Paraanaliz

FÖŞ yazdı:  Global tahvil piyasası her an arıza yapabilir

Finansal cehalet Türkiye’ye özgü değil. Dünyanın her hangi bir  yerinde sıradan bir homo sapiense  “Fed hangi piyasadan korkar?” deseniz, “Haaah?  S&P500 herhalde” der. Halbuki, Fed ve diğer Merkez Bankaları (MB) için “piyasa” tahvil dünyasıdır. Tabii, S&P500 bir gecede %10 düşerse, yalnız Powell değil, Biden da bir iç çamaşırı kazası yaşar, ama kastettiğim o değil. Sistemik açıdan, ekonomik istikrar açısından MB’ı sürekli tahvil pazarını gözetler. Çünkü, bu pazar para politikasının (ticari bankalarla birlikte) iki halka aktarım kanalından biridir. Bizde ticari bankalar kredi aktarım mekanizmasını kontrol eder, Avrupa ve Japonya’da  da kısmen durum böyledir. Velakin, Anglo-Saxon ülkelerinde para politikasının nabzı getiri eğrisinden okunur.

 

İşte, bu tüm dünya ekonomisin üstünde inşa edildiği dev pazarda panik işaretleri var. Aşağıda izah edeceğim biri dizi senaryoda, 2022 yılının ilk ve ufak çaplı global mali spazmı borsalardan değil, tahvil pazarında çöküşten kaynaklanacak.

 

Niye endişeliyim?

 

Üstelik, Fed’in 2022-2023 döneminde 6-7 faiz artırımı yapacağı, ek olarak da $2 trilyon bilançosundan ipotek seneti ve devlet tahvili satacağı genel kabul gören senaryoda, tüm devlet ve şirketler için borçlanma piyasasında rekabet  artarken, düşük kredi notuna layık görünenlerin  finansmana erişiminin aksaması söz konusu. FÖŞ’ün naçiz kanaati, Fed oyun planı ne ABD devlet tahvili getiri eğrisinde, ne de devlet tahvili – yüksek kredi notlu kurumsal tahvil- junk tahvil arasındaki spreadlere tam olarak yansıdı.

Eğer Fed’i faiz artırımından vazgeçirecek  bir yol kazası arıyorsanız,  yukarda andığım üçlüye bakın.  Bu birbirine bağlı hareket eden üçlü sacayağında işlemler sığlaşır, ya da faizler çok hızlı yükselirse, Fed’de hoşafın yağı kesilir. Bir takım aklı-eveller böyle bir senaryonun hisse senetleri için olumlu olduğu görüşünde ki, vahim hatadır.   Fed’in bir kez daha yön değiştirmesi hem kendi itibarını yıkıp borsaları rehberlikten mahrum eder, hem de borsacılar bu manevranın anlamını çok iyi bilir:  Hastalık finansal sistemden ekonomiye bulaştı, durgunluk geliyor. Durgunluk gelince de şirket karları zayıflar ve Borsalar ayı pazarına girer.

Bu senaryo gerçekçi mi?  Evet, bence önümüzdeki 3 ayda yukarda çizdiğime benzer kısa soluklu, fakat büyük kayıplara neden olan bir vaka yaşanması olasılığı artık %60. Öte yanda, S&P500 de  ayı pazarına girecek olsa da, reel ekonomiye bulaşmanın çok mütevazi kalacağı görüşündeyim.

Bu felaket senaryosunun kıvılcımları ne olabilir?

 

Bu yılın başında Türkiye’de bol heyecanlı, ama dünyada magazin anlamında vasat bir yıl geçireceğimizi tahmin etmiştim. Dünya ekonomisinin görünümü hıza bozulurken, Türkiye’de ekonomi ve piyasaları tamir etmek nerdeyse imkansız hale gelecek.

 

FÖŞ

 

Websitemde eğlenceli paylaşımlar burada

 

Real Turkey  Channel İngilizce YouTube kanalımız, 28.300 abonemiz var, bir göz atın

 

 

 

 

Exit mobile version