Sosyal Medya

Ekonomi

DEVA Partisi: “Üç yılda üç milyon vatandaşın yoksullaşması taraflı cumhurbaşkanlığı sisteminin ürünüdür”

TÜİK’in açıkladığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (2020), DEVA Partisi’nin ısrarla vurguladığı gibi kötü yönetimin Türkiye’de gelir dağılımını bozduğunun ve yoksulluğu artırdığının somut ve çarpıcı bir göstergesi olmuştur...

DEVA Partisi: “Üç yılda üç milyon vatandaşın yoksullaşması taraflı cumhurbaşkanlığı sisteminin ürünüdür”

TÜİK’in açıkladığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (2020), DEVA Partisi’nin ısrarla vurguladığı gibi kötü yönetimin Türkiye’de gelir dağılımını bozduğunun ve yoksulluğu artırdığının somut ve çarpıcı bir göstergesi olmuştur.

Taraflı Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ülkemizi daha fazla yoksullaştırmaktan başka bir neticesi olmayacaktır.

Yoksulları muhalefete havale eden anlayış sorunları çözemez

Hükûmet; yoksulluğu ve bozulan gelir dağılımını görmezden gelmekten ve hatta son dönemlerde sıkça gördüğümüz gibi yoksullukla alay etmekten vazgeçmelidir.

Zenginin daha zengin yoksulun daha yoksul hale geldiği, zenginin iktidar tarafından korunduğu ve desteklendiği, yoksulların ise muhalefete havale edildiği bu yönetim anlayışı değişmedikçe Türkiye’nin sorunlarının kalıcı olarak çözülmesi mümkün değildir.

En zengin ile en fakir arasındaki gelir farkı 26 katı aştı

TÜİK’in yayınladığı ve 2019 verilerine dayanan araştırma sonuçlarına göre; en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay yüzde 47,5’e yükselirken, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay yüzde 5,9’a düşmüştür.

Gelirden en fazla pay alan yüzde 5’in elde ettiği gelirle en az pay alan yüzde 5’in elde ettiği gelir arasındaki fark 22 kattan 26,2 kata çıkmıştır. TÜİK yüzde 1’lik gelir dilimlerine ilişkin verileri yayımlamamaktadır. Bu veriler yayımlanmış olsaydı gelir dağılımındaki uçurumun çok daha vahim olduğu açıkça görülebilecekti.

Benzer şekilde gelir dağılımındaki eşitsizliği ölçen Gini katsayısı 0,41 olmuştur. Bu, gelir dağılımında bozukluğun çıktığı kötü seviyeyi göstermektedir.

24 milyon kişi günlük 48 liranın altında gelirle yaşıyor

Medyan gelirin yüzde 70’i dikkate alınarak hesaplanan göreli yoksulluk oranı yüzde 29 olarak gerçekleşmiştir. Bu, 23 milyon 743 bin kişinin günlük 48 lira (aylık 1.446 TL) ve altında gelirle yaşamak durumunda olduğunu göstermektedir. Açlık sınırı, yoksulluk sınırı ve asgari ücret dikkate alındığında bu gelir düzeyinin yetersizliği çok daha iyi ortaya çıkmaktadır.

Yoksulluk kalıcı hale gelmektedir. Sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,0 puan artarak yüzde 13,7 olmuştur.

3 yılda 3 milyon yoksul daha

2020 yılında gelir dağılımındaki adaletsizliğin ve yoksulluğun daha da kötüleştiği açıktır.

Dünya Bankası verilerine göre 2020 yılında yoksulluk sert bir şekilde yükselmiştir. Günlük 1,90 dolar eşiğine göre hesaplanan ve daha önce sıfırlanan mutlak yoksulluk oranı 2019 yılında yüzde 0,4 olmuştur. Günlük 5,5 dolar eşiğine göre hesaplanan ve 2018 yılında yüzde 8,5 olan yoksulluk oranı 2020 yılında yüzde 12,2’ye çıkmıştır.

Taraflı Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle beraber 3,2 milyon kişi daha yoksulluk içine düşmüştür.

22 milyon kişi maddi yoksunluk çekiyor

Bazı temel ihtiyaç maddelerine sahipliği ve bazı temel ihtiyaçların karşılanma durumunu ölçen ciddi maddi yoksunluk oranı 2019 yılında yüzde 26,3 iken 2020 yılında yüzde 27,4 olarak gerçekleşmiştir. Diğer bir ifadeyle 22 milyon 433 bin kişi maddi yoksunluk içindedir.

Halkımızın hayat standardı düşük seviyede

Hanelerin yüzde 59,3’ü evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 37,3’ü iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 32,2’si beklenmedik harcamaları, yüzde 20,3’ü evin ısınma ihtiyacını, yüzde 58,0’i eskimiş mobilyaların yenilenmesini karşılayamaz durumdadır.

Nüfusun yüzde 36,7’si konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu, yüzde 34,7’si sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemleri yaşarken yüzde 22,6’sı trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaşmıştır.

BAKMADAN GEÇME

  • TCMB’den Ekim’de Faiz İndirimi Sinyali: Piyasa Beklentisi Yüzde Kaç?

    Bloomberg HT’nin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ekim ayı faiz kararına ilişkin düzenlediği ankete göre, piyasalar TCMB’nin bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 150 baz puan indirerek yüzde 39’a çekmesini bekliyor.

  • Konut Satışlarında ‘İş Yatırım’ dan Dikkat Çeken Analiz

    İş Yatırım’ın hazırladığı konut sektörü verilerine göre, Türkiye’de konut satışları Eylül 2025’te güçlü bir ivme yakalayarak 150.657 adede ulaştı. Yıllık bazda %6,9’luk artış kaydeden satışlar, özellikle ipotekli işlemlerdeki %34,4’lük sıçramayla dikkat çekti.

  • ING Yatırım’dan Yıl Sonu Enflasyon ve Faiz Tahmini

    Eylül ayına ilişkin enflasyon verisinin beklenenden yüksek gelmesi, tüm ekonomik hesaplamaları yeniden şekillendirdi. Yıl sonuna yönelik tahminler güncellenirken, ING Yatırım Genel Müdürü Murat Yılmaz, yıl sonuna kadar yapılacak iki Para Politikası Kurulu toplantısında Merkez Bankası’nın toplam politika faizi indirimlerinin 300 baz puanı aşmayacağını öngördüklerini ifade etti.

  • Memurların Fazla Mesai ve Gündelik Ücretlerine Zam: 2026 Ücretleri Belli Oldu

    2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ne göre, devlet memurlarının saatlik fazla mesai ücretinde önemli bir artış yapılacak. 2025 yılında 12,80 TL olan saatlik fazla mesai ücreti, 1 Ocak 2026 itibarıyla %29,3 artışla 16,55 TL’ye yükselecek.

  • Trump ve Putin Görüşme Kararı Aldı, Piyasalarda Hareket Başladı

    Dün ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir teleton görüşmesi yaptışar. O görüşmede bir başka ve bu kez yüz yüze görüşmenin kararı çıktı. Trump ve Putin muhtemelen 2 hafta içinde Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de görüşecek. Görüşmenin konusu doğrudan doğruya Ukrayna savaşını bitirmek olacak.

  • Dikkatlerden Kaçan Bomba Operasyon: Eski TCMB Başkan Yardımcısı ve Eski BKM Genel Müdürü Tutuklandı

    Sabah saatlerinde herkes Can Holding'e yönelik 2. Dalga operasyon haberine dikkatlerini vermişken, en az onun kadar önemli bir operasyonun haberi gözlerden kaçtı.

  • SASA’ya Dev Yatırım Adımı:Yumurtalık’taki O Alan ‘Özel Endüstri Bölgesi’ İlan Edildi

    Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu, geçen Cuma gününü Cumartesi'ye bağlayan gece saat 00.18’de Resmî Gazete’de yayımlanan “Cumhurbaşkanlığı Kararı”nı paylaştı. Kararda, Adana ili Yumurtalık ilçesinde yer alan ve ekli haritada sınırları gösterilen alanın, 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu’nun 4/Ç maddesi uyarınca “SASA Polyester Sanayi Anonim Şirketi Yumurtalık Özel Endüstri Bölgesi” olarak ilan edilmesine karar verildiği belirtildi.

  • Reuters: Kredi Riski Balonla Buluştu — Piyasalar “Güvenli Liman”a Kaçıyor

    ABD borsalarında yüksek değerlemeler, yapay zekâ (AI) balonu endişeleri, hükümetin kapanması ve Washington–Pekin hattındaki gerilim derken, şimdi de bölgesel bankalar kaynaklı kredi riski gündemde. Zions ve Western Alliance’ın açıkladığı zararlardan sonra banka hisseleri sert düştü. Piyasalar panik moduna geçerken, altın fiyatı 4.378 dolar ile rekor kırdı ve yatırımcılar Fed’in faiz indirimine gideceği beklentisini güçlendirdi.

  • Bloomberg: Türk Lirası Yeni Rekor Düşüşte — Kademeli Değer Kaybı Devam Ediyor

    Türk lirası haftayı 41,95 seviyesinden kapatarak tarihî dip seviyesini yeniledi. Bloomberg’e göre, piyasa beklentileri TCMB’nin kontrollü bir değer kaybına izin verdiği yönünde. Liranın zayıflama hızı, enflasyon oranının altında kaldığı sürece politika çerçevesine uygun görülüyor. Uzmanlar, bu stratejinin “öngörülebilir ama kalıcı bir değer kaybı” anlamına geldiğini belirtiyor.

  • Trump–Putin Zirvesi Yeniden Gündemde: “Barış Planı mı, Zaman Kazanma Hamlesi mi?”

    ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ikinci kez yüz yüze görüşmeye hazırlanıyor. Alaska’da yapılan ilk zirveden sonuç alınamamasına rağmen Trump, “Ukrayna savaşını bitirme” hedefiyle yeni bir buluşma planladığını açıkladı. Ancak uzmanlar, bu adımın Putin üzerindeki diplomatik baskıyı azaltabileceği ve Ukrayna’ya yönelik desteği zayıflatabileceği uyarısında bulunuyor. Görüşmenin planlanan adresi Budapeşte, Avrupa başkentlerinde kuşkuyla karşılandı.

  • İş Yatırım Doğuş Otomotiv (DOGAS) Analizi: 3Ç25 Kar Tahmini

    Borsada bilanço zamanı başladı. Pek çok yatırım kuruluşu da bilançolardaki 3.çeyrek kar tahminlerini analizlerini ele almaya başladı. Aşağıda İş Yatırım'ın Doğuş Otomotiv için yaptığı kar tahminini bulacaksınız.

  • Akbank’tan Ekim Enflasyon Tahmini: “Yıllık Enflasyon %33,2 ile Yatay, Politika Duruşu Kritik Eşik Öncesinde”

    Akbank Ekonomik Araştırmalar birimi, ekim ayı için enflasyon tahminini %2,8 olarak açıkladı. Buna göre yıllık enflasyonun %33,2 seviyesinde yatay kalması bekleniyor. Banka, yıl sonu için tahminini %32,0 düzeyinde korurken, TCMB’nin Kasım Enflasyon Raporu’nda tahmin bandını yukarı yönlü güncellemesinin muhtemel olduğunu belirtiyor. Raporda ayrıca döviz kurundaki ılımlı seyir ve enflasyon katılığına dikkat çekilerek, para politikasının önümüzdeki dönemde kararlılıkla sınanacağı vurgulandı.

  • IMF Uyardı: Sakin Görünen Küresel Finansal Zeminin Altında Riskler Büyüyor

    IMF’nin son Küresel Finansal İstikrar Raporu, finansal sistemde “görünürdeki sükûnetin” altında giderek artan risklere dikkat çekiyor. Aşırı değerlenmiş varlık fiyatları, tahvil piyasalarındaki baskılar, yükselen kamu borcu ve banka dışı finansal kurumların (NBFI) artan etkisi, küresel istikrarı tehdit ediyor. Fonların zorunlu satışları, doların değer kaybı ve gelişen ülke tahvillerine yoğun sermaye girişi gibi gelişmelerin, yeni kırılganlıklar yaratabileceği vurgulanıyor.

Benzer Haberler