Sosyal Medya

Döviz

TCMB 2022 para politikası metninde dikkat edilmesi gerekenler

Tüketici fiyatları enflasyonunun (TÜFE) resmi TÜİK verisiyle dahi %40’lara yöneleceğini izleyeceğimiz 2022 yılına ait para politikası metnine %5 enflasyon hedefinden…

TCMB 2022 para politikası metninde dikkat edilmesi gerekenler

Tüketici fiyatları enflasyonunun (TÜFE) resmi TÜİK verisiyle dahi %40’lara yöneleceğini izleyeceğimiz 2022 yılına ait para politikası metnine %5 enflasyon hedefinden bahsederek başlayan bir merkez bankasının yazdıklarını değerlendirmek çok keyifli bir çaba değil.  Ancak, para politikasında son yıllarda yapılan büyük hatalar eşliğinde Türk lirasını korumakla yükümlü TCMB’nin neleri göze aldığını bilerek 2022 metnini de taramak gerekli.

Kavcıoğlu yönetimindeki kurum açıkladığı çerçeve içinde yükselen enflasyona karşı faiz indirerek tepki verişinin “fiyat istikrarını sürdürülebilir bir zeminde oluşmasını sağlayacak şekilde uygulanmasına devam edilecektir” diyerek faiz enflasyonun nedenidir temel inancına sadık kalacağını da açıklamış oluyor. Bu da 2022 içinde, faiz indirimlerinin devam edileceğinin dolambaçlı ilanı aslında. Aşağıdaki paragraftan Aralık 2021’de faiz indirimlerine ara verildiğini anlamakla birlikte, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları faiz indirimlerimin devam edeceği yönünde.  Dolayısıyla, TCMB metnine rağmen belki ilk 20 Ocak’taki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında yeni bir faiz indirimi beklemek de gerekli bu açıdan bakınca.  Çünkü Banka, uyguladığı düşük faiz politikasının fiyat istikrarını sürdürülebilir kılmanın aracı olduğunu ve bu uygulamaya devam edeceğini söylüyor.

“TCMB, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirerek politika faizinde Eylül-Aralık döneminde toplamda 500 baz puan indirim yapmıştır. Böylelikle TCMB, aralık ayında, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki arızi faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin ima ettiği alanın kullanımının tamamlanmasına karar vermiştir.”

Diğer yandan TCMB’nin özellikle Kur Korumalı Mevduat (KKM) için verdiği doğrudan ve dolaylı 17 milyar dolarlık döviz satışı ile verdiği destek veri olarak alındığında, döviz mevduatlarında çözülme yaratma önceliğinin 2022’de de para politikasının ana omurgasını oluşturacağını anlıyoruz.  Faiz indirimleri devam edip de enflasyon yükselirken bu amacına nasıl ulaşacağının sinyalleri de elbette metnin içinde: Bankalarda bulunan döviz mevduatlarının “bankalar ve dolaylı olarak döviz mevduat sahipleri” için maliyetlerini artırmak. Bu hafta içinde TCMB’nin bankalara yolladığı mektupla döviz mevduatlarının TCMB’ye yatan karşılık oranı üzerinden nasıl %1,5 komisyon almayı planladığını zaten Paraanaliz’de mercek altına almıştık. Döviz mevduatlarında belli bir seviyede çözülme yaratan bankalar bu komisyondan muaf tutulacakken, diğerleri bu ek maliyeti büyük olasılıkla zaten müşterilerine yansıtma yoluna gidecek. Hane halkı döviz mevduatlarını KKM’nin ilanına rağmen çözme yönünde istekli görünmezken, bu adımların sistem dışına kaç tehlikesini artıracağını vurgulamakta fayda var.

2022 Para Politikası metnindeki önemli be olumlu vurgu, döviz kuru hareketlerinin serbest piyasada, arz-talep ile belirlenmesi sistemine sadık kalınacağı.  Fakat zorunlu karşılıkları araç olarak kullanacağını açıklayan bankanın dolaylı döviz satışları eşliğinde bu serbestiyet de doğal olarak zedelenmiş olmakta.  Doğrudan döviz satışları bir merkez bankasının en temel araçlarından biriyken, bu tür müdahalelerin Banka kanununa aykırı olmasına rağmen gizli yapılması doğal arz-talep dengesinin oluşmasında engel. Diğer yandan munzam karşılıklar yine bir merkez bankasının likidite yönetiminde en temel araç iken, yaratılacağı açıklanan ekstra cezai maliyetler ise bu araç kullanımının doğal sınırlarının aşılma isteğini netleştirmekte. 

TL’ye yüksek enflasyona rağmen faiz indirimleri ile derin negatif faiz verdirilirken, TL mevduatların nasıl özendirileceği de ayrı bir merak konusu olarak metinde izlenmekte.

Banka brüt döviz rezervlerini artırmaya kararlı olduğunu vurgularken, TCMB’nin yoğun TL müdahaleleri eşliğinde döviz yükümlülükleri hariç net rezervlerini ve swap hariç net-net rezervlerini nasıl artıracağı da ayrı bir merak konusu olacak 2022’de.  Yeni swap anlaşmalarının brüt rezervleri artırdığı gerçeği bir yana, %70’e yakın dolarlaşmış mevduatlarda anlamlı olabilecek 50-60 milyar dolarlık çözülme olmaksınız net rezervlerin artması kolay görünmüyor.

Diğer yandan likidite yönetiminde bir öneli veri de metnin içinde dikkat çekmekte: ” reeskont kredisi kullanımı 18,9 milyar ABD doları düzeyinde. Reeskont kredilerinin TCMB döviz rezervlerine katkısı ise 20,7 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiş olup, söz konusu katkının yıl sonunda 21 milyar ABD doları seviyesine yükselmesi beklenmektedir.”  Bu kredinin kullanımına ait gidişat ise 2022 boyunca bankanın rezerv satışları eşliğinde dikkatle izlenecek bir veri olarak not edilmeli.

Son olarak da 2022 Para ve Kur Politikasında en önemli veri olan PPK takvimi de aşağıda.

GA.

TCMB 2022 Yılı Para ve Kur Politikasının Temel Çerçevesi

1. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) temel amacı fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmektir. Hükümetle birlikte belirlenen orta vadeli enflasyon hedefi yüzde 5 olarak korunmuştur. Para politikası, enflasyonu bu hedefe kademeli olarak yaklaştıracak şekilde oluşturulacaktır.

2. 2022 yılında, enflasyon hedeflemesi rejiminin fiyat istikrarının sürdürülebilir bir zeminde oluşmasını sağlayacak şekilde uygulanmasına devam edilecektir.

3. TCMB’nin temel politika aracı bir hafta vadeli repo ihale faiz oranıdır.

4. TCMB zorunlu karşılıkları fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doğrultusunda destekleyici bir araç olarak kullanacaktır. Bu çerçevede, 2022 yılında Rezerv Opsiyon Mekanizması tamamen sonlandırılacak, yabancı para yükümlülüklerin maliyetleri artırılırken, Türk lirası mevduat gelişimini destekleyecek mekanizmalar önceliklendirilecektir.

5. TCMB, fiyat istikrarı açısından destekleyici bir unsur olan finansal istikrarı da gözetmeye devam edecektir. Bu kapsamda, TCMB 2022 yılında, parasal aktarım mekanizmasının sağlıklı işleyişini sağlamak ve makro finansal istikrara ilişkin riskleri sınırlamak amacıyla, elindeki politika araçlarını en etkin şekilde kullanacaktır.

6. Dalgalı döviz kuru rejimi sürdürülecek ve döviz kurları, serbest piyasa koşullarında, arz ve talep dengesine göre oluşacaktır.

7. Para politikasının etkinliği ve finansal istikrar açısından TCMB döviz rezervlerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. TCMB 2022 yılında da piyasa koşullarının uygun olması durumunda rezervlerini artırmaya devam edecektir.

8. TCMB, 2022 yılında şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda politika iletişimine ve veri paylaşımına devam edecektir.

BAKMADAN GEÇME

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

  • TCMB Anketi: Enflasyon Beklentilerinde Gerileme Devam Ediyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ağustos 2025 anket sonuçları, hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcılarının 12 aylık enflasyon beklentilerinde düşüş olduğunu ortaya koydu. Hanehalkı beklentisi %54,1’e, reel sektör beklentisi %37,7’ye ve piyasa katılımcıları beklentisi %22,8’e geriledi. Uzmanlara göre, bu eğilim Türkiye’nin dezenflasyon sürecine dair iyimserliği güçlendiriyor.

  • Fed bağımsızlığı endişeleri ve artan borç, doları baskılıyor

    ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bağımsızlığına yönelik tehditler ve Ülkede kötüleşen bütçe açığı, dolar için yapısal stres faktörleri olarak öne çıkıyor. Commerzbank ekonomisti Antje Praefcke'ye göre, bu iki temel faktör doların değerini sürdürme kapasitesini olumsuz etkileyebilir.

  • Morgan Stanley’den Uyarı: S&P 500’deki Ralli “Kırılgan” Olabilir

    S&P 500 endeksi Nisan ayındaki dip seviyesinden bu yana %29 yükseldi. Manşet veriler, güçlü büyüme, yönetilebilir enflasyon ve dev teknoloji şirketlerinin beklentileri aşan kârlarıyla “iyimser bir piyasa” hikâyesini besliyor. Ancak Morgan Stanley, bu tablonun yüzeyin altında farklı bir hikâyeye işaret ettiğini söylüyor. Bankaya göre, teknoloji hisselerine aşırı bağımlı ralli, genişlemeyen kâr marjları ve AI yatırımlarında olası kapasite fazlası riskleri yatırımcılar için kırılgan bir ortam yaratıyor.

  • En Alttakilerin Ak Parti’ye, En Üsttekilerin CHP’ye Oy Vermesinde Bir Tuhaflık Yok mu?

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Sosyoekonomik Seviye 2023” araştırmasını, “Artık bu veride de manipülasyon yoktur herhalde -inşallah-” düşüncesiyle…

  • Neden Kasko Yaptırmalısınız?

    Günlük ulaşımı hızlandırmak, şehirlerarası seyahatlerde konfor sağlamak ya da iş hayatında zaman kazandırmak açısından otomobiller vazgeçilmez birer parça haline gelmiş…

  • Lezzetli Bir Hediye Alternatifi : Yenilebilir Çiçek & Meyveler

    Hediye kültürü, insanlık tarihi kadar eski ve köklü bir gelenektir. Yüzyıllar boyunca insanlar, sevdiklerini mutlu etmek, özel anları kutlamak veya…

  • YKS Sonuçları: Devlet Üniversiteleri Doldu, Özel Üniversiteler Boş Kaldı

    Fahiş zamlar özel üniversiteleri boşalttı

  • Atilla Yeşilada: Dünyayı sarsacak 5 trend: Çileli yıllar başlıyor!

    İşte dünyayı önümüzdeki yıllarda sarsacak trendler! 00:00 Merhaba 03:04 Yaşlanıyoruz! 04:05 Küresel ısınma ve iklim değişikliği! 05:55 Yeni salgınlar kaçınılmaz! 06:36 Büyük güçler savaşı! 10:13 Dünya bu borcu ödeyemez! 12:00 Yapay zeka

  • Memur zam yerine hava aldı!

    Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, memur maaşları ve memur emeklisi aylıkları için 2026 ve 2027 zam oranlarını belirledi. Karara göre, 2026’nın ilk 6 ayında %11, ikinci 6 ayında %7, 2027’nin ilk 6 ayında %5 ve ikinci 6 ayında %4 zam yapılacak. Toplu sözleşmede taban aylığa 1000 TL eklenmesi kesinleşirken, sosyal haklarda da çeşitli iyileştirmeler karara bağlandı.

  • Trump’tan Fed’e Sert Baskı: Eylül’de Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor

    ABD Başkanı Donald Trump, faizlerin hızla düşürülmesi için Fed üzerindeki baskısını artırıyor. Trump, politika faizinin mevcut %4,25–4,50 aralığından en az 200–300 baz puan indirilmesini talep ederken, Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik sert eleştirilerini sürdürüyor. Jackson Hole toplantısında Powell, eylülde faiz indirimi sinyali verirken, FOMC içindeki görüş ayrılıkları sürüyor. Piyasalar, Trump’ın baskısının Fed’in bağımsızlığı ve para politikasının yönü üzerindeki etkilerini yakından takip ediyor.

  • Kudret Ayyıldır: GYO’lar arasında prim potansiyeli yüksek şirketler

    Yılın ikinci çeyreğinde enflasyonda yavaşlama ve faiz indirim sürecinin başlaması, sektöre yönelik beklentileri yeniden şekillendirmiş durumda. Yüksek faiz oranları ve sıkı finansal koşullar, özellikle konut kredileri üzerinden talebi sınırlarken enflasyonda gözlenen yavaşlama eğilimi ve TL’nin görece istikrarlı seyri, maliyet tarafında kısmi rahatlama sağladı. 26 Ağustos 2025 itibarıyla sektörün yıllık getirisi %54’e yaklaşırken Ağustos ayı kapanışı öncesinde aylık getirisi ise yaklaşık %11 seviyesine ulaştı.

  • Fransa’da Siyasi Kriz Derinleşiyor: Bayrou’nun Güven Oylaması 8 Eylül’de

    Fransa Başbakanı François Bayrou, 8 Eylül’de parlamentoda hükümetinin geleceğini belirleyecek kritik bir güven oylaması yapılacağını duyurdu. Azınlık hükümetini yöneten Bayrou, ülkenin bütçe açığı ve artan kamu borçları nedeniyle “ulusal acil durum” ilan ederek milletvekillerinden destek istedi. Ancak muhalefetin sert tepkisi ve piyasaların endişeleri, Fransa’yı yeni bir siyasi belirsizliğin eşiğine taşıdı.

Benzer Haberler