Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Güldem Atabay: Biz “batan gemiyi” izlerken G7 “Küresel Asgari Vergi” konusunda anlaştı…

Türkiye iç siyasette olağanüstü günlerden geçiyor. Sedat Peker videoları ile ifşa edilen ilişkiler sonrasında “hiçbir şey olmasa da aslında çok…

Güldem Atabay: Biz “batan gemiyi” izlerken G7 “Küresel Asgari Vergi” konusunda anlaştı…

Türkiye iç siyasette olağanüstü günlerden geçiyor. Sedat Peker videoları ile ifşa edilen ilişkiler sonrasında “hiçbir şey olmasa da aslında çok şey oluyor.” Bu değişim akarsuyun derin bir akıntısı gibi seçime yönelik anketlere yansırken 20 yıllık AKP iktidarının eriyişine tanık oluyoruz.  Bu muazzam batağın suyun yüzüne vurmasıyla eş zamanlı olarak ekonomide yaşanan sıkıntılar da hiç sürpriz değil elbette. Keza iktidar odakları, çevrelerinde kurdukları saadet zincirini semiz tutmakla meşgulken yönetim sorununun hayatlarımıza en çok dokunan iki alanı varsa biri adalet biri de hiç kuşkusuz ekonomi yönetiminin neden olduğu yaygın fakirleşme.

Biz Türkiye içinde bu çok kritik dönemeçten geçerken, dünya da COVID-19 salgının ekonomik krizinden çıkışta yeni bir düzen kurmanın peşinde. Radikal söylemleri iktidara taşıdığı için globalleşmenin yarattığı gelir adaletsizliği, hedeflerden bir tanesi. “Kapsayıcı büyüme” konusunda çok yeni çalışmalar var. Fakat bu sorunun çözümünde yol almak kolay değil ve uzun soluklu bir çaba gerektiriyor. Benzer şekilde, vergi cennetlerinin ülke ekonomilerinde yarattığı gelir kaybı ve üretimin başka ülkelere taşınması sonucunda ortaya çıkan zincirde COVID-19’la şahit olduğumuz domino etkisinin yarattığı sıkıntılar küresel ekonominin gündemindeki bir başka konu.

ABD’de Biden hükümetinin ısrarı ve Hazine Bakanı Yellen’ın liderliğinde hafta sonunda G7 (yedi zengin ülkeler grubu) toplantılarında işte bu “küresel asgari vergi oranı” konusunda anlaşma sağlandı. G7 Maliye Bakanları Cumartesi günü, ilerleyen dönemlerde dünya çapında bir anlaşmanın temelini oluşturabilecek en az %15’lik küresel asgari kurumlar vergisi oranının oluşturulması için önemli bir anlaşma imzaladılar.

Yellen’in, “kurumlar vergisi oranlarında 30 yıllık bir aşağı yarış” olarak adlandırdığı bu anlaşma, dünya ülkelerinin kurumsal vergi oranlarını düşürerek çok uluslu şirketleri cezbetmek yarışını sona erdirmeyi amaçlıyor. Böylece büyük ekonomiler, çok uluslu şirketleri satışlarının nerede yapıldığına bakılmaksızın kârları ve vergi gelirlerini düşük vergi uygulayan ülkelere kaydırmaktan caydırmayı amaçlıyor. Özellikle son 40 yılda küreselleşmenin avantajlarından faydalanan çok uluslu şirketler artan oranda ilaç patentleri, yazılım ve fikri mülkiyet üzerindeki telif hakları gibi maddi olmayan kaynaklardan elde ettikleri gelirden düşük vergi ödemek için şirket merkezlerini bu tür düşük vergi cennetlerini taşımakta.

Söz konusu anlaşma, OECD’nin uzun yıllardır 140 ülke ile sınır ötesi dijital hizmetlerin vergilendirilmesi ve küresel kurumsal asgari vergi de dâhil olmak üzere vergi matrahı erozyonunun engellenmesi için yürüttüğü müzakerelerin üzerine inşa edildi.

“KÜRESEL ASGARİ VERGİ ORANI” NASIL ÇALIŞACAK?

Çok uluslu şirketlerin denizaşırı kârları için geçerli olacak. Hükümetler yine istedikleri yerel kurumlar vergisi oranını belirleyecek ancak şirketler belirli bir başka ülkede daha düşük oranlar ödüyor iseler, kendi hükümetleri vergilerini asgari orana “çekerek” ve kâr kaydırma avantajını ortadan kaldırabilecek.

Anlaşma, uluslararası vergi yasalarını değiştirme yolunda uzun ve meşakkatli bir süreci de beraberinde başlatıyor. Müzakereciler, G20 liderlerinin Temmuz ayında İtalya’da yapacağı toplantıda bağlayıcı bir anlaşmaya doğru bu sene bitmeden ilerlemeyi umut ediyor.

Uluslararası vergi uzmanları yıllardır azalan “vergilendirme” konusunda uyarmakta.  Küresel ortalama kurumlar vergisi oranı 1980’de yaklaşık %40’ken 2020’de yaklaşık % 23’e gerilemiş durumda. Bir ekonomist ekibi tarafından yapılan araştırmaya göre, 2017 yılında dünyanın en büyük çok uluslu firmaları 700 milyar dolar kadar vergi ödemeleri gerekirken, bu tutar vergi cennetlerinde saklandı.

KİM FAYDA, KİM ZARAR GÖRECEK?

G7’yi oluşturan Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere ve ABD’nin Londra’da imzaladığı anlaşma, Biden yönetiminin dünya çapındaki şirketlerin ödediği vergilere bir zemin koyma çabaları adına büyük bir başarı. Anlaşmaya göre, ABD merkezli teknoloji devlerinin denizaşırı kârlarına uygulanan bazı vergilendirme haklarından vazgeçmesi söz konusu.

Diğer hükümetlerin küresel bir asgari vergiyi kabul etmesini sağlamak, Biden’ın ABD’de kurumlar vergisi oranını % 21’den %25-28’e çıkarma hedefi için kritik önemde. Çünkü şirketlerin merkezlerinin nerede olduğuna bakılmaksızın ödenen bir vergide küresel bir alt sınır standardı olması Amerikan işletmelerinin operasyonlarını veya fikri mülkiyetlerini daha düşük vergi oranlarına sahip ülkelere kaydırmalarından vazgeçirmeye kısmen yardımcı olacak. Bu da dev yatırım harcamalarını başlatmak üzere olan Biden hükümeti için önemli bir finansman kaynağı olacak.

Yine de %15 “küresel asgari vergi oranı” ABD’li şirketleri uluslararası merkezlere yönelmekten alıkoymayacak bir seviye. O anlamda dünya düzeni değişmiyor. Ancak, Yellen’ın vurguladığı, COVID-19 sonrası dünyada ülkelerin özellikle devleşen çok uluslu şirketlerden daha fazla vergi toplaması ve bu fazlanın küreselleşmeden zarar gören sınıflara aktarılması gereği.

Ekonomilerini % 15’in altındaki ultra düşük kurumlar vergisi oranları üzerine inşa eden İrlanda (512,5), Macaristan (%9) ve hatta Çek Cumhuriyeti (%19) gibi vergi cenneti olarak gelir yaratan ülkeler anlaşmaya sert muhalefet ediyor. Google, Facebook ve benzer dev şirketler 1990’ların başından beri Dublin’de kurdukları şirketlerle orada istihdam yarattılar ve İrlanda hazinesini büyük ölçüde zenginleştirdiler.

Yazının tamamı burada.

BAKMADAN GEÇME

  • Endeksa Konut Değer Raporunu: Konut Satış Fiyatları Kasım Ayında %28,4 Arttı

    Yapay zekâ ile gayrimenkul değeri hesaplayan ve bu sayede alım satım işlemlerinin güvenle yapılmasını sağlayan Endeksa, Kasım 2025 Konut Değer Raporunu açıkladı...

  • Çelikler Holding, asılsız istihdam iddialarını yalanladı

    Çelikler Holding, son günlerde bazı basın yayın organlarında, termik santral ve maden işletmelerindeki istihdam yapısına ilişkin gerçeği yansıtmayan haberlerin yer alması üzerine kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla açıklama yaptı...

  • Japonya’da Enflasyon 44 Aydır Hedefin Üzerinde: Faiz Artışı Beklentisi Güçleniyor

    Japonya’da tüketici enflasyonu Kasım ayında sınırlı gerilemeye rağmen üst üste 44’üncü ayda da Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) yüzde 2’lik hedefinin üzerinde kaldı. Enflasyonun kalıcılığı, BOJ’un bu hafta sonuçlanacak toplantısında politika faizini yaklaşık 30 yılın en yüksek seviyesine çıkarabileceği beklentilerini güçlendirdi.

  • Gedik Yatırım, MLP Sağlık’ı Model Portföyüne Ekledi

    2026 yılında net satışlarda reel büyüme ve FAVÖK marjında da 2025’e kıyasla 50bps artışla %27.8 seviyesine yükseleceğini öngörüyoruz...

  • Yapı Kredi Yatırım’dan Strateji Raporu

    Meşhur değer yatırımcısı Benjamin Graham ve öğrencisi Warren Buffett ve ortağı Charlie Munger gelmiş geçmiş en önemli uzun vadeli değer yatırımcılar arasında gösteriliyor...

  • AMB Faizleri Sabit Tuttu, 2026’da Yükseltebilir 

    Avrupa Merkez Bankası (ECB), euro bölgesinde ekonomik büyümenin beklentilerin üzerinde seyretmesi ve enflasyonun hedefe yakın seyretmesi nedeniyle faiz oranlarını üst üste dördüncü toplantıda da sabit bıraktı. ECB yönetimi, para politikasında önceden belirlenmiş bir patika olmadığını vurgulayarak kararların veri odaklı ve toplantı bazında alınmaya devam edeceğini açıkladı.

  • Ak Yatırım’dan Ahlatcı DoğalGaz ve Enerya Enerji için hisse değerlendirmesi

    Doğal gaz dağıtımı, katılım bankacılığı ve altın madenciliği alanlarında faaliyet gösteren Ahlatcı Doğal Gaz ve Enerya Enerji, defansif nakit akışları ile yüksek büyüme potansiyeline sahip iştiraklerin benzersiz bir birleşimini sunmaktadır...

  • ANALİZ: ABD Enflasyonu Düştü, Acep Ölçüm Hatası Mı?

    Kasım ayına ilişkin ABD enflasyon verisinin beklentilerin çok altında gelmesi piyasalarda ilk etapta olumlu bir hava yaratsa da, Wall Street ekonomistleri rakamların güvenilirliğini sorguluyor. Uzmanlara göre, yakın dönemde yaşanan hükümet kapanması nedeniyle veri toplama sürecinin aksaması, enflasyon rakamlarında aşağı yönlü ciddi bir sapmaya yol açmış olabilir.

  • Piyasanın ‘Rüya Takımı’ 2026’da Ne Bekliyor? 🎉

    Piyasalarda 2025’in sonuna gelirken gözler 2026’ya çevrildi. Peki 2026’da yatırımcıları neler bekliyor? Borsa, döviz, altın, tahvil piyasası ve kriptoda nasıl hareketler görebiliriz? Integral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer ve Perihan Tantuğ’un moderatörlüğünde, Murat Sağman, Cüneyt Paksoy, Atilla Yeşilada, Ali Perşembe ve Emrah Lafçı hem 2025’i değerlendirdi hem de 2026’ya yönelik beklentilerini anlattı…

  • 2026’ya Girerken ABD Borsaları İçin Riskler Artıyor

    ABD hisse senetleri 2026 yılına güçlü bir ivmeyle ve iyimser beklentilerle giriyor. Yapay zekâ odaklı büyüme hikâyesi, şirket kârlılıkları ve ekonomik dayanıklılık algısı piyasaları desteklerken, yatırımcıların göz ardı edemeyeceği önemli riskler de birikiyor. Değerleme seviyelerinden faiz patikasına, jeopolitikten ticaret politikalarına kadar uzanan bu riskler, ABD borsalarının üst üste dördüncü güçlü yılı yaşamasını zorlaştırabilir.

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

Benzer Haberler