Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Krugman: Türkiye’de yaşanan klasik bir gelişmekte olan ülke piyasa krizi

Nobel ödüllü, ABD’li ekonomi profesörü Paul Krugman, Türkiye Kalite Derneği’nin (KalDer) düzenlediği ‘30. Kalite Kongresi’nde Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.…

Krugman: Türkiye’de yaşanan klasik bir gelişmekte olan ülke piyasa krizi

Nobel ödüllü, ABD’li ekonomi profesörü Paul Krugman, Türkiye Kalite Derneği’nin (KalDer) düzenlediği ‘30. Kalite Kongresi’nde Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Krugman, Türkiye’nin hem dünyada olan biten gelişmelerin etkisinde hem de klasik bir yükselen piyasalar krizi yaşadığını söyledi. Nobel ödüllü profesör, faizi düşük tutup kuru dalgalandırmak konusunda ya da faizi yükseltip kendi paralarının değerini korumak konusunda geçmişte de ülkelerin pek çok hata yaptığını ekledi.

Dünya genelinde yaşanan süreç için “Kore Savaşı dönemine daha çok benziyor” diyen Krugman, şöyle konuştu:

“Ben bir ABD vatandaşıyım, eskiden diğer ülkelerle ilgili endişelenme lüksüm vardı, çünkü ABD ile ilgili endişem yoktu. Ama artık politik ve ekonomik olarak ABD’de de durum böyle değil. Türkiye ise hem dünyada olan biten gelişmelerin etkisinde hem de klasik bir yükselen piyasalar krizi yaşıyor. Bu; 1990’ların sonunda Çin dışındaki Asya ülkelerinde olan, 2000’lerin başında bazı Latin ülkelerinde yaşananlara benziyor. Hızla bir büyüme ve gelişme süreci ama çoğunlukla özel sektör için, döviz cinsinden borçlanma risk taşıyor.

Dışarıdan gelen yatırımlarda bir dalgalanma yaşanırsa ki 2018 başından beri Türkiye bunu yaşıyor, paranın değer kaybetmesi ile mali dengeler tablosu kötü bir hal almaya başlıyor. Burada, iç talep ile kur arasında denge gündeme geliyor. Türkiye düşük faiz politikasını seçti ki bu her zaman düşük enflasyon demek de değil. 20 yıl önce Asya’da yaşanan krize baktığımızda da şunu gördük; paranın değerini korumak için gereğinden fazla yüksek faiz politikası izlendi. Faizi düşük tutup kuru dalgalandırmak konusunda ya da faizi yükseltip kendi paralarının değerini korumak konusunda geçmişte de ülkeler pek çok hata yaptı.”

“Bu artık ‘yıkımcıl’ bir küresel süreç”

Pandeminin artık sonu gelmeyen bir endemiye dönüştüğünü vurgulayan Krugman, şöyle devam etti:

“İnsanlar bununla yaşamaya alıştı. Ancak süreç, küresel anlamda ekonomik, sağlık, tedarik zincirleri ve daha birçok alanda büyük yıkımlara neden oldu. Pandeminin ekonomi üzerindeki etkisinin sonuna gelmedik. Pandeminin en korkunç etkisi geride kalmış gibi gözükse de insanların içinde büyük yıkımlar var. Bütün tedarik zincirleri de süreçten etkilendi. Dünyada önemli kıtlıklar yaşanmaya başladı. Normalde ucuz olan, önemsiz emtialar, çok pahalı hale geldi. Çok ciddi enflasyon var. ABD’de de aynı şekilde. Sanayide hammaddeleri bulabilmek konusunda zorluklar var. Sorunlar elbette halledilebilir. Ayrıca insanlar yeni işler bulma konusunda zorluk çekiyorlar ama bir yandan da istifalar söz konusu. İnsanlar sisteme olan tepkilerini istifa ederek gösteriyor. Hiçbir şeyin bu sistemde uzun süre ayakta kalamayacağına şahit olduğumuz bir duraklama döneminden geçiyoruz. Bu artık ‘yıkımcıl’ bir küresel süreç.”

“Yaşadıklarımız, Kore Savaşı dönemine benziyor”

“Pandemi, çalışan sermayesine, paydaş sermayesine sahip olmanın önemini gösterdi” açıklamasını yapan Krugman, “COVID ekonomik krizi, benzersiz bir kriz. Önceki ekonomik krizlerle kıyaslayamazsınız” dedi.

“Bugün yaşadıklarımız, Kore Savaşı dönemine daha çok benziyor” cümlesini kullanan Krugman, “1950’de de çok fazla talep vardı, fiyatlar artmıştı. Elbette, olasılıklar dünyasındayız. Şunu söyleyebiliriz ki; enflasyonun bu kadar artacağı öngörülememişti. Evet, enflasyon düşecek bir dönem. Ama bu dönemdeki politikalar, hala asimetrik bir risk tablosuna bakıyorlar. Bu riskler nedeniyle farklı konular ortaya çıkacak. Sürdürülebilirlikle ilgili örneğin. İklim değişikliği tabii ki. Ama hiçbir zaman bu kadar da kolay olmamıştı çözüm bulmak. Çünkü artık teknoloji var. Ama bunu yapabilmek için doğru politikalar ve teşviklere ihtiyacı var dünyanın” diye konuştu.

Dünya

BAKMADAN GEÇME

  • Nvidia Beklentileri Aştı: Yapay Zeka Talebi Satışları Yükseltti, Hisse Hafif Geriledi

    Nvidia, 2026 ikinci çeyrek bilançosunda beklentileri aşan gelir ve kâr açıkladı. Şirketin toplam geliri %56 artarak 46,7 milyar dolara yükseldi. Yapay zeka altyapısına yönelik küresel talep sürerken, bu çeyrek için satış büyümesinin %50’nin üzerinde kalacağı öngörülüyor. Ancak veri merkezi gelirlerinin beklentinin altında kalması hisse üzerinde baskı yarattı.

  • Türk Telekom’un Sabit Hizmetler İmtiyazı 2050’ye Kadar Uzatıldı

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, BTK ile Türk Telekom arasında yapılan yeni anlaşma kapsamında Türk Telekom’un sabit hizmetler imtiyaz süresinin 2050 yılına kadar uzatıldığını açıkladı. Bakan, bu anlaşmanın 20 milyar dolarlık doğrudan ekonomik katkı sağlayacağını ve Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecine ivme kazandıracağını belirtti.

  • ABD, Türkiye’nin F-35 Programına Dönmesine Hâlâ Karşı: Dışişleri Bakanlığı’ndan Açıklama

    ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin F-35 savaş uçağı programına yeniden dahil edilmesine yönelik tutumunun değişmediğini açıkladı. Açıklama, Demokrat Chris Pappas liderliğindeki 40 Kongre üyesinin Washington’a, Türkiye’nin “ABD’nin ulusal güvenlik politikalarını ihlal etmesini engelleme” çağrısının ardından geldi. Türkiye, 2017’de Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerini alma kararı sonras

  • Trump’ın Azerbaycan-Ermenistan Barış Planı Türkiye’ye Yeni Fırsatlar Açıyor: Kars-Dilucu Demiryolu Projesinde İlk Kazma

    ABD Başkanı Donald Trump’ın aracılık ettiği Azerbaycan-Ermenistan barış planı kapsamında Türkiye, Kars-Dilucu Demiryolu Projesi için 22 Ağustos’ta temel atma töreni düzenledi. 224 km uzunluğundaki hattın, Azerbaycan’ın Nahçıvan Özerk Bölgesi’ne uzanan yeni bir bölgesel ticaret ve ulaşım koridorunun en kritik ayağı olması planlanıyor. Proje tamamlandığında, yıllık 15 milyon ton yük ve 5,5 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak. Ancak proje takvimi, finansman yapısı ve diğer güzergâhların durumu hâlâ belirsizliğini koruyor.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Yönetimde tacir ve sanayici farkı…’

    Trump’ın görev başına geldiği 2025 Ocak ayından bu yana, dünya ekonomisinde sular durulmuyor...

  • PwC Türkiye: Bankacılık sektöründe dolandırıcılıkla etkin mücadele, tüm paydaşların iş birliği ile mümkün

    PwC Türkiye, finansal dolandırıcılığın giderek daha karmaşık ve yaygın hale geldiği günümüzde bankacılık sektörüne ışık tutacak kapsamlı bir araştırmaya imza attı...

  • FKB Ekonomik Görünüm Endeksi Ağustos ayında geriledi…

    Finansal Kurumlar Birliği’nin İstanbul Üniversitesi iş birliğinde geliştirdiği “FKB Ekonomik Görünüm Endeksi”nin (FKB-EGE) Ağustos ayı bülteni yayımlandı...

  • Gedik Yatırım model portföyüne ‘Coca Cola İçecek’i ekledi

    Son 12 ayda düşük karlılık döneminin ardından şirketin daha iyi bir karlılık döngüsüne girdiğine inandığımız için Coca Cola İçecek'i portföyümüze ekliyoruz...

  • Kimpur, 2024 Entegre Raporu’nu Yayınladı

    Türkiye’nin önde gelen poliüretan sistem evi Kimpur, beşinci raporunu yayımladı. İlk iki yılı sürdürülebilirlik raporu, son üç yılı entegre rapor formatında olmak üzere beş yıldır düzenli olarak raporlama yapan şirket, “Yarınların iklim ile değil, bilinç ile şekillendiği bir dünya” temasıyla hazırladı...

  • Goldman Sachs’tan Uyarı: ABD Hisselerinde “Altın Saçlı Kız” Senaryosunu Tehdit Eden Üç Büyük Risk!

    ABD borsaları Trump’ın gümrük tarifeleri, yapay zeka rallisi ve Fed’in faiz indirim beklentileri ile tarihi zirvelere yaklaşırken, Goldman Sachs üç büyük risk konusunda yatırımcıları uyardı: stagflasyon ihtimali, uzun vadeli tahvil piyasasında sert dalgalanmalar ve ABD dolarında keskin değer kaybı. Bankaya göre bu riskler gerçekleşirse, ABD hisse senetlerinde görülen “Goldilocks” yani ne çok sıcak ne çok soğuk, denge ekonomisi beklentisi hızla dağılabilir.

  • Eski MKE Başkanı İsmet Sayhan Tutuklandı: Assan Group’a Ait 10 Şirkete Kayyum Atandı

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “Selahattin Yılmaz suç örgütü” soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan tutuklandı. Soruşturma çerçevesinde, Assan Group sahibi Emin Öner ve şirket genel müdürü Gürcan Okumuş hakkında “FETÖ üyeliği” ve “askeri casusluk” suçlarından gözaltı kararı verildi. Assan Group’a bağlı 10 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atandı.

  • TCMB: Konut Kredileri Kaynaklı Nakit Akışı İç Tüketimi Destekliyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) “Ekonomi Notları” raporuna göre, konut kredilerinden kaynaklanan nakit akışı kanalı, 2024 yılında özel tüketime %6,9 oranında katkı sağladı. Raporda, bu etkinin, sıkı para politikasına rağmen tüketimdeki yavaşlamayı sınırlayan temel faktörlerden biri olduğu vurgulandı. Düşük faizle geçmişte çekilen uzun vadeli konut kredilerinin, enflasyonla eriyen faiz yükü sayesinde hâlâ iç talebi desteklediği ortaya kondu.

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

Benzer Haberler