Sosyal Medya

Ekonomi

‘Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinde etkili iki ilahiyatçı’

Merkez Bankası başkanlarının para politikası kurulu öncesinde AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın huzuruna çıkıp alacakları kararlar için izin aldıkları biliniyor. Erdoğan’ın izin…

‘Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinde etkili iki ilahiyatçı’

Merkez Bankası başkanlarının para politikası kurulu öncesinde AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın huzuruna çıkıp alacakları kararlar için izin aldıkları biliniyor. Erdoğan’ın izin isteyen Merkez Bankası başkanlarına, “Konuyu gidip  Servet Hoca ve Nurettin’e anlat” dediği ve bu iki kişinin görüşlerini aldıktan sonra alınacak faiz kararının verildiği belirtiliyor.

Cumhuriyet’ten Erdal Sağlam ‘İlahiyatçı hoca’ farkı  başlıklı yazısında, Merkez Bankası kararları öncesinde yaşanan ilginç gelişmeler ele alınıyor.

Erdal Sağlam’ın yazısından bir bölüm şöyle:

Son dönemde, dolar kurunu 11 TL’nin üzerine çıkarıp ekonomiyi altüst eden, faiz indirim kararlarının arkasında kimlerin olduğu merak konusu. Ankara kulislerinde Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinde iki ismin etkili olduğu konuşuluyor. Bunlardan biri Cumhurbaşkanlığı Ekonomik Kurul üyesi, ilahiyatçı Prof. Dr. Servet Bayındır; ikincisi ise eski Bakan Nurettin Canikli.

Ekonomide karar alma sürecinde bürokratlar ya Ekonomik Kurul toplantılarında ya da bire bir görüşmelerinde alınacak kararları önce Cumhurbaşkanı’na anlatıp olurunu aldıktan sonra uygulamaya geçiyorlar. Cumhurbaşkanı ya dinleyip doğrudan kararını söylüyor ya da “Şu kişiye git, bir de ona anlat” diyor ve işaret ettiği kişilerden de görüş alıp kararını veriyor.

Bunun dışında hükümet üyelerinden ya da yakın çevreden gelen önerileri kabul edip gerekli yerlere kararın alınması için talimat verdiğine de sıkça rastlanıyor. Talimat verdiği bürokrat veya bakan, genellikle itiraz etmeyip dediğini yapıyor.

Merkez Bankası’nın faiz kararlarının alınmasında da benzer yollar izleniyor; Merkez Bankası Başkanları Para Politikası Kurulu öncesinde Cumhurbaşkanlığı’na ulaşıp alınacak kararlar için izin alıyorlar.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak döneminde bizzat Albayrak’ın Cumhurbaşkanı’yla direkt temas kurup alınacak kararları konuştuklarını biliyoruz. Ancak Albayrak ayrıldıktan sonra işleyişin biraz daha değiştiği konuşuluyor. Yaklaşık bir yıldır Merkez Bankası başkanlarının kurulda alınacak kararları Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bizzat anlattıklarını öğreniyoruz.

Merkez Bankası başkanlarını dinleyen Cumhurbaşkanı’nın ise çoğu zaman Merkez Bankası başkanlarına,  “Konuyu gidip  Servet Hoca ve Nurettin’e anlat” dediği konuşuluyor. Erdoğan’ın bu iki kişinin görüşlerini aldıktan sonra alınacak faiz kararını verdiği belirtiliyor.

Kulislerden aldığımız bilgilere göre Cumhurbaşkanlığı’nda ekonomi baş danışmanlığı yapan Prof. Erişah Arıcan, Meltem Taylan Aydın, Dr. Cemil Ertem ve Yiğit Bulut’a da arada görüş sorulduğu anlaşılıyor. Ancak bu danışmanların Cumhurbaşkanı’nın görüşlerini zaten yakından bildikleri için daha çok “faiz indiriminin yerinde olacağı” biçiminde yorumlar yaptıkları söyleniyor.

Prof. Erişah Arıcan’ın ise aynı zamanda, tez hocası olduğu mevcut Merkez Bankası Başkanı Prof. Şahap Kavcıoğlu’nun banka ile ilgili diğer işlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile arasında köprü görevi yürüttüğü söyleniyor.

Piyasaların pek tanımadığı ama faiz kararlarında epeyce etkili olan Prof. Dr. Servet Bayındır’ın özgeçmişine gelince… İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi olarak görev yapan, Erzurum doğumlu Bayındır, üniversitenin internet sitesindeki özgeçmişine göre; Fatih İmam Hatip Lisesi’ni bitirip Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden, 1993 yılında mezun olmuş. 2005 yılında Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitiren Bayındır, doktorasını “Faizsiz bankacılık işlemlerinin islam fıkhındaki yeri” konusunda vermiş. Ürdün ve Malezya’da çalışmalar yapan ilahiyat kökenli Servet Bayındır, İslam iktisadı ve finansı alanındaki çalışmalarıyla doçent olup 2014 yılında profesörlüğünü almış.

Bayındır’ın finans sistemiyle ilgili görüşleri çok açık. “Dini Cevaplar” adındaki YouTube kanalında “… caiz midir?” ya da “…. Haram mıdır?” şeklindeki sorulara yanıt veren İslam uzmanlarının başında geliyor. Örneğin “Banka faizi haram mıdır” sorusunu, “kesinlikle haram” olarak nitelendiriyor. “Bankayla altın hesabı açmak caiz midir” sorusuna ise “eğer gerçek altın üzerinden hesap yapılıyorsa caiz, o altınla türev işlem yapılıyorsa caiz olmadığını” söylüyor. Bayındır, faizsiz bankacılık yapan kurumların çoğunu da aslında İslama uygun işlem yapmadıkları için eleştiriyor.

Bayındır’ın faizle ilgili görüşleri konusunda, başkanı olduğu İslam İktisadi Araştırmaları Derneği’nin internet sitesinde çokça bilgi var. Burada da yer alan Anadolu Ajansı’yla yaptığı söyleşi ise “Faizli finansman reel sektör ile finans sektörünü karşı karşıya getiriyor” başlığını taşıyor. Faizli finansal sistemlerde varlıkların mutlak sahibinin insan olduğunu belirten Bayındır, iktisadi faaliyette temel hedefin kârın maksimizasyonu olduğunu belirtiyor. Faizli finansmanda bütün riskin reel sektörün omuzlarına yüklendiğini belirten Bayındır, “Bu sistemde reel sektör ile finans sektörü adeta birbirinin rakibidir, nimet külfet paylaşımı yoktur” diyor.

Son dönemde etkinliği artan Nurettin Canikli ise AKP’nin kurucusu, çeşitli kademelerde görev almış eski bir Maliyeci. Canikli’nin Milli Görüş geleneğinden geldiği, kategorik olarak faize karşı olmasa da Erbakan’ın başbakanlığı döneminde uygulamaya konulmak istenen “para basılması” görüşüne yakın olduğunu biliyoruz. Ekonominin başında Ali Babacan olduğu dönemde, bu anlayış nedeniyle çatıştıkları da bürokraside bilinirdi.

Bankacılık kesimi ve iktisatçılar ise Canikli’yi daha çok, 2016’da Binali Yıldırım hükümetinde Başbakan yardımcılığı döneminden “Para basma taraftarı” olarak bilirler. Canikli’nin “Dış borçla yabancıya para kazandırmayın, Merkez Bankasını çalıştırın” mealindeki sözlerini hatırlarlar.

Ekonomide kimsenin önünü göremediği, tahmin yapamadığı, karar alamadığı bir döneme girildi. Bunun birçok nedeni var ama görünen en büyük neden olarak son faiz indirimleri öne çıkıyor. “Cumhurbaşkanı’nın neden bu kadar vahim hatalar yapıp ısrar ettiği” merak ediliyor. Hem iş dünyasında hem bankacılık kesiminde, yoğun olarak faiz indirimlerinin asıl nedeni ve kimlerin etkili olduğu konuşuluyor ama kimse kesin bir yanıt bulamıyor. Servet Bayındır ve Nurettin Canikli’nin, faiz kararlarında öne çıktıkları, son bir yıl içinde bu kadar etkili olduklarını, şimdiye kadar bilmiyorduk.

Yazının tamamı burada.

BAKMADAN GEÇME

  • Moody’s’in Not İndirimi Piyasaları Sarstı: Wall Street Stratejistlerinden İlk Tepkiler

    Bloomberg: ABD’nin kredi notunun Moody’s tarafından düşürülmesi sonrası Wall Street’te hisse senetleri gerilerken, tahvil getirileri yükseldi. Moody’s, artan borç yükü ve faiz maliyetlerini gerekçe göstererek ABD’nin notunu “Aaa”dan “Aa1”e düşürdü.

  • CHP/Karatepe: Düşen İşsizlik Değil, Umut!

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hazine ve Maliye Politikalarından Sorumlu Yalçın Karatepe, TÜİK’in açıkladığı işsizlik verilerini ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıklamalarını sert bir dille eleştirdi. Karatepe, geniş tanımlı işsizliğin yüzde 28,5 seviyesinde olduğuna dikkat çekerek, “Sessizliğe başarı süsü vermek, yoksulluğa istihdam demek, halkla alay etmektir” dedi.

  • İŞ YATIRIM: Para Nereye Gidiyor?

    Yabancı Sermaye Girişi Artarken Yerli Yatırımcı Dövizden Uzaklaşıyor 9 Mayıs haftası itibarıyla finansal piyasalarda sermaye akımlarına ilişkin olumlu işaretler değerlendirilmektedir.…

  • Yabancı alacaklılara  yapılan ödemeler rekor kırıyor

    Yeterli döviz girişi sağlanamadığında ya da herhangi bir nedenden ötürü dış sermaye ülkeden çıkmaya başladığında TL değer kaybeder, çıkışın boyutuna göre ekonomi krize sürüklenebilir.

  • ANALİZ: Borsa İstanbul Görünümü – Satışlar Devam Edebilir mi?

    Piyasalarda Belirsizlik ve Sert Satışlar Borsa İstanbul’da 16 Mayıs 2025 tarihinde yaşanan sert satış dalgası, özellikle kritik 9.500 puan seviyesinin…

  • İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Kapanış Raporu

    İş Yatırım global hisse senetleri, emtia ve tahvil pazarında haftayı değerlendirdii

  • CDS piyasası İmamoğlu’nu unuttu

    Merkez Bankası’nın rezerv birikimine yeniden başlaması ve PKK’nın kendini feshetmesi gibi gelişmelerin ardından Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), yaklaşık iki ay sonra ilk kez 300 baz puanın altına geriledi.

  • İmamoğlu’ndan AKP’ye korkunç suçlama: İstanbul’da 15 yılda 85 milyar dolar rant sağladınız

    Tutuklu Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Yeşil alanları, deprem toplanma alanlarını, askeri alanları imara açtınız, birilerine özel imar verdiniz, şehri katlettiniz, trafiği mahvettiniz. Sadece 15 yılda 130 projede kamu alanlarından ve imar hareketliliğinden birilerine sağladığınız rant tam 85 milyar dolar." dedi.

  • ŞOK: Moody’s ABD’nin Kredi Notunu Düşürdü

    ABD’nin 36 trilyon dolara ulaşan kamu borcu, Moody’s tarafından verilen en yüksek kredi notuna mal oldu. Moody’s, 1919’dan bu yana korunan “Aaa” notunu bir kademe indirerek “Aa1” seviyesine çekti ve ülkenin görünümünü “negatif”ten “durağan”a revize etti.

  • Gönül Tol’dan ABD’ye Uyarı: Trump, Erdoğan’ın Dopingli Benzeri

    Middle East Institute Türkiye Programı Direktörü Gonul Tol, Amerikan demokrasisinin tehdit altında olduğuna dair uyarısını açıkça dile getiriyor: Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'de 20 yılda inşa ettiği otoriter rejimi, Donald Trump birkaç yıl içinde kurabilir—belki de sürece çoktan başladı.

  • BBVA: Türkiye Sert Bir Duruş mu Yaşayacak?

    BBVA'nın güncel analizine göre, 2025 yılının ilk çeyreği, özellikle iç talebin etkisiyle güçlü bir büyümeye sahne oldu. Ancak Mart ayına ait üretim verileri, tüm temel sektörlerde zayıflama işaretleri gösteriyor. Nisan ayında ise güven endekslerinde hızlı bir bozulma gözlendi. Bu durum, Mart ortasında yaşanan iç siyasi belirsizliklerin ve Nisan ayında başlayan tarife krizinin, ekonomik faaliyetlerde sert bir ayarlamayı tetikleyeceği sinyalini veriyor.

  • SGK bildirdi! Yemek kartları marketlerde geçecek mi?

    Danıştay, milyonlarca çalışanı ilgilendiren önemli bir karara imza attı. İşverenlerin çalışanlara sunduğu yemek kartlarının SGK primi dışında tutulmaya devam edileceği açıklandı. Bu karar, iş dünyasında uzun süredir uygulanan yemek yardımı sistemine yasal güvence kazandırdı.

  • Atilla Yeşilada video: BofA borsaya operasyon mu yaptı? & Ekonomik krizi Erdoğan’ın ahtapotu getirir mi?

    Semih Sakallı'yla söyleşimde BofA'nın hisse satışı ana gündem maddesi oldu.  CHP'ye operasyonların genişlemesinin  önce siyasi, sonra da döviz krizine neden olabileceği anlattım.  Türkiye yol ayrımında, ya tüm derdi olanlara çare bir anayasa yazılacak, ya da Erdoğan Bahçeli ikilisi iyice sertleşip ana muhalefeti tümden  devreden çıkartma yoluna sapacak. Ekonomi ve piyasalar hakkında  bu yol ayrımı aşılmadan gerçekçi tahminler yapılamaz.

Benzer Haberler