Sosyal Medya

Ekonomi

Yükselen emtia fiyatları sosyal huzursuzluk olasılığını artırıyor

Yükselen emtia fiyatları, gelişmekte olan ülkelerde yeniden sosyal huzursuzluk olasılığını artırıyor. Emtia fiyatları son zamanlarda olduğundan çok daha yüksek seviyelerde.…

Yükselen emtia fiyatları sosyal huzursuzluk olasılığını artırıyor

Yükselen emtia fiyatları, gelişmekte olan ülkelerde yeniden sosyal huzursuzluk olasılığını artırıyor.

Emtia fiyatları son zamanlarda olduğundan çok daha yüksek seviyelerde. Bununla birlikte, ABD’de enflasyon bir süredir olduğundan çok daha yüksek. Peki enflasyon ve emtia fiyatları ne kadar ilişkili ve gelecek için neye işaret ediyor?

Emtia kompleksi ile şirketlerin girdi fiyatları arasında kesinlikle bir ilişki var. Üretici fiyat enflasyonu Perşembe günü, kırk yılın en yüksek seviyesine ulaşan bir başka tatsız sürpriz daha sağladı ve 2008 yazında küresel mali kriz öncesinde kısa bir zirve yaptı – ki tesadüfen Bloomberg’in geniş emtia endeksinin tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktığı zamandı:

2008’de emtia fiyatlarındaki artış petrolden kaynaklanmıştı. Günümüzde ise Bloomberg endeksindeki son 12 aylık artış, %48,4 ile son kırk yılın en yüksek seviyesi olmasına rağmen, şu anda 2008’dekine benzer bir baskı yok. Ancak en azından gelişmiş piyasalarda petrol ve tarım ürünleri hariç temel malların enflasyona katkısı fazla önem teşkil etmiyor.

Ekonominin sürekli değişen doğası aynı zamanda temel emtia fiyatlarını daha az önemli hale getiriyor. Bunlar metal endüstrisi ve gıda sektörü ve kamu hizmetleri için hala büyük önem taşıyor, ancak şimdi ekonomiye hâkim olan hizmetlere katkıları ihmal edilebiliyor.

Ancak emtia enflasyonu artık gelişmiş ekonomiler için bu kadar doğrudan ithalat niteliğinde olmasa da, gelişmekte olan ekonomiler üzerinde hala ciddi etkilere sahip. Metaların nihai tüketimdeki payına baktığımızda, yükselen Asya’nın emtia fiyatlarına Avrupa ve Kuzey Amerika’dan çok daha fazla maruz kaldığını görüyoruz.

Gelişmekte olan dünya için bir başka sorun, emtia fiyatlarındaki artışların sürekli olma ve dalgalar halinde hareket etme eğiliminde olmasıdır. BNP Paribas SA, (Markit ISM anketlerinden alınan) girdi fiyatlarının gelişmekte olan piyasalarda keskin bir şekilde yükseldiğini gösteriyor. Bu seviyelere en son ulaştıklarında, GFC’nin ardından fiyatlar, şu anda sona ermiş olan uzun ayı piyasasına yerleşmeden önce birkaç yıl boyunca yüksek kaldı:

Bu durum, küresel anlamda sosyal huzursuzluk olasılığını artırıyor. 2011 Arap Baharı isyanlarını ateşleyen kıvılcım, Tunus’ta yüksek gıda fiyatları nedeniyle bir gerçeklesen bir protesto olmuştu. Strategas Research Partners’tan Jason DeSenna Trennert’in dediği gibi:

“Sadece gelişmiş ülkeler beslenme, ısınma gibi temel ihtiyaçları sorun olmaktan çıkarabilir. Emtia fiyatı enflasyonu, özellikle güçlü ve esnek yönetişim sistemlerine sahip olmayan ülkelerde politik olarak çok istikrarsızlaştırıcı olabilir. Unutulmamalıdır ki, Amerika son mali krizde hem ev fiyatlarında önemli bir düşüş (1930’lardaki büyük buhrandan beri gerçekleşmemiş bir olay) hem de aynı anda 150 dolarlık petrol yaşadı. Ne yazık ki Hindistan, Mısır ve Endonezya gibi ülkelerde gıda isyanları olağan hale geldi. Amerika’nın ikiz açıkları GSYİH’nın %20’sine yaklaşırken, ABD doları konusunda özellikle emtia ve varlıklara karşı yükselişe geçmek zor. Bu şekilde, dolar, Hazine Bakanı John Connally’nin bir zamanlar dediği gibi, “bizim para birimimiz ve sizin sorununuz.”

Bu nedenle, daha güçlü emtia fiyatları, gelişmiş ülkelerde enflasyon için kendi başlarına çok tehlikeli olmasa da, gelişmekte olan dünyadaki istikrarı derinden bozabilir. Yiyecek tedariki sorunları, yalnızca Brezilya ve özellikle şu anda pandemiden ciddi şekilde muzdarip olan Hindistan gibi ülkeler için acıyı şiddetlendirecektir. Gıda, Hindistan’da tüketici harcamalarının% 29,8’ini (ve Nijerya’da% 59’unu) ve ABD’de yalnızca% 6,4’ünü oluşturuyor. Gıda enflasyonu, gelişmekte olan piyasalardaki manşet enflasyonu daha direkt besliyor ve bu durum, söz konusu piyasalarda manşet ve çekirdek enflasyonu yukarı çekecek. BNP’nin tahminlerine göre:

Yükselen enflasyon, bir dizi ülkeyi, ekonomilerinin hazır olmadığı bir noktada faiz artırımlarına zorlayabilir. Özellikle Brezilya, keskin sıkılaşmanın yanı sıra artan enflasyon için hazır görünüyor. BNP Paribas, gelişmekte olan dünyanın geri kalanının çoğunda, beklentinin, ülkelerin para politikasını önceden değiştirmeden enflasyonda bir artışa dayanacakları olduğunu gösteriyor.

Yükselen faiz oranları, özellikle pandemi döneminde, gelişmekte olan dünyada gıda fiyat enflasyonu kadar popüler olmayabilir, bu nedenle merkez bankaları doğal olarak bunlardan kaçınmaya çalışacaktır. Ancak, şu anda en zor enflasyonist zorlukların bulunduğu yer de yine gıda enflasyonu. Gelişmiş dünyada, enflasyondaki artış, yeniden açılmanın neden olduğu geçici bir tuhaflığı kanıtlayabilir. Gelişen dünyada, gıda fiyatları enflasyonu halihazırda ciddi bir sosyal ve ekonomik zorluk oluşturuyor.

 

Kaynak: bloomberg.com

Çeviri: Cem Cetinguc

BAKMADAN GEÇME

  • Emre Balıca Yazdı…’Haftayı Kapattık’

    Türkiye ve Dünya için veri akışının yoğun ve önemli olduğu bir haftayı kazasız belasız atlattık. Hafta ortasından itibaren faiz kararlarının etkin olduğunu düşünürsek bekleyişlerin de buna paralel şekillendiğini görebiliriz.

  • Türk-İş, Asgari Ücret Talebini Kapalı Zarfla Bakanlığa İletti

    Türk-İş, Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısına katılmayarak geçen yıl aldığı kararı uyguladı. İşçi sendikası, toplantıya gelmeyerek taleplerini Çalışma ve Sosyal…

  • 2026’da Özel Sağlık Sigortasında Yeni Dönem: Geçiş Hakları Sigortalı Lehine Düzenleniyor

    2026 yılında yürürlüğe girecek Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği; ömür boyu yenileme garantisi, bekleme süreleri ve sigorta şirketi değişiklikleri gibi birçok başlıkta kuralları sigortalılar lehine yeniden tanımlıyor. Yeni düzenlemeyle birlikte sigortalılar, sahip oldukları tüm hakları kaybetmeden şirket değiştirebilecek. Bu durumun sektörde rekabeti artırması bekleniyor.

  • Futbolun Değişen Yüzü: Küresel Güç, Para ve Toplumsal Dönüşüm Nasıl Şekillendi?

    2026 Dünya Kupası kura töreninde FIFA’nın ilk “Barış Ödülü”nü Donald Trump’a vermesi, futbolun artık sadece bir spor değil; siyasetin, otoriterliklerin ve küresel sermayenin bir sahnesi haline geldiğini bir kez daha hatırlattı. Rusya ve Katar’daki tartışmalı Dünya Kupaları, otoriter liderlerle yakınlaşan yıldız futbolcular, milyar dolarlık sponsorluk anlaşmaları ve “sporun toplumsal ruhunu” tüketen agresif markalaşma, futbolun hem dünyayı değiştirdiğini hem de dünya tarafından değiştirildiğini gösteriyor.

  • Eski DTÖ Başekonomisti Küresel Ekonomiyi 2026’da Bekleyen İki Büyük Riski Açıkladı

    Dünya Ticaret Örgütü’nün eski başekonomisti Robert Koopman, 2025 küresel ekonomisini “karmaşık” olarak nitelerken, 2026 yılı için iki kritik risk öne çıkıyor: büyük ekonomik merkezlerde derinleşen demografik sorunlar ve ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifelerle şekillenen belirsiz ticaret politikası. Koopman’a göre küresel değer zincirlerinde 40 yıllık düzen değişiyor; gelişmekte olan ülkeler hem fırsatlar hem de risklerle karşı karşıya.

  • Paribu’nun 240 Milyon Dolarlık CoinMENA Hamlesine Onay Çıktı

    Rekabet Kurumu, Paribu’nun CoinMENA’nın çoğunluk hisselerini devralmasına onay verdi.

  • İspanya, Türk Ağır Vasıta Şoförlerini Alacak: Başvurular İŞKUR Üzerinden

    İspanya, yaşanan ağır vasıta şoförü açığını gidermek amacıyla Türkiye ile önemli bir işbirliğine gitti. Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) ile Endülüs İşletmeleri ve Serbest Çalışanlar Sendikalar Birliği (USINTRA) arasında imzalanan protokol sayesinde Türk şoförlere İspanya’da çalışma imkânı sağlanacak.

  • Türkiye Ne Konuşuyor? Güven Erozyonu, Şans Oyunlarına Tepki ve Siyasette Değişen Dengeler

    Kasım 2025 döneminde yapılan kamuoyu araştırmaları, Türkiye’de toplumsal güvenin hızla aşındığını, şans oyunlarına yönelik tepkinin iktidar–muhalefet farkı gözetmeksizin yükseldiğini ve seçmenin siyasi tercihlerinde dikkat çekici kırılmalar yaşandığını ortaya koyuyor. Son anketler parti oy oranlarında da önemli değişimlere işaret ediyor.

  • Elon Musk’ın Şirketi X, Üçüncü Çeyrekte 577 Milyon Dolarlık Zarar Açıkladı

    Elon Musk’ın liderliğindeki X, üçüncü çeyrekte gelirini yıllık bazda %17’nin üzerinde artırarak 752 milyon dolara çıkardı. Ancak şirket, yeniden yapılandırma giderlerinin etkisiyle aynı dönemde 577,4 milyon dolarlık net zarar açıkladı.

  • Hafta Borsada Sürprizlerle Kapandı: Hangi Hisseler Zirveye Çıktı?

    Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, haftayı güçlü bir performansla geride bıraktı. Endeks, önceki haftaya göre yüzde 2,76 oranında yükselerek 11.311,31 puan seviyesinden kapanış yaptı ve haftanın son işlem gününü de artıda tamamladı.

  • TMSF Mevduat Sigortası Üst Limitini 1,2 Milyon Liraya Çıkardı

    Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), sigorta kapsamındaki mevduat ve katılım fonları için uygulanan devlet güvencesi tutarını artırdı. Resmi Gazete’de yayımlanan Fon Kurulu kararına göre, daha önce 950 bin lira olan sigorta üst limiti 1 milyon 200 bin liraya yükseltildi.

  • TCMB’den Kredi Kartı Faizlerine Düzenleme: Yeni Dönem 1 Ocak’ta Başlıyor

    Türk lirası cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami faiz oranlarında indirime gidildi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), kredi kartlarına uygulanacak azami faiz oranları ile borç dilimlerini yeniden düzenleyen tebliği Resmi Gazete’de yayımladı. Söz konusu düzenleme 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.

  • Haftanın Özeti ve Beklentiler: Piyasalar Alıcılı Kapattı

    Bu hafta hem Türkiye’de hem küresel piyasalarda yoğun veri akışı ve kritik faiz kararları izlendi. Almanya’da enflasyon görünümü yatay kalırken, ABD Merkez Bankası (Fed) yılın son toplantısında 25 baz puanlık indirim yaptı ve bilanço adımlarını duyurdu. Türkiye’de ise sanayi üretimi, cari denge ve TCMB’nin yılın son faiz kararı gündemin merkezindeydi. BİST100 haftayı güçlü yükselişle tamamlarken, döviz kurları yeni zirveleri test etti.

Benzer Haberler