Sosyal Medya

Ekonomi

The Economist: Türkiye yeni bir kur kriziyle karşı karşıya

Erdoğan Ağbal’ı görevden aldıktan sonra Türkiye yeni bir kur kriziyle karşı karşıya. En hızlı döner kapılara sahip binalar kategorisi Guinness…

The Economist: Türkiye yeni bir kur kriziyle karşı karşıya

Erdoğan Ağbal’ı görevden aldıktan sonra Türkiye yeni bir kur kriziyle karşı karşıya.

En hızlı döner kapılara sahip binalar kategorisi Guinness Dünya Rekorları içinde yok. Ancak bu onur kolaylıkla Türkiye’nin merkez bankasına ait olabilir. İki yıldan kısa bir süre içinde, üç başkanı ülkenin cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından görevden alındı. Sonuncusu, Naci Agbal, görevde yaklaşık dört ay geçirdikten sonra 20 Mart’ın erken saatlerinde döner kapıdan dışarı atıldı. (Aynı gece, Erdoğan Türkiye’nin kadınları şiddetten koruyan uluslararası bir sözleşmeden de çıkardı.) Türk lirası, 22 Mart’ta erken ticarette dolar karşısında %15’e kadar düşüş yaşadı ve kayıplarının bir kısmını sonra telafi etti. Analistler, yeni bir döviz krizi uyarısında bulunarak alarm zillerini çaldılar. İstanbul’un ana borsa endeksi Pazartesi % 9’un üzerinde düştü.

Agbal’ın görevden alınması bugüne kadarki en dramatik olay olabilir. Başkan, 18 Mart’ta iki baz puanlık da dahil olmak üzere, bir dizi gecikmiş faiz oranı artışıyla, yatırımcılara, merkez bankasının Erdoğan hükümetinin bir uzantısı dışında bir şey olduğuna dair bir umut ışığı sunmuştu. Bu umut artık gitti. Agbal’ın politikalarının tersine çevrilmesi yakın görünüyor. Dört yıldan kısa bir sürede dolar değerinin yarısını kaybettikten sonra yeniden canlanan lira, yeniden hedefte. Agbal’ın enflasyonu dizginlemek ve sürdürülemez bir kredi patlamasını yavaşlatmak için sert önlemler alma istekliliği umutları artırmıştı. Erdoğan kalemine tek bir vuruşla bu adımları bitirdi ve Türkiye’nin para birimi çöktü. BlueBay Asset Management’tan Timothy Ash, “Bu karar neredeyse Brexit kadar kötü” dedi.

Bankanın yeni başkanı, eski iktidar partisi milletvekili Şahap Kavcıoğlu, geçen ay %15,6 ‘lık endişe verici yüksekliğe ulaşan enflasyonla mücadele çabalarını sürdüreceğini söyleyerek hafta sonu zararı önceden tahliye etmeye çalıştı. Yatırımcılar etkilenmemişti. Önde gelen iktisatçılar tarafından alay konusu olan ancak Erdoğan tarafından uzun süredir benimsenen bir görüşü Kavcioğlu da enflasyonla mücadelenin anahtarı olarak görüyor. Geçen ay bir gazete köşesinde, “Dünyada faiz oranları sıfıra yakınken, faiz oranlarının artması ülkemizdeki ekonomik sorunları çözmeyecek. Çünkü faiz oranındaki artışlar dolaylı olarak enflasyonda bir artışa yol açacaktır” yazdı.

Erdoğan’a ayak uyduramayan analistler, daha sonra ne olabileceğini tahmin etmeye çalışmaktan vazgeçmiş gibi görünüyor. Acımasız piyasa tepkisi, Erdoğan’ı belki biraz düşünmeye itebilir. Bir varlık yönetimi şirketi olan GAM’ın yatırım direktörü Paul McNamara, “Tahminimce, çok fazla dış borcu olan bir ülkenin faiz oranlarını istediği kadar düşük belirleme özgürlüğü olmayacağı Erdoğan’a ulaşacak” diyor. Türkiye cumhurbaşkanı ve merkez bankasının piyasalara gönülsüzce teslim olabileceğini söylüyor. “Çiğneyebileceklerinden daha fazla ısırdıklarının farkına varılması gerekiyor.” Türkiye’nin önümüzdeki 12 ayda vadesi düşen kısa vadeli dış borcu Ocak ayında GSYİH’nın yaklaşık beşte biri olan 140 milyar dolara ulaştı.

Bunun gerçekleşmesi biraz zaman alabilir. Türkiye, gelecek ay faiz indiriminin önünü açmak ve lirayı savunmak için devlet bankaları aracılığıyla milyarlarca dolar harcayarak geçici tedbirlere başvurabilir. Société Générale’den Phoenix Kalen, bunun kaybedilen bir savaş olacağını söylüyor. Merkez bankasının döviz rezervleri, geçen yıl bir dizi müdahalenin ardından zaten tükenmişken, bankanın cephanesi bitik. Kalen, “Hattı tutamayacaklar” diyor. “Başka bir kur krizine doğru ilerlediğimizi düşünüyorum.” Net rezervler, bir yıl önceki 30,7 milyar dolardan 10,9 milyar dolara gerilemiş durumda.

Bununla ilgili ancak daha uzak bir risk, hükümetin sermaye kontrollerine başvurabilmesi. Türkiye maliye bakanı 22 Mart’ta bunları reddetti. Ancak bazı analistler bunu kategorik olarak reddetmiyor. İstanbul’daki Koç Üniversitesi’nde ekonomist olan Selva Demiralp, “Bir faiz indirimi olursa, kontroller olmadan döviz kurunu nasıl dizginleyecekler bilmiyorum. Lira üzerindeki baskı dayanılmaz olur” diyor.

Türkiye gibi sermaye girişine büyük ölçüde bel bağlayan bir ülkede, bu tür kontroller ekonomiyi durma noktasına getirecektir. Sıradan Türkler ve Erdoğan’ı destekleyen işadamları arasında da pek popüler olmayacaklar. Bu sermaye kontrollerini olasılık dışı yapar, ancak artık düşünülemez değil. Dubai’de East Capital’de portföy danışmanı olan Emre Akçakmak, “Sermaye kontrollerinden korkmak bile çok ters etki yaratabilir. Ama kimse, düzgün bir iş yapan bir merkez bankası başkanının bir gecede kovulmasını beklemiyordu.  Bu size beklenmeyeni beklemenizi söylüyor” diyor.

BAKMADAN GEÇME

  • Faiz Kararı Öncesi Bir Kritik ‘Yeni Şafak Manşeti’ Daha: “Dayanma Gücümüz Kalmadı”

    Yeni Şafak faiz politikaları konusunda oldukça müdahaleci ve etkili manşetleriyle biliniyor. Gazete daima faizlerin düşürülmesi yönünde tavır koyuyor. Daha önce 19 Mart 2021 tarihli sayısında dönemin TCMB Başkanı Naci Ağbal'ı hedef alarak TCMB'nin politika faizini artırmasını "Bu Operasyonu Kime Çektiniz? manşetiyle duyurmuş, bu manşetten 2 gün sonra Naci Ağbal görevinden alınmıştı.

  • Kira Geliri Düzenlemesi Geliyor: Yeni Sistemde Ev Sahipleri Ne Kadar Vergi Ödeyecek?

    Yeni vergi paketinde yer alan kira geliriyle ilgili düzenleme kapsamında, yıllık 47 bin TL’ye kadar olan istisnanın kaldırılması, ev sahiplerinin vergi yükünü iki katına çıkaracak. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan etki analizine göre, bu düzenleme 2027 yılından itibaren yaklaşık 1,5 milyon ev sahibini etkileyecek ve her biri ortalama 15 bin TL ek vergi ödeyecek. Mevcut istisna yalnızca emekli, dul ve yetim aylığı alanlar için geçerli olmaya devam ederken, işsizler ve tek geçim kaynağı kira geliri olan vatandaşlar kapsam dışı bırakıldı.

  • Emeklilik Hayali Zora Girdi: Esnaf Zamlı Primlere İtiraz Ediyor

    Eksik prim nedeniyle sigortalılığı dondurulan BAĞ-KUR üyesi esnaf, Meclis gündemindeki torba yasa teklifine tepki gösterdi. Teklifin yasalaşması durumunda, bu kapsamda olanların ödeyecekleri günlük prim tutarı 301,23 TL'den 390,08 TL'ye yükselecek. Konuya tepki gösteren esnaf, “Zaten ekonomik krizle uğraşırken bir de prim borcunun zamlanması bizim emeklilik hayalimizi iyice suya düşürür. Primler yükselmesin” dedi.

  • Dünya Bankası hesapladı: Suriye’nin yeniden inşası ne kadara mal olacak?

    Suriye iç savaşı, 2011 yılında dönemin Devlet Başkanı Beşşar Esad yönetimine karşı düzenlenen kitlesel protestoların acımasız bir şekilde bastırılmasıyla başlamış…

  • CHP’li Deniz Yavuzyılmaz’dan Dikkat Çeken “Elektrik Zammı” Paylaşımı: ’45 Milyon Yurttaş Etkilenecek’

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, iktidarın 45 milyon yurttaşı ilgilendiren gizli bir elektrik zammı hazırlığında olduğunu açıkladı. Sosyal medya…

  • AB ile Çin Arasında Kritik Görüşme Planı: Nadir Toprak Elementleri ve Nexperia Gündemde

    AB Ticaret Komiseri Maros Sefcovic, Çin Ticaret Bakanı Wang Wentao'nun Brüksel’e yapılan “acil” daveti kabul ettiğini duyurdu.

  • ABD Tarifeleri Fiyatları Uçurdu: Enflasyon ve Tüketici Baskısı Artıyor

    Ekonomistler, uygulanan gümrük tarifelerinin hem tüketiciler hem de işletmeler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ve özellikle ithal ürünlerde enflasyonu tetiklediğini belirtiyor.

  • Altın Büyük Düşüş Sonrası Henüz Toparlanamadı

    Altın salı günü son 12 yılın en büyük düşüşünü yaşadı. Bir günde yaklaşık %6 değer kaybetti ve 4.091 dolar/onsa kadar geriledi. Bunun ardından bugün ilk açılan Asya borsalarında da o hızla olmasa da küçük düşüşlere devam. Etti. Sabah saatleri altın 4.005 dolara indi. Sabah saatleri Türkiye'de gram altın da 5.414 liraya kadar düştü. Uluslararası borsalarda ve Türkiye'de altın dip noktalardan kendini toparlamaya çalışsa da henüz eski çıkış performansından şimdilik uzak.

  • İngiltere’de Enflasyon Eylülde Yatay Seyirde

    İngiltere İstatistik Ofisi'nin (ONS) yayımladığı verilere göre, Eylül ayında tüketici fiyatları bir önceki aya göre sabit kaldı. Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin medyan beklentisi ise aylık bazda yüzde 0,1 oranında artış yönündeydi. Ocak ayından bu yana her ay yükselen fiyatlar, Eylül'de ilk kez değişim göstermedi.

  • Trump, Xi İle Görüşme Olmayabilir Dedi: Piyasalar Eksiye Döndü

    ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Xi ile iyi bir anlaşma beklediğini ifade etse de, iki lider arasında planlanan görüşmenin gerçekleşmeyebileceğine dair bir ihtimalin de altını çizdi. Trump, ayrıca son açıklamalarında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın zamanda bir görüşme planının da gündeminde olmadığını ima etti.

  • FT/Katie Martin: Piyasalar “Balon” Söylemine Kulak Vermiyor

    Bir süre öncesine kadar küresel piyasalarda “balon” uyarısı yapmak tuhafların işi sayılıyordu. Ancak 2025’e gelindiğinde bu kelime artık her yerde duyuluyor. IMF’den Bank of England’a, JPMorgan CEO’sundan yatırım fonlarına kadar herkes aynı konuda uyarıyor: Piyasalar, gerçeklerden fazla kopmuş durumda.

  • Reuters: Erdoğan, Trump’ın Gazze Anlaşmasını Türkiye’nin Oyun Kuruculuğuna Dönüştürdü

    Hamas üzerindeki nüfuzunu kullanarak Gazze anlaşmasını kabul ettiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ortadoğu satrancında Türkiye’yi yeniden kilit bir oyuncu haline getirdi. Washington’da bir zamanlar “yük” olarak görülen Hamas bağlantısı, Ankara için artık stratejik bir avantaja dönüştü.

  • Trump’tan Çin’e 155% Gümrük Resti

    ABD Başkanı Donald Trump, Çin mallarına 1 Kasım’dan itibaren yüzde 155’e kadar ek gümrük vergisi uygulayabileceğini açıklayarak küresel ticaret gerilimini yeniden alevlendirdi. Açıklama, Avustralya ile imzalanan kritik maden anlaşmasının hemen ardından geldi.

Benzer Haberler