Sosyal Medya

Ekonomi

Uluslararası Af Örgütü: Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi kararı, milyonlarca kadını şiddet tehlikesiyle karşı karşıya bırakacak

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı bugün itibarıyla yürürlüğe giriyor. Uluslararası Af Örgütü, “utanç verici” olarak nitelediği kararın, milyonlarca kadını şiddet…

Uluslararası Af Örgütü: Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi kararı, milyonlarca kadını şiddet tehlikesiyle karşı karşıya bırakacak

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı bugün itibarıyla yürürlüğe giriyor. Uluslararası Af Örgütü, “utanç verici” olarak nitelediği kararın, milyonlarca kadını şiddet riskiyle karşı karşıya bırakacağını belirtti.

Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, yürürlüğe giren kararla birlikte Türkiye’nin kadınların güvenliğinde belirlenen standartlara sırtını döndüğünü kaydetti.

Callamard, “Türkiye’nin kararı, kadınları öldüren, yaralayan ve istismar eden saldırganlara, artık ceza almayacakları yönünde tehlikeli ve sorumsuzca bir mesaj veriyor” dedi.

Türkiye’nin kadın haklarında “on yıllar öncesine dönmeye yöneldiğini” savunan Callamard, kadınların Türkiye ve dünyada karara itiraz ettiklerini ve direndiklerini belirtti.

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi kararı

Türkiye, 2011’de sözleşmeyi ilk imzalayan ülke olarak tarihe geçti, ardından 20 Mart 2021’de Cumhurbaşkanlığı kararı ile anlaşmadan çekildiğini açıkladı.

Kadın hakları savunucuları ve insan hakları örgütlerinin, kadına karşı şiddeti ve kadın cinayetlerini önlemek için kritik olduğunu vurguladığı anlaşmayı, bu süreçte Avrupa Konseyi üyesi 34 ülke onayladı, Avrupa Birliği’nin yanında 12 ülke de imzaladı.

Kadın hakları savunucuları, avukatları ve insan hakları örgütleri, İstanbul Sözleşmesi’nin kadına karşı şiddeti ve kadın cinayetlerini önlemekte, kadınları korumakta çok önemli bir anlaşma olduğunu vurgulayarak uzun zamandır kaldırılmaması yönünde kampanya yürütüyordu.

Sözleşmeye karşı çıkanlarsa, bunun aile yapısına zarar verdiğini ve içindeki bir maddede yer alan ‘toplumsal cinsiyet’ ifadesiyle “LGBT propagandası” olduğunu belirterek, bu anlaşmaya rağmen kadın cinayetlerinin giderek arttığını öne sürüyorlardı.

Sözleşmeyi destekleyenler ise sözleşme ve devamında yapılan 6284 sayılı kanunun kadını koruyan güçlü metinler olduğunu, bunların uygulamaya yansıtılması için daha fazla adım atılması gerektiğini ve sözleşmeden çıkılmasının kadın hakları mücadelesinde önemli bir kazanımın geri alınması anlamına geleceğini söylüyor.

Sözleşmenin temel noktaları neler?

Sözleşmenin, hem barış zamanında, hem de silahlı çatışma durumlarında geçerli olacağı belirtiliyor.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun temsilcisi Gülsüm Kav, 2019’da BBC’ye yaptığı açıklamada, BBC’ye yaptığı İstanbul Sözleşmesi’nin 4 temel taşı olduğunu belirtmişti:

“Sözleşme ilk olarak önleyici tedbirlerden söz ediyor. Şiddetin çıkmaya cesaret bulamayacağı bir toplum yaratın. Bu da eşitlikçi toplumdur. Toplumsal cinsiyet eşitliğini bütün topluma, eğitimler de dahil olmak üzere her türlü yolla yayın.

“İkincisi, hemen böyle bir toplum yaratamayabilirsiniz, şiddet eski ve köklü bir sorun diyerek anlayışlı davranıyor sözleşme imzacı devletlere. Hemen böyle bir toplum yaratamazsan, tehdit söz konusuysa, kadınları etkin, aktif koru diyor. Yani bizim için 6284 sayılı kanunu tam uygula diyor.

“Üçüncü adımda da diyor ki, önleyici bir toplum yaratamadın, kadını korumak istedin ama koruyamadın, ola ki bir kadın zarar gördüyse, o zaman en azından etkin kovuşturma yap ve etkin ceza sitemi olsun, adaleti sağla.

“En son olarak da, sözleşme artık anlayışlı değil, talepkâr. Bunları yapıyorsan bile yetmez, bana kadınları geleceğe dönük nasıl güçlendireceksin, onu göster diyor.”

Sözleşme kadına karşı şiddeti nasıl tanımlıyor?

Sözleşmede, “kadına karşı şiddet” tanımı, “ister kamu ister özel yaşamda” meydana gelsinler, her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik şiddeti, şiddet tehdidini ve ayrımcılığı içeriyor.

Sözleşme, “Aile içi şiddet”i ise, “mağdurla aynı ikametgâhı paylaşmakta olsun veya olmasın veya daha önce paylaşmış olsun veya olmasın, aile içinde veya aile biriminde veya mevcut veya daha önceki eşler veya birlikte yaşayan bireyler arasında” tanımlıyor.

BBC Türkçe

BAKMADAN GEÇME

  • Piyasalarda aşırı iyimserlik var! | TCMB, Fed & borsalar | Atilla Yeşilada

    Ekonomist Atilla Yeşilada, son dönemdeki faiz kararları ve asgari ücret gündemini değerlendirerek piyasalardaki iyimserliği sorguluyor. TCMB'nin faiz indirimi ve metni hayal kırıklığı yaratırken, Fed'in sinyallerinin yanlış yorumlanması küresel piyasaları riskli bir alana itiyor.

  • BİSAM Raporu: Yoksulluk Sınırı 93 Bin TL’yi Aştı

    Yalnız yaşayan bir bireyin sağlıklı beslenmenin yanı sıra barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi temel gereksinimlerini karşılayabilmesi için aylık en…

  • Fed’in Faiz İndirimi Altını Uçurdu: Dev Bankalardan 2026 İçin Şaşırtan Altın Tahmini

    Altın fiyatları, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75–3,50 aralığına çekmesinin ardından yeniden yükseliş trendine girdi. Faiz indirimiyle birlikte dolar üzerindeki baskının artması, güvenli liman talebini güçlendirirken ons altının yükselişini sürdürmesi bekleniyor. Dünyanın önde gelen yatırım bankaları da bu beklentiyi destekleyen 2026 yılı altın tahminlerini paylaştı.

  • Emre Balıca Yazdı…’Pazartesi Sendromu’

    İlk benden duyun hadi. CarrefourSa haberleri gerçeği yansıtmıyormuş. Sabancı Holding’den KAP’a yapılan açıklama bu yönde. Stratejik alternatiflerin düzenli olarak değerlendirildiği ancak bu durumun satış anlamına gelmediğini duyurdular. Bu durum hissede yaşanan sert yükselişi etkiler diye düşünmek lazım.

  • Sabancı’dan ‘CarrefourSA Satılıyor’ Haberlerine Yanıt: ‘İddialar Gerçeği Yansıtmamaktadır’

    Türkiye perakende sektöründe gündeme bomba gibi düşen “CarrefourSA satılıyor” iddiaları sonrası Sabancı Holding açıklama yaptı. İddialara göre, zincirin bazı mağazalarının rakip firmalar A101 ve Anpagross’a devredileceği konuşuluyordu.

  • DİSK’ten Çarpıcı Rapor: Kaç Kişinin Maaşı Asgari Ücretin Altında Kaldı?

    Kamuoyunun gündemi asgari ücret artışına odaklanmışken, maaşlarda yaşanan erime, halkın yoksulluk seviyesini bir kez daha gözler önüne serdi. Asgari ücret zamları için masalar kurulurken, Türkiye’nin çalışma hayatına dair çarpıcı bir tablo ortaya çıktı. Artık “Maaşım asgari ücretin üzerinde” diyenlerin sayısı hızla azalıyor.

  • Konut Zamları Halkı Zorluyor: Mega Kentlerde Kira Fiyatları Patladı

    Kasım 2025 itibarıyla Türkiye genelinde daire nitelikli konutların ortalama kira bedeli 23.805 TL’ye ulaştı. Ülke genelinde kiralardaki yıllık artış oranı %27,82 olarak kaydedildi ve bu oran, Kasım ayındaki %31,07’lik yıllık enflasyonun altında kaldı.

  • Cumhuriyetin Köklü Kurumu TMO, Rekor Seviyede Zarar Açıkladı

    Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 2023’te 675 milyon TL kâr elde ederken, 2024 yılında 12 milyar TL zarara uğradı. Bu borca rağmen aynı dönemde üstelik buğday ve mısır üretimi azaldı; çiftçilerin bankalara olan borcu ise 1 trilyon TL’yi aştı. 

  • OSD Verileri Yayımladı: Yerli Araç Payı Artıyor, Otomobil Üretimi Hafif Geriledi

    Otomotiv sektörü, 2025 yılının ocak-kasım döneminde ihracatta güçlü bir performans sergiledi. Otomotiv ihracatı adet bazında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 artarak 960 bin 989 oldu. Toplam otomotiv sanayi ihracatı ise 37 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

  • Kasım Ayında Merkezi Yönetim Bütçesi 169,5 Milyar TL Fazla Verdi

    Kasım ayında merkezi yönetim bütçesi 169,5 milyar TL fazla verdi. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, bütçe Kasım ayında bu seviyede fazla kaydetti.

  • İnşaat Üretimi Ekim Ayında Yıllık Yüzde 28 Arttı

    Türkiye’de inşaat üretimi ekim ayında yıllık bazda yüzde 28,0 artış gösterdi. Bir önceki aya ait veri ise yüzde 29,9’dan yüzde 29,8’e revize edildi. İnşaat üretim endeksi, aylık bazda ise yüzde 0,1 oranında geriledi.

  • Hizmet Üretim Endeksi Açıklandı

    Hizmet üretim endeksi, 2025 yılı Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 3,4 oranında artış gösterdi. Bu dönemde ulaştırma ve depolama hizmetlerinde yüzde 0,1’lik düşüş yaşanırken, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 5,4 oranında yükseldi. Bilgi ve iletişim hizmetleri yüzde 13,4, gayrimenkul hizmetleri yüzde 14,5 artış kaydetti. Buna karşılık mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler yüzde 0,5 azalırken, idari ve destek hizmetleri yüzde 2,6 oranında artış gösterdi.

  • TÜİK: Ücretli Çalışan Sayısı Yıllık Yüzde 1 Arttı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı Ekim ayına ilişkin ücretli çalışan istatistiklerini yayımladı. Buna göre, sanayi, inşaat ile ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 1 artarak 16 milyon 20 bin 394 kişiye ulaştı. Geçen yılın Ekim ayında bu sayı 15 milyon 860 bin 31 olarak kaydedilmişti.

Benzer Haberler