emtiaları fırlattı götürdü.

 

Turizm geliri beklentimiz de belli savaşa takılacak.

 

ABD ve AB ile daha orta yol bulamadığımız bir gerçek.

 

Bir önemli konu, FED’in bizi nasıl etkileyeceği ve FED bir taraftan etkilerken ECB sanki etkilemeyecek mi sorunsalı.

 

Faiz zaten sebep enflasyon sonuç.

 

Geriye ne kaldı.

 

Yazının yukarılarına dönmek istedim bir an.

 

Evet; ekonomide bir sorun olduğunda sorumlu gördüğümüz bir yapı, bir ilgili vardı.

 

Şimdi sorumlu yok ortada.

 

Sorumluluğu almayan aksine dışarıda arayan bir yapı var.

 

Algı yönetimini iyi yapan bir yapı var.

 

Benim dönemim bilecektir eskiden enflasyondan bahsedilirken karikatürize edilen bir enflasyon canavarı vardı.

 

Zihinlerde bir canavar olgusu ile sorumlunun kim olduğunu bilirdik.

 

Şimdi canavarın karikatürü de yok ortada.

 

Tansu Çiller adı son dönemde tekrar gündeme geldi.

 

Tansu Çiller döneminden hatırladığım bir konu daha var.

 

Sayın Çiller siyaseten tanıtıldığı o dönemde onun için söylenen bir sıfat daha vardı.

 

Ülkeyi 1994 krizine sürüklerken bu sıfatını da ön plana çıkarırdı.

 

Ekonomi Profesörüydü.

 

Siz anladınız!

 

 

Kaynaktan yazarın izniyle yeninde yayınlandı

 

Önlem alınabilir halden çıktık! & Ekonomide hayaller ve gerçekler | Mahfi Eğilmez

 

 

UNDP uyardı: Türkiye borç krizine sürükleniyor

BAKMADAN GEÇME

  • ABD’de işten çıkarmalar 22 yılın zirvesinde

    ABD’de şirketler, Ekim ayında 153.074 çalışanı işten çıkardığını açıkladı. Bu rakam, son 22 yılın en yüksek “Ekim ayı toplu işten çıkarma” verisi oldu. Teknoloji ve depo/lojistik sektörleri başı çekiyor. Uzmanlara göre yapay zekâ yatırımları, ücret maliyetleri ve tüketici harcamalarındaki zayıflama şirketleri agresif maliyet azaltmaya yöneltti.

  • Gönül Tol/New York Times: Erdoğan’ın vazgeçilmezliği

    Gönül Tol’un New York Times için kaleme aldığı analiz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Batı başkentleri tarafından “stratejik olarak vazgeçilmez” görülmesi nedeniyle demokrasiye yönelik baskıların görmezden gelindiğini savunuyor.

  • ABD borsalarında sert düşüş – yapay zekâ hisselerinde satış dalgası sürüyor

    Wall Street’te perşembe günü satış baskısı hâkimdi. Yapay zekâ odağındaki teknoloji hisseleri yeniden değer kaybederken Dow Jones 400 puana yakın düşüş yaşadı, Nasdaq ise %1,9 geriledi. Nvidia, Microsoft, Palantir, AMD ve Broadcom satış dalgasından en çok etkilenen hisseler oldu.

  • Türkiye – ABD S400 pazarlığı başladı

    Bloomberg’in üst düzey hükümet kaynaklarına dayandırdığı habere göre, Türkiye ABD’nin Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerinin tamamen devre dışı bırakılması veya kaldırılması yönündeki talebine olumsuz yanıt verdi. Ankara, S-400’leri elinde tutarak “sınırlı kullanım ve teknik koordinasyon” modeli öneriyor.

  • Çetin Ünsalan:  Vermeden alan el

    Çetin Ünsalan Mehmet Şimşek'in bütçe sunumunu eleştirdi

  • Empa Elektronik “Empa 2.0” ile Yeni Projelere Göz Kırpırken, Bir Yandan da Halka Arza Hazırlanıyor

    Türkiye’nin savunma, havacılık, uzay ve endüstriyel elektronik projelerinde Empa’nın en önemli oyuncu olduğunun altını çizen Empa Elektronik CEO’su Murat Sarpel, “Biz büyük projelerin vazgeçilmez bir parçasıyız. Ufak bir dişliyiz ama o dişli olmadan çark dönmüyor. Büyümemiz sürecek” şeklinde konuştu.

  • Türkiye’nin Servet Uçurumu: Milyarderler Kazanıyor, Emekçiler Kaybediyor

    Türkiye’de milyarderlerin serveti 5 yılda yüzde 52 arttı; eşitsizlik derinleşirken, emekçilerin durumu değişmedi. Sermaye birikimi, serveti katlarken yoksulluğu büyütüyor ve Marx’ın 150 yıl önce vurguladığı yapısal eşitsizlik günümüzde de sürüyor.

  • Emekli Promosyon Ücretlerinde Rekabet Kızıştı: Emekli Maaşı Promosyonu Hangi Bankada Daha Yüksek? İşte Güncel Promosyon Ücretleri

    Bankalar, emekli müşterilerini çekmek amacıyla promosyon yarışını hızlandırdı. Ocak ayında emekli maaşlarına yapılacak artış öncesinde, bazı bankalar 3 yıl süreli taahhüt karşılığında promosyon ödemelerini 32 bin TL’ye kadar yükseltiyor. Promosyon miktarı, emeklinin maaşı ve bankanın belirlediği ek koşullara göre değişiklik gösteriyor. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklileri ile yetim aylığı alanlar da bu kampanyalardan yararlanabiliyor.

  • Mahfi Eğilmez’den TCMB’ye Kritik Tavsiye: “Ben Olsam Aralıkta Faizi Değiştirmem”

    İktisatçı Mahfi Eğilmez, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 7 Kasım Cuma günü açıklayacağı yıl sonu enflasyon raporu öncesinde, bankanın tahmin aralığını güncellemesi gerektiğini belirtti. Eğilmez ayrıca Ekim ayı enflasyon verilerini ve piyasaların merakla beklediği Aralık ayı faiz kararını değerlendirerek, “Ben olsam aralıkta faizi değiştirmem” yorumunda bulundu. Eğilmez, CNBC-e yayınında TCMB’nin enflasyon raporu toplantısına ilişkin önemli uyarılarda bulundu.

  • Düşünce Kuruluşu:  İngiltere borç krizine gidiyor

    Metin, İngiltere’nin yatırımcı güvenini kaybetmesi hâlinde acil kemer sıkma, göçmen sınır dışı politikalarının sertleştirilmesi, net-sıfır hedeflerinin iptali gibi politik adımlar öneriyor. Rapor, finans çevrelerinin Reform UK partisine ilgisinin arttığına işaret ediyor.

  • Fitch’ten 2026 Analizi: Türk Bankaları İçin Pozitif Beklenti

    Fitch Ratings, Türk bankalarının karlılıklarında 2026 yılında iyileşme bekliyor. Fitch Ratings Bankalar Direktörü Ahmet Emre Kılınç, “Gelecek yıl bankaların karlılıklarının bu yıla göre görece daha iyi olacağını öngörüyoruz. Birçok bankanın ihraç yaptığını gördük. Bu da dış piyasalara erişim olduğunu gösteriyor” dedi. Kılınç, faiz indirimlerinin başlamasının bankaların karlılıklarını destekleyeceğini belirterek, 2026’da bankaların karlılıklarının bu yıla göre görece daha iyi olacağını düşündüklerini ifade etti.

  • Michael Burry’den yeni “Big Short”: Ünlü yatırımcı Nvidia ve Palantir’e karşı 1 milyar dolarlık düşüş pozisyonu aldı

    "The Big Short” filmiyle ünlenen ve 2008’de ABD mortgage balonunu patlamadan önce öngören yatırımcı Michael Burry, bu kez yapay zekâ sektörüne karşı dev bir bahis açtı. Burry, AI çip devi Nvidia ve yazılım şirketi Palantir hisselerinin düşeceğine yönelik toplam 1 milyar doların üzerinde put opsiyonu aldı

  • Kaja Kallas’tan Türkiye Vurgusu: “AB için Kilit Bir Ortak”

    AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, ocak ayında AB dönem başkanlığını devralacak olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni (GKRY) ziyaret ederek Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos ile Lefkoşa’da ortak basın toplantısı düzenledi.

Benzer Haberler